Güncelleme Tarihi:
TARİHİ ATILIM DÖNEMİ
“Ortaya çıkan tablo Türkiye’nin bölgemizde ve dünyada yaşanan olağanüstü gelişmelere, önüne çıkartılan nice engellere rağmen tarihi bir atılım dönemi içinde olduğunu gösteriyor. Bu gerçeği görenler tüm güçleriyle milletimizin birliğine, ülkemizin bütünlüğüne, devletimizin egemenlik haklarına saldırmaktadır. Halbuki artık her alanda altyapısını geliştirmiş, egemenlik haklarını kullanma iradesine sahip bir Türkiye var. Bizim kimsenin hakkında, hukukunda, toprağında, huzurunda, zenginliğinde gözümüz yok. Tek arzumuz kendi hakkımızı, hukukumuzu, çıkarlarımızı korumaktır. Dayatmayla karşımıza çıkanlara cevabımızı uluslararası hukuktan kaynaklanan meşru gücümüzle vermekten asla çekinmiyoruz, çekinmeyeceğiz.
AYASOFYA EGEMENLİK KARARLILIĞIMIZ
Ayasofya’nın Fatih’in vakfiyesine uygun şekilde yeniden ibadete açılması, ülkemizin egemenlik haklarını kullanma konusundaki kararlılığının son örneklerinden biridir. Fethin en önemli hatırası olan Ayasofya’nın hangi şartlar altında 500 yıllık camilik vasfından çıkartılarak müzeye dönüştürüldüğünü tartışmanın bir anlamı olmadığına, kalmadığına inanıyoruz. Önemli olan bu ulu mabedin yeniden asli işlevine, bağlayıcı hukuki belge olan vakfiyesinde belirtilen misyonuna dönmüş olmasıdır. Fatih’in 1453 yılında camiye çevirdiği İstanbul’un gözbebeği Ayasofya milletimize, tüm Müslümanlara ibadethane olarak hizmet vermeyi sürdürecek. Buradan Müslümanlar dışında Hıristiyan alemi aynı şekilde gelip ziyaretlerini yapabilecektir.
YENİDEN YEMİN EDİYORUZ
Adeta Ayasofya’nın önündeki, meydandaki gençlik yıllarımızı hatırlıyoruz. Tam 567 yıl önce cami sıfatıyla şereflenin bu mabedin sıradan bir müze yerine yapılış amacına uygun şekilde ibadethane olarak kullanılmasının her inançtan insanı mutlu ettiğine inanıyoruz.
Milletimiz düşmanı topraklarımızdan attıktan sonra da yine bu mabedin kubbeleri, şükür dualarıyla çınlamıştır. Bugün bizde 83 milyon hep birlikte Ayasofya ve Sultanahmet’in minarelerinin önünde yemin ediyoruz ki, milletimizin son ferdi de son nefesini vermeden bu mabetler ağlamayacak, mahsun kalmayacaktır. Bugün yeniden yemin ediyoruz ki ezanımıza, vatanımıza, bayrağımıza kimsenin el uzatmasına izin vermeyeceğiz.
Şehadetleri dinin temeli olan ezanlarımızın yurdumuzun üzerinde ebediyyen inlemesi için gerekirse kanımızın son damlasına kadar mücadele edeceğiz. Türkiye bugün yeni bir diriliş mücadelesi veriyor. Hiç kimsenin bu ülkenin ve bu milletin istiklal ve istikbaline el uzatmayı aklından dahi geçirmemesi için büyük ve güçlü Türkiye’yi inşa ediyoruz. Dahili ve harici bedbahtların gizli veya açık tüm saldırılarına rağmen tek yürek, tek bilek, tek vücut olarak yedi düvele karşı vatan müdafaası yapıyoruz.
CAMİLERİMİZ SİLÜETTE NE KADAR ÖNE ÇIKIYORSA
Camilerimiz 5 vakit okunan ezanları ve kılınan namazlarıyla ayaktaysa yüce kitabımız Kuran orada yaşıyor demektir. Camilerimiz 7’den 70’e milletimiz her bir ferdiyle ne kadar dolup taşıyorsa dinimiz İslam orada dimdik ayakta demektir. Camilerimiz dini ve sosyal etkileriyle hayatımızda ne kadar çok yer tutuyorsa geleceğimize o kadar güvenli bakabiliriz demektir. Camilerimiz bu ülkenin silüetinde ne kadar öne çıkıyorsa hedeflerimize o kadar yaklaşıyoruz demektir. Buna karşılık camilerimiz ne kadar boş kalırsa gönül toprağımız o kadar çoraklaşıyor demektir.
BİR MİLLETİN ADETA YENİDEN DOĞUŞUNA ŞAHİTLİK EDİYORUZ
Gençlerimize sesleniyorum. Gençler camilerimizi ihmal etmeyin, gençler camilerimizde ne kadar secdeye kapanırsanız biliniz ki camilerimizle birlikte siz de o kadar güçlü olacaksınız. Bunun için Ayasofya’nın yeniden ibadete açılması camilerden bir caminin hizmete girmesi demek değildir. Bu adımla bir milletin adeta yeniden doğuşuna şahitlik ediyoruz. Bir zamanlar topluca sabah namazları derdik, lise çağlarımız hep birlikte sabah namazlarına giderdik. Şimdi yeniden aynı dönemin, aynı sürecin başlamasının Ayasofya ile çok ama çok önemli olduğuna inanıyorum. Cumhurbaşkanınız olarak gençlik bunu sizden yine bekliyoruz.
DİKİLİ AĞACINIZ YOK
Ülkemizde bir kesim yapılan yollara, köprülere, havalimanlarına, hastanelere, barajlara, fabrikalara, yüksek teknoloji atılımlarına, savunma sanayii projelerine siyasi ve diplomatik hamlelerine ne tepki veriyorsa Ayasofya’ya da o tepkiyi göstermiştir. Aynı zihniyet, saflar aynı, söylemler aynı, mecralar aynı, gayeler aynı. Amaç, özgüven sahibi büyük ve güçlü Türkiye’nin inşasının önüne geçmektir. Geçemeyeceksiniz, engelleyemeyeceksiniz. Ok yaydan çıkmıştır ve maksuda ulaşacaktır.
Bu tavrın demokrasiyle, çok seslilikle, farklılıkları savunmakla hiçbir ilgisi yoktur. Dikili ağacınız yok. Boğaz’ın altından tünel geçirirsiniz buna karşı çıkar, Avrasya Tüneli’ni yaparsınız, üçüncü köprüyü yaparsanız, Osmangazi’yi yaparsınız buna karşı çıkarlar. Bir şey de siz yapın be, yapın. Ama biz sizin gibi değiliz, teşekkür etmesini biliriz.
YA NEREYE GELİYORSUN?
Dünyanın hiçbir yerinde böyle bir demokrasi tanımı yoktur. İster eski ister yeni olsun muhalefet adına ortaya çıkan tüm aktörlere dikkatlice bakarak şu soruya cevap verilmesini istiyorum, içlerinde ülke yönetmek için eğitimden sağlığa ulaştırmadan tarıma herhangi bir alanda ayakları yere basan, dişe dokunur, kayda değer, çözüm odaklı, somut teklifler içeren bir program var mı? Kongre yaptılar söyledikleri ne; ‘biz geliyoruz’ dediler. Ya nereye geliyorsun? Projen var mı? Eğitim, sağlık, adalet, güvenlik, dış politikada neyi yapacaksın? Var mı, yok.
500 KİŞİLİK GÜVENLİK EKİBİ
Şu andan itibaren 24 saat açık olacak dedik ya, orada Sayın Valimiz de ifade etti, 500 kişilik bir güvenlik ekibi sürekli görev yapacak. Ayasofya’da içeride ve dışarıda yapacağımız birçok çalışma var, restore etme, bütün çalışmalarla beraber Ayasofya’mızı tüm insanlığa, başta İslam dünyası olmak üzere Hıristiyan dünyasına, yeni haliyle takdim etmenin heyecanı içindeyiz. İnşallah bunu da başaracağız.
EMEKLİYE 64.2 MİLYAR LİRA İKRAMİYE
Bu bayramda 6. defa 12,4 emeklimize 1000’er lira bayram ikramiyelerini ödüyoruz. Ödediğimiz ikramiye tutarı, muhalefetin aklında iyi tutması lazım, 64,2 milyar liradır. Engelli, yaşlı aylıklarıyla evde bakım ücretlerini de bayramı beklemeden hesaplara yatırıyoruz. Yüksek öğrenim öğrencilerimizin kredi ve burs ödemelerini bayram öncesi tamamlayacağız. 1 milyon 55 bin öğrencimize 603 milyon liranın üzerinde ödeme yapacağız. Hey gidi günler hey.
FINDIK MÜJDESİ
Yeni sezonun fındık fiyatlarını açıklıyoruz. Yüzde 50 sağlam iç esasına göre, Giresun kalite kabuklu fındık için TMO kilogram alış fiyatı 22,5 liradır. Levant kalite fındık için bu fiyat kilogramda 22 TL’dir. Yüksek randımanlı fındıkta kilogram başına 1 lira, alan bazlı gübre ve mazot desteği olarak kilogram başına 2 lira destekleme yapıyoruz. Fındık üreticisinin kilogramdaki kazancını 25 ila 25,5 seviyesine çıkarmış oluyoruz.
KURBAN BAYRAMI TAVSİYELERİ
Kurban kesim yerlerinde yoğunluk oluşmaması için bayramın ikinci ve üçüncü günlerinin de değerlendirilmesini tavsiye ediyoruz. Bayram için yolculuğa çıkacak tüm vatandaşlarımıza dikkatli olmalarını, kurallara riayet etmelerini rica ediyorum. Salgının devam ettiği şu günlerde gerek kurban keserken gerek bayramlaşırken temizlik, maske, mesafe kurallarından asla taviz vermiyoruz. İnşallah çoğu gitti azı kaldı.
ŞEHİTLER İÇİN BAŞSAĞLIĞI
Mersin’de askerlerimizi taşıyan otobüsün kaza yapması sonucu maalesef ölü ve yaralılarımızın olduğunu öğrendik. Milli Savunma Bakanımız hemen olay yerine intikal edip mevcut durumlarla ilgili bilgileri aldılar. Rabbim şehitler safında bu askerlerimizi haşreder. Şehit olan askerlerimize tekrar tekrar rahmet dilerken, milletimizin başı sağolsun."
ERDOĞAN, PUTİN’LE GÖRÜŞTÜ
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan dün akşam, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile telefonda görüştü. İki lider görüşmede, Türkiye-Rusya ilişkilerini güçlendirecek adımları değerlendirerek, Azerbaycan-Ermenistan gerilimi ile Suriye ve Libya başta olmak üzere bölgesel gelişmeleri ele aldı. Erdoğan ile Putin, ikili ilişkiler ve bölgesel konularda iş birliği ve diyaloğu sürdürme konusunda mutabık kaldı.