Yıldırım’dan ‘istifa’ yanıtı: Korksam aday olmazdım

Güncelleme Tarihi:

Yıldırım’dan ‘istifa’ yanıtı: Korksam aday olmazdım
Oluşturulma Tarihi: Ocak 08, 2019 08:30

TBMM Başkanı Binali Yıldırım, İstanbul büyükşehir belediye başkanlığına ilişkin dün genel yayın yönetmenleriyle bir araya gelirken ‘istifa’ konusundaki soruları da yanıtladı. Yıldırım, “Kazanamayacağınız korkusuyla mı TBMM Başkanlığı’ndan istifa etmiyorsunuz” sorusuna karşılık “Korksam aday olmazdım” dedi.

Haberin Devamı

TÜRKİYE Büyük Millet Meclisi (TBMM) Başkanı Binali Yıldırım, AK Parti ve ‘Cumhur İttifakı’nın İstanbul büyükşehir belediye başkan adayı olarak dün gazetelerin ve televizyon kanallarının genel yayın yönetmenleri ile düzenlediği buluşmada canlı yayın sonrası soru-yanıt bölümünü şu mesajla açtı:

- Her şeyi açık açık, çekinmeden sorabilirsiniz. Ben de cevap vermeye çalışacağım. Sorularınız daha çok İstanbul ile ilgili olursa memnun olurum.

İlk soru TBMM Başkanlığı tartışmasına yönelik oldu:

- Ana muhalefet partisi, TBMM Başkanlığı’ndan istifa etmeniz gerektiğini belirtiyor. TBMM Başkanlığınız sürerken İstanbul büyükşehir belediye başkan adayı olarak propaganda yapmanızı etik bulmuyor. Bu konudaki son tavrınız nedir?

Yıldırım, aday olurken verdiği kararda bir değişiklik olmadığını belirtti:

Haberin Devamı

- TBMM Başkanlığı’ndan istifa etmeyi düşünmüyorum. Zaten yasal sorun yok, etik bulmuyorlar. Hukukun olduğu yerde etik konuşulmaz. Hukuk kuralları geçerlidir.

Aynı konuda yönelen ikinci soru şöyleydi:

- Anayasa’nın 94’üncü maddesi, TBMM Başkanı’nın siyasi faaliyetlerden uzak durmasına hükmeder. Buna ilişkin bakışınız nasıl?

Yıldırım, şu yanıtı verdi:

- 94. madde, TBMM Başkanlık Divanı ile ilgilidir. O görevler sırasında parti siyaseti yapılmamasını kapsar. Belediye başkanlığına adaylıkla ilgili yasa maddelerinde böyle bir kısıtlama yoktur.

Bunun üzerine 3’üncü soru yöneldi:

Yıldırım’dan ‘istifa’ yanıtı: Korksam aday olmazdım

TBMM Başkanı Binali Yıldırım dün basına projelerini anlatırken toplantıya Hürriyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Vahap Munyar da katıldı.

- 31 Mart’ta İstanbul büyükşehir belediye başkanı seçilirseniz, TBMM Başkanlığı’ndan istifa edecek misiniz? Yoksa iki görevi bir arada yürütmeyi mi düşünürsünüz?

İstanbul seçmeninin tercihini “emir” kabul edeceğini vurguladı:

Bir koltukta iki karpuz olmaz, düşer. Seçilince istifa edeceğim.

Yasadaki şu detaya işaret etti:

- Yasa seçilmem durumunda dahi “Ben vazgeçtim, TBMM Başkanlığı’nı tercih ediyorum” dememe hak tanıyor. Ama benim öyle bir gündemim yok. Ayrıca etik de olmaz. İstanbul seçmeni beni seçerse onu emir sayarım.

Haberin Devamı

Bu konudaki 4’üncü soru, seçilememe endişesi üzerineydi:

- Sayın Başkan “Çekinmeden her şeyi sorun” dediniz. Kazanamayacağınız korkusuyla mı TBMM Başkanlığı’ndan istifa etmiyorsunuz?

Yıldırım’ın yanıtı kısa ve net oldu:

- Korksam aday olmazdım...

Bir başka soruda CHP’nin ve “Millet İttifakı”nın İstanbul büyükşehir belediye başkanı adayı Ekrem İmamoğlu’nun şu sözü anımsatıldı:

- Ekrem Bey, “İstanbul, Ankara’dan yönetilemez” diyor.

Yıldırım, ayrıştırmayı uygun bulmadığını kaydetti: İstanbul, Ankara’dan yönetilemez ama Ankarasız da yönetilemez.

Muhalefet ve bazı hukukçular, “İstifa etmeli” diye tartışmayı sürdürse de, Yıldırım 31 Mart 2019’a kadar TBMM Başkanlığı’nı bırakmayı düşünmüyor... Rakibi Ekrem İmamoğlu işi siyasete taşımadıkça, seçim yarışını İstanbul’a dönük hizmet ve projeler üzerinden yürütmeyi planlıyor...

Haberin Devamı

İMARDA DOYMAZ BEKLENTİ ANA GÜNDEM OLMAYACAK

TBMM Başkanı ve İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan adayı Binali Yıldırım, bir soru üzerine imar değişikliği konusunda şu mesajı verdi:

- Ben eğer belediye başkanı olursam, İstanbul Büyükşehir Belediye Meclisi’nin en önemli konusu imar plan tadilatı olmayacak.

Belediye meclislerinin gündeminin yüzde 75’ini imar plan tadilatları olduğunu belirtti:

- Buradan açıklıyorum. İmar fonksiyon değişiklikleri ana gündemimiz değil. İnsanların hırslarını, ihtiraslarını doymaz beklentilerini karşılamak benim meclisimin görevi olmayacak.

KATLANILABİLİR TRAFİK

Binali Yıldırım, İstanbul’da en önemli sorunun trafik ve ulaşım olduğunu belirtti:

Haberin Devamı

- İstanbul’un trafik sorununun yüzde 100 çözümü mümkün değil. Böyle söz verenlere inanmayın. Bu tür metropollerde trafik ve ulaşım sorunu yüzde 100 çözülmez.

2006’da İstanbul’da raylı sistemin ulaşımdaki payının yüzde 8 olduğunu kaydetti:

- Bugün raylı sistemin payı yüzde 19 düzeyinde. 5 yıl sonra İstanbul’da raylı sistem uzunluğu 450 kilometreye çıkacak. Paris ve Londra’yı da geçecek. O zaman raylı sistemin ulaşımdaki payı yüzde 48’e çıkacak.

İstanbul’da ulaşımı olumsuz etkileyen sorunlardan birinin de otopark olduğunu vurguladı:

- İstanbul’da 300 bin araçlık otopark var. 770 bin araç park ediliyor. Oysa 1 milyon 750 bin araçlık otopark kapasitesine ihtiyaç var. Bu işi site, mahalle, ilçe bazında ele alacağız.

Haberin Devamı

Raylı sistem ve otopark için 5 yılda 55 milyar liralık kaynağa ihtiyaç duyulacağının altını çizdi:

- Bu para bulunur. Proje paradan önemli.

İstanbul’da “çekilebilir trafik” için de şu tabloyu çizdi:

- İstanbul’da trafik ortalama 80 kilometre değil ama 25 kilometre olabilecek. Yani akış devam edecek. Şu anda trafik günde 45 dakika duruyor. İlk etapta süre 30 dakikaya çekilebilir.

İSTANBULLU İSTEYECEK  BİZ YAPACAĞIZ

Yıldırım’dan ‘istifa’ yanıtı: Korksam aday olmazdım

TBMM Başkanı ve AK Parti İstanbul büyükşehir belediye başkan adayı Binali Yıldırım, “İstanbul’da tam zamanlı olarak mesaiye başladık. İstanbullu isteyecek, biz yapacağız. Ortak paydamız İstanbul” dedi. 

DAHA AZ KONUŞACAĞIZ

- “31 Mart seçimleri için İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı için yarışacağım. Partimiz karar verdi, İstanbul’da bu yarışta olmamızı istedi ve biz de başımız gözümüz üstüne dedik. Bütün adaylar gibi bizler de ilçe ilçe, mahalle mahalle hemşerilerimize, çeşitli iletişim araçlarını kullanarak ulaşacağız. Ama prensip olarak daha az konuşacağız, daha fazla dinleyeceğiz. İstanbul’u dinleyeceğiz.

GENEL SEÇİME DÖNÜŞMESİN

- Şu ana kadar İstanbul’da büyükşehir adına yarışacak belli iki aday var. Biri CHP ve Millet İttifakı adına Ekrem İmamoğlu, biri de Cumhur İttifakı adına benim. Arkadaşımıza da telefon ettim başarılar diledim, tebrik ettim. Benim arzum, 31 Mart yerel seçimlerinin İstanbul merkezli, İstanbulluların sorunları, beklentilerini ve geleceğini konuşacağımız bir seçim olması. Bu seçimlerin bir genel seçim havasına, bir referanduma dönüştürülmesi İstanbul’a iyilik değildir. Bu bakımdan kampanya boyunca bu alanda kalmaya devam edeceğim. Ümit ederim ki, diğer partiler de veya diğer ittifak da bu hassasiyeti gösterir. 

25 YILIN SORUMLUSU BİZİZ

- İstanbul’un yerel yönetiminde 25 yıllık bir tecrübeye sahibiz. 27 Mart 1994 Recep Tayyip Erdoğan. O zaman AK Parti yoktu ama AK Parti İstanbul hareketi ile başladı. Dolayısıyla geçen çeyrek asrın her türlü sevabıyla günahıyla sorumlusu biziz. Ve şimdi 31 Mart seçimleri ile beraber belki bir 25 yıl daha sürecek yeni bir dönemin kapılarını aralamayı hedefliyoruz.

- İstanbul’un tarihi 2 bin 500 yıl diye bilinirdi, biz Marmaray’ı yaparken tarihinin bilinenin aksine 8 bin 500 yıllık olduğunu gördük ve İstanbul’un tarihinin belki de daha eski olduğunu düşünüyorum. Belki yeni kazılarla bu da ortaya çıkacaktır. Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün ifadesiyle tarihimizin ve medeniyetimizin özeti İstanbul’dur. İstanbul’u Fatih Sultan Mehmet fethetti, Mimar Sinan süsledi, Gazi Mustafa Kemal Atatürk işgalden kurtardı, Recep Tayyip Erdoğan da ayağa kaldırdı. İstanbul’un gelişim evrelerini böyle özetleyebiliriz. 

İSTANBUL 4.0 DÖNEMİ

- İstanbul’da tam zamanlı olarak mesaiye başladık. Dünya değişiyor, İstanbul değişiyor. 1994 kampanyası öncesi çöp, susuzluk, hava kirliliği konuşuluyordu. Hani bilgisayarlarda 1.0, 2.0, 3.0, 4.0 gibi işletim versiyonları var. 1.0 versiyon sorunlar dönemi İstanbul’da geride kaldı. Şimdi İstanbul 4.0 dönemi başladı. Hani endüstri 4.0 diye bir şey var ya. Her şeyin bilgi iletişim teknolojileri ile desteklendiği bir dönemden bahsediyoruz. Dolayısıyla İstanbul’un yeni vizyonunu İstanbul 4.0 olarak kabul edebiliriz.”

Sorunlar nedir diye sordurdum

- “İSTANBUL’la ilgili konuşulacak çok şey var, bunları konuşacağız. Ancak İstanbul’un sorunları da var. Sorunu olmayan, ölülerle delilerdir. Yaşayan herkesin sorunu var. Esasında onların da sorunları var ama biz onların frekansına giremediğimiz için sorunlarını öğrenme şansımız olmuyor. ‘İstanbul’da sorun nedir?’ diye sordurdum sokakta vatandaşlara. Birincisi ulaşım ve trafik. İstisnasız her yerde ulaşım ve trafik en önce telaffuz edilen sorun.”

 

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!