Güncelleme Tarihi:
Alan ve hacim olarak Türkiye’nin en büyük tatlı su göllerinden Eğirdir Gölü, biyolojik çeşitliliğiyle de Türkiye’deki en önemli sulak alanların başında geliyor. Bazı gün ve saatlerde değişik renklere büründüğü için halk arasında ‘Yedi renkli göl’ olarak da adlandırılan Eğirdir, 479 kilometrekarelik alanı ve 4 bin 5 hektometreküp hacmiyle Türkiye’nin ikinci büyük tatlı su gölü. Sarp kayalıklar, tepeler ve dağlarla çevrili göl, aynı zamanda önemli bir içme suyu kaynağı. Eğirdir Gölü bu özellikleri nedeniyle hem doğal SİT alanı, hem önemli kuş barınağı, hem de içme-kullanma suyu koruma sahası. Ancak göl son zamanlarda aşırı kirlenme ve bu özelliklerini giderek kaybetmesiyle gündeme gelmişti. Hatta Isparta’ya verilen suyun içilebilir olduğunu kanıtlamak için Eğirdir Belediye Başkanı Osman Nuri Özmeral kameraların önünde gölden su içmek zorunda kalmıştı.
Bu tartışmalar sürerken WWF Türkiye ve Siemens Ev Aletleri, Eğirdir Gölü’nde 2008 yılının son aylarında başlattıkları ‘Yedi Renkli Göle Yedi Renkli Hayat’ projesinin sonuçlarını açıkladı. Türkiye’nin en önemli sulak alanlarından biri olan Eğirdir Gölü’nün korunması amacıyla gerçekleştirilen projeyle edilen sonuçlar, bölgede sürdürülebilir bir gelişimin yolunu açıyor.
Projeyi, bilinenin aksine su zengini olmayan, iklim değişikliğinin etkilerini yoğun şekilde yaşayacak Türkiye’de sulak alanların korunması için atılmış önemli bir adım olarak değerlendiren WWF-Türkiye Genel Müdürü Tolga Baştak şunları söylüyor: “Projenin çerçevesini göldeki kirliliğin azaltılması; turizm, tarım ve balıkçılıkta sürdürülebilir uygulamaların geliştirilmesi yönünde belirledik. Bu kapsamda gölün temel sorunlarını inceleyerek Eğirdir Gölü Yönetim Planı’nı destekleyen eğitimler ve faaliyetler gerçekleştirdik. Bugün, doğanın karşı karşıya olduğu sorunları çözebilmek için her zamankinden daha fazla desteğe ihtiyacımız var. Doğa koruma çalışmalarına uzun soluklu bir vizyon getirerek, doğayla uyumlu ve sürdürülebilir uygulamaları hayata geçiren WWF-Türkiye ve Siemens Ev Aletleri, Yedi Göle Yedi Renkli Hayat Projesi’yle katılımcı bir yapıyla doğa sorunlarına kalıcı ve gerçek çözümlerin üretilebileceğini bir kez daha göstermiştir. Bu başarıların ardında merkezi ve yerel yönetimlerin olduğu kadar eğitimlere katılan ve ilgiyle takip eden Eğirdir’in gerçek sahipleri olan Eğirdirlilerin katkısı büyük” diyor.
İSTEYİNCE OLUYOR
* İklim değişikliğinin bölgeye etkileri ve iklim değişikliğine uyum konusunda yapılması gerekenlerin ele alındığı Isparta İklim Değişikliği Çalıştayı düzenlendi. Isparta Sanayi ve Ticaret Odası ve Isparta İl Çevre ve Orman Müdürlüğü’nün işbirliğiyle gerçekleştirilen çalıştaya kamu kurumları ve özel sektörü temsil eden 90 kişi katıldı.
* Eğirdir Gölü’ndeki kirlilik seviyesini ve kirliliğe sebep olan etmenleri belirlemek için Eğirdir Gölü Kirlilik Raporu hazırlandı.
* Tarımsal Zararlılarla Mücadelede Biyo-Teknik Uygulama pilok projesiyle ilaç kullanımında yüzde 20 düşüş, verimlilikte yüzde 15 artış sağlandı.
* Tarımsal kirlilikle mücadele için Gelendost Belediyesi’ne ait elma bahçesinde gerçekleştirilen pilot projeyle; 2010 elma sezonunda tarımsal ilaç kullanımında yüzde 20 azalma sağlandı.
* Isparta Merkez, Barla, Beydere, Yenice, Afşar, Esinyurt, Yeşilköy olmak üzere yedi ayrı yerleşim biriminde düzenlenen ‘İyi Tarım Uygulamaları Eğitimleri’ne 350’yi aşkın çiftçi katıldı.
* Organik Tarım Deneyim Paylaşımı Gezisi’ne tarım sektörü ve kamu kurumlarından 30 kişi katıldı.
* Gölde balıkçılığı canlandırmak adına göl etrafındaki yedi yerleşim biriminde gerçekleştirilen Sürdürülebilir Balıkçılık Eğitimleri ile gölde faaliyet gösteren 12 Balıkçılık Kooperatifi’ne üye yaklaşık 300 balıkçıya ulaşıldı.
ARITMA ÜNİTESİ YAPILMALI
Süleyman Demirel Üniversitesi Eğirdir Su Ürünleri Fakültesi Yr. Doç. Dr. Erol Kesici, yıllardır öğrencileriyle birlikte Eğirdir Gölü’nde araştırmalar yapıyor. Kesici’ye göre göl çevresindeki elma bahçelerinde böceklere karşı ilaç yerine yine böcek kullanılmalı: “Böceklerle biyolojik mücadele yapılmalı. Çevre kirletilmemeli. Ayrıca çok miktarda gübreleme yapılıyor. Kimyasal gübrelerin fazlası yağmurla rüzgarla sürüklenerek göle taşınıyor. Sulama yöntemi olarak da çoğunlukla damla sulama yerine vahşi sulama tercih ediliyor. Oysa damla sulama yapılsa bir yılda harcanak su ve gübre 10 yıl yeter. Eğirdir Gölü’nün etrafında 80 küsür yerleşim merkezi var. Ama arıtma ünitesi bulunmuyor. Evsel, katı atıkların bir kısmı, tarım atıklarının tamamı göle gidiyor. Göl çevresinde bir atık arıtma ünitesi yapılmalı. Tabii burada da biyolojik arıtma sistemi kullanılmalı.” Daha önce gölün suyundan içen Eğirdir Belediye Başkanı Özmeral de gölün kirletilmesine izin vermeyeceklerini söylüyor: “Çevreyi kirlettiği konusunda şikayet edilen balık havuzları toprakla örtüldü. 15 yıl önce yapılan ve gölü kirlettiği söylenen hayvanat bahçesi de geçen yıl kapatıldı.”
O DA BİR YEŞİL
Eda Taşpınar
Ağaç dikiyorum
Çevremiz için hepimiz duyarlı olmalıyız. Ama tek kişinin duyarlı olmasıyla yarattığımız sorunlar düzelmez. Bu dünyaya kötü davranıyoruz. Unutmayalım ki zamanı gelince o da bize kötü davranacak; ki davranıyor da... Ben çevremiz için geri dönüşümlü torba kullanıyorum. Suyu oldukça az kullanmaya çalışıyorum. Ağaç dikiyorum. Keşke herkes en azından bunları yapabilse...
Bİ’ŞEY YAPMALI
Kazdağı’nda beyin fırtınası
Premakültür, yani adil, dengeli ve çeşitliliği destekleyen, sürdürülebilir bir yaşam tasarlanıp sürdürülmesi için beyin fırtınası etkinlikleri düzenleniyor. 24-28 Haziran tarihlerinde de Kazdağı’nın eteklerinde Türkiye Permakültür Buluşması gerçekleşecek. Muratlar köyünün Yeniköy mevkiinde, “Bayramiç-Yeniköy” girişiminin arazisinde düzenlenecek etkinlik için şimdiden duyurular yapılmaya başlandı.
Türkiye’de permakültürü öğrenen ve uygulayanları bir araya getirmeyi, bilgi ve tecrübe paylaşımını sağlamayı amaçlayan toplantıda sohbetler, uygulamalı atölye çalışmaları, film gösterimleri, sunumlar, tohum takası, müzik, dans, performanslar ve sanat etkinlikleri yer alacak. Ayrıca yeryüzünü korumak, insanların ihtiyaçlarını karşılamak ve adil paylaşım ilkelerinden yola çıkarak gıda üretimi, enerji, atık yönetimi, su kullanımı, doğal inşaat, topluluk oluşturma, alternatif ekonomiler gibi pek çok farklı konuda bilgi ve tecrübe paylaşımını yapılacak, yeni projeler ve ortak fikirler geliştirilecek. (www.permacultureturkey.org)