Güncelleme Tarihi:
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin 15 Ekim 2015’te “Hanımefendi biraz dinlenecektir” sözleriyle milletvekili aday listesine almadığı Meral Akşener’in seçimli olağanüstü kongre girişimleri sonuçsuz kalınca başlattığı yeni parti kuruluş çalışmaları, bu hafta sonuçlanıyor. Sinan Oğan’ın yolunu ayırması sonrası Ümit Özdağ ve Koray Aydın ile birlikte yoluna devam eden Akşener’in Cumhurbaşkanlığı adaylığı etrafında toplanacak yeni parti oluşumu, 25 EkimZ Çarşamba günü resmi kimliğine kavuşacak.
Ankara’da anlaştıkları otelin kontratı iptal etmesi üzerine CHP’li Yenimahalle Belediyesi’nden Nâzım Hikmet Kültür Merkezi’ni kiralayan yeni parti, saat 10.30’da adı, amblemi ve kadrolarıyla gün yüzüne çıkacak.
Habertürk'ün haberine göre tüzük çalışmasını Bursa’da tamamlayan kurucular, ismin resmi işlemden önce sızmaması için de özel önlem aldı. Sabah saatlerinde büyük bir törenle partinin adı açıklanırken, eşzamanlı olarak bir ekip de resmi kuruluş belgelerini İçişleri Bakanlığı’na verecek.
Kurucular kurulunda eski ANAP, DYP ve DSP’den isimlerin yer alacağı bildirilen, bu tablo ile birlikte merkez sağ görüntünün netleşeceği vurgulanan yeni partinin ilk sloganı, Akşener’in tweet’leriyle belli oldu. “Türkiye iyi olacak” sloganı ile çıkış yapan Akşener, “25 Ekim günü geliyoruz. Türkiye iyi olacak. Medeniyet yolunun taşlarını sadece cesurlar döşer. Umut, kararlılık, adalet, bilgi, zenginlik, cesaret, medeniyet. 25 Ekim’de geliyoruz” sloganlarını da kullanıyor. Akşener, dün de sosyal medya hesabından “Yenileneceğiz, güçleneceğiz, mutlu bir Türkiye olacağız, 25 Ekim’de geliyoruz” tweet’i attı.
'MHP' HASSASİYETİ
Kurucu genel başkanı Akşener olan partide ekipler arasında ilk yarış, kurucular kurulundan merkez yönetim kuruluna girmek için yaşanacak. Burada MHP ağırlıklı bir yapı oluşmaması için hassas davranılacak. İlk kongreye kadar parti bu kadroyla yoluna devam edecek. İlk hedef; aynı zamanda çıkış gerekçesi de olan 2019 Cumhurbaşkanlığı seçimi ile genel seçimler olacak.
'KOMÜNİST' HASSASİYETİ
Partinin ilk adımının “Nâzım Hikmet Kültür Merkezi”nde atılması, ülkücü camiada eleştiri aldı. Sosyal medyada, 1980 öncesi komünizmle mücadeleye kendini adayan ülkücü hareket bu tercihe tepki gösterdi.