Yıllarca Uzan’ı kıstırdılar İmar davasıyla yıkıldılar

GEÇEN hafta bizim gazetenin manşetlerinden biri şöyleydi:‘Göz yumanlara hapis geliyor...’Haber, Uzan Ailesi’nin İmar Bankası’nda 1 katrilyon liralık hayali Hazine Bonosu satışıyla ilgiliydi. İmar Bankası’nın batışından sonraki incelemeler, Sermaye Piyasası Kurulu’nun (SPK), ‘Bu banka Hazine Bonosu alıp-satamaz’ kararına rağmen 1 katrilyonluk hayali satış yapıldığını ortaya koymuştu.Yazı o zamanki muhatabı Hazine Müsteşarlığı’na gönderilmiş, sonra Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu’na (BDDK) aktarılan dosyalara da konulmuştu.Yazıyı Hazine’deki dosyasına koyan da İmar Bankası kapatıldığı günlerde BDDK Başkan Yardımcılığı görevinde bulunan Teoman Kerman’dı.‘Yıllanmış’ uyarıyı ne SPK’nın şimdiki yönetiminden, ne de aralarında Teoman Kerman’ın da bulunduğu BDDK yönetiminden hatırlayan çıkmadı.Uzanlar, Star Gazetesi’nde yayınladıkları ilanlarla çatır çatır Hazine bonosu satışı yaptı. 1 katrilyonu göz göre göre karşılıksız topladı.Olayda kamu kurumlarının zaafının olduğu apaçık ortadaydı. Bunun üzerine hem SPK’da, hem de BDDK’da bono olayıyla ilgili soruşturmalar başladı.Konu önce Teoman Kerman’ı BDDK’daki Başkan Yardımcılığı koltuğundan etti. Arkasından gözler SPK’ya çevrildi.SPK’daki soruşturmanın sonucu geçen hafta bizim manşete yansıdı: ‘İmar Bankası’nın 1 katrilyonluk usulsüz devlet tahvili ve Hazine Bonosu satışına göz yuman 4 SPK görevlisi hakkında 3 yıla kadar hapis istemiyle dava açıldı.’Kimdi bu 4 SPK görevlisi?Aracılık Faaliyetleri Başkanı Ali Tayfun Acar.Başkan Yardımcısı Nedime Hülya Kemahlı.Piyasa Gözetim Düzenleme Dairesi Başkanı Cemal Küçüksözen.Başkan Yardımcısı İbrahim Kubilay Timuçin.Bu dörtlü, yıllarca SPK’nın çeşitli kademelerinde görev yaptı. Eski görevleri sırasında ellerindeki en belalı iş, Uzan Ailesi’nin Çukurova Elektrik (ÇEAŞ) ve Kepez Elektrik’te çevirdiği dolaplarla mücadele etmekti.Özellikle Hülya Kemahlı, Hukuk İşleri Dairesi Başkanı olarak hem Ali İhsan Karacan’ın, hem de Muhsin Mengitürk’ün SPK Başkanlığı dönemlerinde Uzanlar’ın peşinde mahkemeden mahkemeye koştu. Tehditler aldı, sıkıştırıldı.Şimdi de Uzanlar’ın İmar Bankası yüzünden onların başı belaya girdi...Haklarında 3 yıla kadar hapis istemli dava, SPK’nın dörtlüsünü yıktı.Onlar, ‘SPK’daki sorumluluğumuzla ilgisi olmayan ithamlarla dava açıldı. Hukuk kuralları içinde savunma yapacağız. Kararı yüce yargı verecek’ diyor...Kaderin cilvesi işte... Bakalım işin sonu nereye varacak?Bankalarını şıp diye verirler miTASARRUF Mevduatı Sigorta Fonu’nun (TMSF) İktisat Bankası’nın eski sahibi Erol Aksoy’un 38 şirketine el koymasından bir gün sonra kapatılan Kentbank’ın sahibi Mustafa Süzer’le karşılaştım. Ona önce Aksoy’la ilgili yorumunu sordum, ‘Allah kolaylık versin’ demekle yetindi.Ya Kentbank’la ilgili son durum? Süzer, gülerek yanıtladı: ‘Dava Daireleri Genel Kurulu, kararı yazıyor. Danıştay’da ilgili daireye gidecek. O dairenin kararı yayınlanınca Kentbank’ın bize dönüşü resmen devreye girmiş olacak.’Süzer, Kentbank’ı geri almanın ya da aynı adla bir banka lisansına sahip olmanın hesaplarını yapıyor. Aynı durumdaki Demirbank’ın eski sahibi Halit Cıngıllıoğlu da resmen kendi adıyla bankacılığa döneceği günü bekliyor.Ancak, TMSF de gerek Süzer’den, gerekse Cıngıllıoğlu’ndan gelebilecek ‘Zararımızı ödeyin’ davalarına hazırlanıyor. TMSF, harıl harıl ‘Demirbank ve Kentbank’a ne harcadık’ hesabı yapıyor.Cıngıllıoğlu ve Süzer en önemli şeyi, ‘itibar’ı kurtardı...Bakalım bankaları onlara ‘şıp’ diye döner mi?