Oluşturulma Tarihi: Kasım 08, 2003 00:00
Dünyanın en ünlü mutfak sanatı akademisi Le Cordon Bleu, her yıl 80 farklı ülkede düzenlediği Gastronomi Festivali'ni bu yıl Türkiye'ye ye taşıdı. Paris'teki akademinin şefi Didier Chantefort, 3-8 Kasım arasında Çırağan Caddesi'ndeki La Maison Restoran'da en özel Fransız tatlarını
yemek severlerle buluÅŸturdu. 12 ülkede, 24 okulda, 18 bin öğrenciye mutfak ve pastacılık eÄŸitimi veren Le Cordon Bleu Ä°stanbul'da bir okul açma fikrine sıcak bakıyor.Ä°smini duyurmak amacıyla her yıl 80 farklı ülkede Gastronomi Festivali düzenleyen Le Cordon Bleu mutfak sanatları akademisi festival listesine Ä°stanbul'u da kattı. Paris'teki okulun ÅŸefi Didier Chantefort hafta içinde La Maison Restoran'ın mutfağına girerek harikalar yarattı. Dünyanın en ünlü mutfak sanatı akademisi sayılan Le Cordon Bleu 12 ülkedeki 24 okulda 18 bin öğrenci yetiÅŸtiriyor. Bünyesindeki 250 ÅŸef ve 80 master ÅŸef çalıştıran Le Cordon Bleu okulları tüm dünyaya Fransız gastronomisini yaymak için uÄŸraşıyor. Ama bunu yaparken bulunduÄŸu ülkelerin mutfağına da sahip çıkıyor. ÖrneÄŸin Japonya'daki akademi bir taraftan klasik Fransız mutfağının en temel bilgilerini öğrenciye verirken diÄŸer taraftan suÅŸi yapımını da öğretiyor. ÅžEF YABANCI DÄ°L BÄ°LMELİ‘‘Bir ÅŸarkıcı hayal edin. Çok iyi sesi, mükemmel yorumu var. Ama solfej bilgisi olmadığı için ona sanatçı diyemiyoruz. Biz Cordon Bleu'de aşçılara solfej öğretip onların ÅŸef olmasını saÄŸlıyoruz’’ diyor Didier Chantefort. Cordon Bleu'yü farklı kılan unsurları ise şöyle sıralıyor: ‘‘100 senede sadece üç müdür deÄŸiÅŸtirdik. Kurumsal baÄŸlılığa çok önem veriyoruz. Bünyemizde 250 ÅŸef, 80 master ÅŸef çalışıyor. Bir ÅŸef dört özellik taşımalı: Çok iyi aşçı olmalı, çok iyi profesör olmalı, sabırlı olmalı ve mutlaka yabancı dil konuÅŸmalı.’’ Cordon Bleu bütün dünyada klasik bir yemek okulu olarak biliniyor. Ama yeni trendlerden de etkileniyorlar. Didier Chantefort ‘‘Klasik bir mutfak olarak biliniyoruz ama saÄŸlıklı kelimesini önemsemeye baÅŸladık. Diyabetik reçeteler üzerinde de çok yoÄŸun çalışmamız var’’ diyor.Ona bir yemeÄŸin olmazsa olmaz özelliklerini soruyoruz. Ä°ÅŸte cevabı:‘‘Bir yemek her ÅŸeyden önce lezzetli olmalı. Ama görüntüsü de önemli. Bir düşünün bir kadın güzelse çok iyidir. Ama bir de akıllıysa çok çok iyidir.’’YILDA 4 TÃœRK MEZUN OLUYORDidier Chantefort, akademinin sahibi M. Cointreau'nun Türk arkadaÅŸları sayesinde Türkiye'de mutfak sanatına gösterilen ilgiyi keÅŸfettiklerini söylüyor. Ä°stanbul'da Gastronomi Festivali düzenlenmesini saÄŸlayanlar ise akademide öğrenim gören Türk ÅŸefler. ‘‘Böyle giderse Türkiye'de bir Cordon Bleu okulu bile açabiliriz’’ diyen Chantefort, farklı seviyelerde eÄŸitim veren okula son 10 yılda Türkiye'den gelen öğrenci sayısının arttığını, her yıl dört Türk'ün mezun olduÄŸunu belirtiyor.MAVÄ° KORDONFransa Kralı III. Henri'nin (1551-1589) şövalyeleri Afrika, Asya ve Osmanlı topraklarından yanlarında köri ve safran gibi deÄŸiÅŸik baharatlar ve yemek reçeteleriyle dönerlermiÅŸ. Elde ettikleri farklı tatları krala sunan şövalyeler, pırlantalı bir madalyonla ödüllendirilirmiÅŸ. Kral madalyonları şövalyelerin boynuna mavi bir kordonla asarmış. Bu gelenek Cordon Bleu mutfak okullarının temelini oluÅŸturmuÅŸ. Paris'te 1895'te kurulan ilk Cordon Bleu mutfak okulu, 50 öğrencili küçük bir askeri okulmuÅŸ. Fransız kızları bu okula, kendi kültürlerini öğrenmek ve çok iyi sunmak için gelirlermiÅŸ. Bugün Le Cordon Bleu'nün 12 ülkede 24 ÅŸubesi var, 18 bin öğrenciye eÄŸitim veriyor. Bu okulda birçok seviyede eÄŸitim görme imkanınız var. Ä°steyen sertifika programlarına yazılıyor, isteyen diploma alıyor. Â
button