Güncelleme Tarihi:
Mersin Devlet Opera ve Balesi (DOB), 20’nci yüzyılın en önemli yazarlarından F. Scott Fitzgerald’ın başyapıtı ‘Muhteşem Gatsby’i 23 Aralık 2023’de sahneye taşıdı. Ülkede ilk kez bale gösterisi olarak seyirci ile buluşan eserde, gizemli genç milyoner Jay Gatsby ile saplantılı şekilde âşık olduğu Daisy Buchanan arasında geçen olaylar aktarılıyor. Koreografisi ve librettosu ödüllü koreograflar Volkan Ersoy ile Armağan Davran’a ait olan “Muhteşem Gatsby” balesinin müzik düzenlemeleri ise Aytuğ Ülgen tarafından yapıldı. Sahneye konulduğu günden beri kapalı gişe oynayan Muhteşem Gatsby’nin koreograflarından ve DOB Genel Müdür Yardımcısı olan Ersoy, esere ilişkin sorularımızı şöyle yanıtladı:
- Muhteşem Gatsby’yi sahneye koyma fikri nasıl doğdu, Neden Gatsby?
Bu fikir, balede Türkiye’de daha önce sahnelenmemiş eserler üzerinde araştırma yaparken ortaya çıktı. Gatsby fikri çok etkiledi bizi.
- Gatsby’yi sahneye koyarken nasıl bir hazırlık süreci geçirdiniz?
Romanı okuduk, filmi ve daha önce sahnelenmiş diğer versiyonlarını izledik. Farklı bir anlatım dili kullanmaya karar verdik. Öncelikle bizim en önemli unsurumuz olan müziğin peşine düştük. Büyük besteci George Gershwin’in müziklerinin bu eseri sahnede anlatabilecek en şahane yapıt olduğuna karar verdik.
ANA İLHAMIMIZ GERSHWIN
- Kitaptan mı, filmden mi ilham aldın?
İkisi de değil gerçekten. Balenin ihtiyacı olan iki tema da konuda çok açık olarak yer alıyor. Aşk, ihtiras, kavga, yani siyah ve beyaz gibi iki zıt görüşün ortada olması konulu bir baleyi sahnelerken en ihtiyacımız olan öğedir. Bunun hepsinin fazlasıyla olması, müziğinde getirmiş olduğu ilhamla bambaşka bir Gatsby sahnelememize imkân verdi. Aslında ana ilham kaynağımız Gershwin’in müziği oldu.
GECE GÜNDÜZ ÇALIŞILDI
- Bir dönem oyunu olması dekor ve kostüm hazırlıklarında zorluk yaşattı mı?
Film izler gibi seyircilerimizin o dönem atmosferinde kaybolmasını istedik. Mersin DOB’un Sanat Teknik biriminin müthiş özverili ve gece gündüz çalışması ile dört haftalık gibi kısa sürede tüm imalat ve sahneye taşıma sürecini tamamladık.
- İki koreografın bir arada çalışması sizi zorlamadı mı?
Türk balesinde Armağan ile birlikte yaptığımız bu 16’ncı büyük eser niteliğinde. Düşünsenize bir şiiri iki şairin yazması, bir resmi iki ressamın resmetmesi ya da bir besteyi iki kişinin aynı anda bestelemesi. Bu manada dünyada örneği çok nadir olan bir durum da iki koreografın aynı anda eser yaratması.