Güncelleme Tarihi:
Bir dönem Yılmaz Güney, Nuri Sesigüzel, Ahmet Mekin ve Muhterem Nur ile çeşitli filmlerde kamera karşısına geçen, 90 santimetre boyundaki “Bitirim Zeki” lakaplı Zeki Keskin (64) de çok uzun süre sektörde kalmasa da Yeşilçam'ın bu yönüyle yüzleşenleri arasında yer alıyor.
16 yaşında sahneyle tanışan ve geçirdiği trafik kazası sonrası aynı yıl sektöre veda etmek zorunda kalan Keskin, aradan geçen 48 yılda yaşadıklarını, AA muhabirine anlattı.
Doğuştan boy kısalığı bulunan 90 santimetre boyundaki Keskin, 16 yaşında bir arkadaşı vasıtasıyla Ankara Devlet Tiyatrosu'nda sahneye çıktığını belirtti.
Kısa sürede beğenilen performansı nedeniyle üst üste film teklifi almaya başladığını anlatan Keskin, yaklaşık 6 ay içerisinde “Fabrika'nın Gülü”, “Karayılan”, “Kasımpaşalı Recep” ve “Ana Beni Eversene” filmlerinde rol aldığını ifade etti.
Trafik kazası her şeyi değiştirdi
Bu filmlerde Yılmaz Güney, Nuri Sesigüzel, Ahmet Mekin, Muhterem Nur gibi dönemin “ünlü” sanatçılarıyla kamera karşısına geçtiğini söyleyen Keskin, şöyle devam etti: “Her şey çok güzel gidiyordu. Kısa sürede kendimi kabul ettirmiştim. Ancak geçirdiğim trafik kazası her şeyi bir anda ters çevirdi. 1964 yılında Fabrika'nın Gülü' filminin Zonguldak'ta yapılan galasından dönüşte otobüsümüz uçuruma yuvarlandı. Kazandan sonra 1,5 yıl tedavi gördüm ve tekerlekli sandalyeye mahkum oldum. Kaza beni Yeşilçam'ın o acımasız yüzüyle de tanıştırdı. Hiç kimse arayıp sormadı. Kaderime terk edildim. Yaşadıklarımı hiçbir zaman unutamıyorum.”
46 yıldır büfede yaşıyor
BU BÜFEDE YAŞIYOR (FOTO-GALERİ)
Tedavisinin ardından Sivas'a dönmek zorunda kaldığını ve 2002 yılında emekli olduğunu anlatan Keskin, dönemin yerel yöneticilerinin kendisine kent merkezinde “büfe” vererek yardım ettiğini söyledi.Yatak odası, mutfak ve iş yeri olarak kullandığı iki metrekarelik büfede zor şartlar altında 46 yıldır yaşamını sürdürmeye çalıştığını ifade eden Keskin, iş yeri soğuk olduğu için kış mevsiminde köydeki babasının yanında kaldığını, yaz aylarını ise büfesinde geçirdiğini anlattı.Engeli nedeniyle tek başına çalışmakta zorluk çektiğini aktaran Keskin, tek isteğinin ise zorlu mücadelesine omuz verecek bir hayat arkadaşı olduğunu sözlerine ekledi.