Yeni fotoğraf

Güncelleme Tarihi:

Yeni fotoğraf
Oluşturulma Tarihi: Şubat 24, 2015 01:03

Şah Fırat Operasyonu bölgede yeni bir güç denklemi yarattı. Devlet tarafından kağıt üzerinde halen “PKK’nın uzantısı terör örgütü” olarak görülen PYD/YPG, yeni fotoğrafa, Türkiye ile “aynı koalisyonun etkin bir üyesi” olarak giriyor.

Haberin Devamı

Türkiye, PYD ile doğrudan “işbirliği” içine girmek ya da işbirliği içinde görünmek istemiyor. Ancak, tablo ortada. Şah Fırat Operasyonu, PYD’ye rağmen yapılamazdı. PYD’nin desteği olmasa da seyirci kalması şarttı. Öyle de oldu... PYD, TSK unsurlarının Süleyman Şah Saygı Karakolu’na güvenli geçişini bir “koalisyon görevi” olarak gördü.

TÜRK Silahlı Kuvvetleri’nin 38 personelinin Süleyman Şah Saygı Karakolu’ndan Türkiye’ye getirilmesi ile sonuçlanan “Şah Fırat Operasyonu” bölgede ortaya yeni bir güç denklemi çıkarıyor. Türkiye için kağıt üzerinde halen “PKK’nın uzantısı terör örgütü” olarak görülen PYD/YPG, yeni fotoğrafa, Türkiye ile “aynı koalisyonun etkin bir üyesi” olarak yansıyor. Şah Fırat Operasyonu, PYD-Ankara diyaloğunu artıracağı gibi, uluslararası koalisyonun IŞİD karşıtı yeni stratejisinin ilk adımı da olabilir.

Haberin Devamı

Yeni fotoğraf
Ortak planlı bir harekâttı

ANAHTAR KOBANİ KORİDORU

Türkiye, Süleyman Şah Saygı Karakolu’yla ilgili endişeli durumu bir yıldır yaşıyordu. Genelkurmay, karakolun boşaltılması talebini ilk kez Şubat 2014’te hükümetin gündemine getirmişti. Şubat ve mart ayı boyunca hem MGK’da hem güvenlik zirvelerinde konu masaya yatırılmıştı. Dışişleri Bakanlığı’nda yapılan üst düzey toplantılarda da “boşaltma planları” konuşulmuştu. Ancak karakolun bulunduğu bölgedeki tansiyon, “çatışmasız tahliye”yi imkansız hale getiriyordu. “Mart 2014’te karakolu boşaltmayan Türk Silahlı Kuvvetleri şimdi ne oldu da düğmeye bastı?” sorusunu yönelttiğim bir uzman şunu söyledi:
“Hava operasyonu ile kurtarma ihtimal dahilinde değildi. Çatışma çıkmadıkça hava unsurlarının kullanılması hiç düşünülmedi. Karada ise yol güvenliği önemliydi. Kobani ve çevresi tamamen güvenli hale gelene dek böyle bir operasyon çatışma riski olmadan yapılamazdı. Kobani koridoru, tahliye operasyonunun anahtarı oldu.”

Yeni fotoğraf

Yeni fotoğraf
Resmi ilişkiye vesile olsun

BİR KOALİSYON GÖREVİ

Türkiye, iki nedenden dolayı PYD’yi “terör örgütü” olarak görüyor. İlki, PKK’ya tavır almaması, hatta aynı örgüt gibi davranması. İkincisi ise Esad’la ilişkisi. O nedenle PYD ile resmi “işbirliği” içine girmek ya da işbirliği içinde görünmek istemiyor. Ancak, tablo ortada. Şah Fırat Operasyonu, fiili olarak PYD’yle birlikte yapıldı. PYD’nin destek bir yana, seyirci kalması bile operasyon açısından hayatiydi. Türkiye, operasyon konusundaki beklentilerini ve atacağı adımları geçen hafta Ankara’ya gelen PYD’lilere iletti. PYD, başta zamanlamaya itiraz etse de koalisyonun da devrede olması sayesinde mutabakata varıldı. PYD Lideri Salih Müslim, operasyon günü Türkiye’deydi. Türkiye, PYD ile bu süreçte sorunsuz işbirliği yaptı. PYD de TSK unsurlarının Süleyman Şah Saygı Karakolu’na güvenli geçişi açısından üzerine düşeni bir “koalisyon görevi” olarak yerine getirdi.

Yeni fotoğraf
Erdoğan: Bu asla geri çekilme değil


Haberin Devamı

Yeni fotoğraf
Davutoğlu: Onur gecemiz

‘FİİLİ’ EŞME MUTABAKATI

PYD-Türkiye ilişkileri açısından bir önemli detay da Şüleyman Şah emanetlerinin yine Suriye topraklarında, yani Eşme köyünün Suriye tarafında tutulacak olmasında... Türkiye’nin buradaki temel amacı, bayrağını yine Suriye sınırları içinde dalgalandırmaya devam etmekti. Temel uluslararası hukuk normları, Suriye’nin Eşme köyünde bir arazinin Türkiye tarafından seçilip, Süleyman Şah Türbesi inşaatına ayrılmasını ancak “Suriye otoritesinin mutabakatıyla” mümkün kılıyor. Eşme’de ne Esad, ne ÖSO, ne de IŞİD var. Eşme’nin kontrolü PYD’de. Haliyle de Türkiye’nin yarattığı bu “fiili durum”un hiçbir krize yol açmaması, PYD ile bir mutabakata varılmasından kaynaklanıyor. Daha açık ifadeyle, arazi PYD’nin yönettiği Kobani Kantonu tarafından tahsis edildi.

Yurda getirilen kutsal emanetler için tören

Haberin Devamı

PEŞMERGE BENZERİ OLABİLİR

Musul Başkonsolosluğu mensupları kurtarıldıktan sonra Türkiye’nin IŞİD ile mücadelesinde tek bağlayıcı unsur, Süleyman Şah Türbesi’nde görev yapan 38 personelin durumuydu. Bu sorunun çözümü, Türkiye’nin IŞİD’e karşı tavrının daha da netleşmesi gibi bir siyasi sonuç doğuracak. Suudi Arabistan ve ABD’de yapılan terörle mücadele zirvelerinde de IŞİD’le mücadele
konusunda yeni kararlar alındı. ABD öncülüğündeki uluslararası güçler, Irak’ta Peşmerge ile yaptığı işbirliğinin bir benzerini IŞİD’e karşı PYD ile yapmaya başladı. Haliyle, Türkiye’nin bir koalisyon üyesi olarak Peşmerge ile ilişkisinin bir benzeri, uluslararası koalisyonun en güçlü yerel kara gücü PYD ile de yaşanabilir. Koalisyonun verdiği güvencelerle PYD Esad’a da mesafe
koyarak Türkiye’nin beklentilerinden ilkini karşılayacak gibi görünüyor. Türkiye’nin, PYD’nin PKK ile ilişkisi konusundaki kaygıları da ancak Çözüm Süreci’nin başarısı ve PKK’nın silah bırakması ile giderilebilecek boyutta.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!