Güncelleme Tarihi:
Portekiz bankası Millenium'un BaÅŸ Ekonomisti Goncalo Pascoal, ülkenin, borç kriziyle boÄŸuÅŸan Yunanistan’dan sonra sıradaki ülke olabileceÄŸine yönelik spekülasyonların son günlerde 'oldukça güçlü' bir hal aldığını söyledi.  Â
Ancak Pascoal, "Şu anda (hükümetin) borç çevirme servisinin tahvil ihraçlarıyla ilgili bir sorunu bulunmuyor" derken, bu yıl içinde şimdiye kadar Portekiz'in uluslararası piyasalardan borç alırken sorun yaşayacağına dair "ciddi işaretler bulunmadığını" da belirtti.
Hazine, Çarşamba günü üç ve dokuz ay vadeli tahvil ihracından başarıyla çıktı ve 1.075 milyar euro borçlandı. Hazine, ihaleye gelen talebin satılan miktarın iki katından daha fazla olduğunu açıkladı.
FAÄ°ZLER ARTTI
Buna rağmen, ihalede gerçekleşen faiz öncekilerden daha yüksek oldu. Bu durum, hükümetin harcama planlarını da etkileyecek. 3 aylık tahvilin faizi Aralık'taki yüzde 0.414 seviyesinden yüzde 0.476 seviyesine çıkarken, dokuz aylık tahvildeki faiz oranı da Kasım’daki 0.653 seviyesinden, yüzde 1.079'a çıktı.
Hazine, geçen hafta gerçekleştirdiği 2 milyar euroluk ihaleyle birlikte, 2010 yılında gerçekleştirdiği tahvil ihraçlarında toplam 4.5 milyar euro borçlandı. Hazine'nin geçen haftaki ihalede, gelen yüksek taleple gerçekleşen miktarın iki katı satış yapma fırsatı da bulunuyordu. Ülkenin 10 yıl vadeli tahvilinin faizi ise yüzde 4.34 seviyesinde bulunuyor.
Bu ihalelerdeki başarılar yetkilileri cesaretlendirdi. Ancak, birçok gözlemci Portekiz'in uzun vadede karşılaşacağı sorunlar yüzünden ülke borcunu ödemede zorlanacağını söylüyor. Yetkililer zayıf bir ekonomik büyüme oranı ve buna bağlantılı olarak vergi gelirlerindeki zayıf bir artış bekliyor.
DEVALÃœASYON ÅžANSI YOK
Portekiz’in de tıpkı Yunanistan gibi para birimi olarak euro kullanıyor oluşu, devalüasyona gidip hızlı şekilde rekabet gücünü ve mali yapısını güçlendirme fırsatına olanak tanımıyor. Lizbon hükümetinin bu yüzden harcamaları kısması, ücretleri ve tüketici fiyatlarını düşürmesi gerekiyor.
Uluslararası derecelendirme kuruluşu Fitch Ratings, geçen ay ülkenin kredi notunu düşürmüştü. Bu karar, Portekiz'in borçlanmasını daha maliyetli hale getirerek, hükümetin kamu harcamalarını kısma çabalarını baltalamış ve ülkenin bir borç sarmalına girme tehlikesini ortaya çıkarmıştı.
‘YAVAŞ ÖLÜM’ TEHLİKESİ
Bir diğer derecelendirme kuruluşu Moody's de Aralık ayında, hem Portekiz hem de Yunanistan'ın borçlanma için yüksek faiz ödemeye devam ettikleri sürece 'yavaş bir ölümle' karşı karşıya kalacağı uyarısında bulunmuştu.
Son spekülasyonlar, Portekiz'in 10 yıllık tahvili ile Almanya'nın 10 yıllık gösterge tahvili arasındaki getiri farkını (spread) da yüzde 4.5 seviyesine çıkardı. Yunanistan'ın spread farkı ise Çarşamba günü yüzde 5.18'e çıkarak rekor kırmıştı.
Portekiz'in bütçe açığının, gayri safi yurtiçi hasılaya (GSYİH) oranı 2009’da, yüzde 9.3 olmuş ve euro bölgesi ülkeleri arasında üst sıralarda yer almıştı. Yunanistan'da ise bu oran, aynı dönemde Avrupa Birliği'nin yüzde 3 olan tavan seviyesinin dört katından fazlasına çıkmıştı.
Hollanda bankası NIBC’nin analistlerinden Erwin Langewis, İspanya, İtalya ve Belçika'nın da yüksek oranda borçları bulunduğunu ancak, "piyasa Yunanistan'dan sonra en zayıf ülke olarak Portekiz’e odaklanıyor" dedi.
Diğer taraftan Londra merkezli düşünce kuruluşu Chatham House’un uzmanlarından Vanessa Rossi de, Portekiz'in, borçlanma maliyetini düşürmek için Uluslararası Para Fonu (IMF) ya da AB'den gelecek bir yardımı kabul edebileceğini söyledi ve "Bu paranın maliyetini değiştirecektir" dedi.
Â