Güncelleme Tarihi:
Dünya Hava Oyunları öncesi Denizli kampında yamaç paraşütüyle antrenman yaparken çakılan milli paraşütçü Hülya Çetişkol, 56 gündür verdiği yaşam savaşını kazandı. Ölümle-yaşam arasında geçen günlerin ardından Hürriyet'e konuşan genç paraşütçü, ‘‘Babama söz vermeme rağmen, ‘Hiç uçmayacağım' diyemiyorum’’ dedi. Çetişkol, uçuş sırasında yükselen ve alçalan hava arasında kaldığını, bu yüzden paraşütünün kapandığını belirterek, ‘‘Paraşütümün yüzde 60'ı kapandı, kendi ekseni etrafında dönmeye başladı. Açmayı başardım ama paraşüt kontrolümden çıktı. O an yere çakılacağımı düşündüm. Galiba şok geçirmişim, düşüş anımı hiç hatırlamıyorum. Hatırladığım, başımın ucunda arkadaşlarım ve ambulansa bindirilişim’’ dedi. Ege Üniversitesi Eczacılık Fakültesi son sınıf öğrencisi Hülya Çetişkol, böyle bir olayın 150 metre yüksekte olması halinde paraşütçünün kurtulma şansının daha yüksek olduğunu kaydederek, ‘‘Aslında birşey yapılamayacak kadar alçak değildi. Ama şok geçirdim, olmadı’’ diye konuştu.
THK ARAMAMIŞ
Çetişkol, üniversiteye başladığında okul panosunda gördüğü bir ilanla havacılık sporuna merak sardığını ve 3 yıl eğitim görüp, eğitmenlik düzeyine ulaştığını anlatarak sözlerini şöyle sürdürdü:
‘‘Kollarım, bacaklarım kırık, günlerce yaşam mücadelesi verdim ama bu spor bir tutku. Vazgeçmeyip eğitmenlik yapacağım.’’
Takım arkadaşlarını heran yanında bulmasına karşın Türk Hava Kurumu ve milli takım yetkililerinden bugüne kadar geçmiş olsun telefonu dahi gelmediğini belirten milli paraşütçü, en çok buna üzüldüğünü söyledi.
Kızının başından ayrılmayan baba Mustafa Çetişkol ise ‘‘Kızımın Denizli'deki kampa gitmesini istemiyordum. Gitmese iyi olur diye düşünüyordum, ama ülkemiz adına yarışacağı için kalması konusunda ısrarcı olamadım. Hissettiklerim bu kazaymış, korktuğum başıma geldi. 33 gün yeniden doğuş servisinde yaşam mücadelesi verdi. Kızım yine bu sporu yapmayı arzu ederse izin verebilirim’’ dedi.