'Yerel seçim atmosferi olsun'

TÜRKİYE BELEDİYE BAŞKANI GALİBA

“(Erdoğan’ın mitinglerinde; CHP, İYİ Parti ve Saadet Partisi’ni eleştirmesi) Ciddiye almıyorum. Devleti yöneten bir adamın halka yerel yönetimlerde neler yapacağını anlatması lazım değil mi? Anlatamıyor, çünkü söyleyeceği, yapacağı hiçbir şey yok. Belediye başkanının çıkıp konuşması lazım, ortada belediye başkanı yok. Bir kişi var Erdoğan, Türkiye’yi geziyor. Türkiye belediye başkanı galiba. (Gülerek) En son oraya özendi herhalde, onu yapacak. Zaten öyle bir pozisyonu da var hakkını yemeyeyim. Benim konuştuğum yerde bizim belediye başkanımız çıkıp konuşuyor. Ama onların belediye başkanları asla konuşamaz, Erdoğan izin vermez. Biz yerel seçim atmosferini yaşatmak istiyoruz. Belediye başkanları yarışsınlar. Bizim adaylarımız projelerini anlatıyor onların görevi ise CHP, İYİ Parti, Saadet’e saldırmak. Ancak gülünür yani. Mizah unsuru.”

ÇÖZÜM OLSA ÖNCEDEN SÖYLERDİK

(Tanzim satışları) Tanzim satışla Türkiye’nin sorunları çözülseydi biz zaten çok önceden ‘tanzim satış mağazaları kurun’ diye öneri getirirdik. Temel sorun, Türk çiftçisinin üretimden kopartılması ve her şeye rağmen üretmek isteyen çiftçi için de tarımsal üretimin üzerindeki yüksek maliyet. Bu nedenle, tanzim satış mağazaları ile Türkiye’nin ekonomik sorunları çözülemez. Bu ancak seçime kadar, ekonomik krizden vatandaşın daha az etkilenmesini sağlayan bir yöntem. Seçimden sonra zaten çok daha ağır bir tablo ile karşılaşacağız. Şunu sormak isterim; vatandaşın bağışladığı ürünü, hangi akılla, mantıkla, hangi ahlaki temeli esas alarak parayla sattınız? Vatandaş bedava vermiş dağıtılmak üzere, vatandaşa hangi yüzle parayla satıyorsunuz? Bu sorunun cevabını gerçekten merak ediyorum.

NEYİN TASARRUFUNU YAPTILAR

Ekonomik kriz derinleşerek devam edecek. Krizin önlenmesi için ya da krizi aşmak için alınan hiçbir kalıcı ve samimi bir önlem yok. Hepsi günü kurtarma üzerine alınan önlemler. 100 günlük program açıklandı, arkadan bir 100 gün daha açıklandı, ne oldu? Tasarruf yapacaklardı, ne oldu? Neyin tasarrufunu yaptılar? Devletin silah fabrikasını satıyorsunuz, şeker fabrikasını satıyorsunuz sonra da çıkıp tanzim satış mağazası açıyorsunuz. Ya aklın kabul edeceği bir olay mı bu? Siz bir devlet yönetiyorsunuz. Sanki bir bakkal yönetiyorlarmış gibi kendilerinin sebep olduğu faturayı getiriyorlar toplumun önüne koyuyorlar. Arkasından da esnafı, üreticiyi, seracıyı terörist ilan ediyorlar. Yahu zamları yapan sensin. Benzine, mazota, ilaca, gübreye zammı yapan sensin. Bütün bu zamları yapıyorsun, ‘Niye ucuza satmıyorsun’ diyorsun. İyi de zamları geri al, vatandaş daha ucuz domates de biber de soğan da yer.”

ÖZEL EKİPLER OLUŞTURACAĞIZ

“Seçim kampanyasında ağırlık Ankara, İstanbul, Bursa, Antalya, Adana ve Mersin olacak. Bu metropol kentlerinin dışında artı yüzde 5, eksi yüzde 5 olan, kazandığımız ve kaybettiğimiz yerler var, buralara da özel ağırlık verilecek, seçim kampanyasının geneli dışında. Ve 1 Nisan sabahı Türkiye’ye bahar gelmiş olacak. Özel ekipler oluşturacağız, ilin özelliğine göre kent merkezleri ile kırsalda çalışmalar yapacaklar. Sahadan gelen bilgiler andığım beş metropol ili de kazanacağımız yönünde. Batman Sason’a gideceğim. Sason Belediye Başkanı, başarılı bir belediye başkanı. Orada kalıcılığı sürdürmek istiyoruz. (Aday belirleme sürecinde partideki tartışmalara ilişkin) Partide bir karmaşa yok. Her partide olan, üç aşağı beş yukarı yaşanan olaylar, bizde de yaşanıyor. Yani öyle bir karmaşa ya da bir kaos görüntüsü yok zaten.“