Güncelleme Tarihi:
Paralellikler ve Paradokslar
Edward Said- Daniel Barenboim
Çeviren: Osman Akınhay
Agora Kitaplığı
Daniel Barenboim ve Edward Said... Biri İsrailli diğeri Filistinli iki muhalif ve entelektüel.
Said, Filistinli çocuklarla birlikte İsrail askerlerine taş atışını gösteren fotoğrafıyla sembolleşen edebiyat eleştirmeni, yazar ve kuramcı.
Daniel Barenboim ise 50 yıldan bu yana hiç bir Wagner eserinin seslendirilmediği İsrail'de ünlü bestecinin Tristan ve İsolde operasından bir bölüm çalarak tabuları yıkan orkestra şefi. (2'nci Dünya Savaşı sırasında yaşanan Yahudi soykırımının mimarı olan Adolf Hitler'in en gözde bestecisi olan Wagner'in eserlerinin İsrail'de seslendirilmediğini hatırlatalım.)
Filistin ve İsrail başta olmak üzere Orta Doğu ülkelerinden genç müzisyenleri biraraya getirerek Goethe'nin Doğu- Batı Divanı Atölyesini'ni kuran Barenboim ve Said'in birlikte kaleme aldığı bu kitabın editörlüğünü yine aynı coğrafyada yetişen Ara Güzelimyan üstleniyor.
Müzik, edebiyat siyaset ve kültür üzerine yoğun ve keyifli diyaloglar.
Bourne'un Mirası
Eric Van Lustbader
Çeviren: Pınar Öcal
Altın Kitaplar
Robert Ludlum yaşama veda ettiğinde milyonlarca hayranı harika ve soluk kesici öyküler üreten bu yazarın arkasından yas tutmaya başladı.
Bunun üzerine Ludlum Vakfı yazarın hem dostu hem de meslektaşı olan Eric Van Lustbader'e bir tekilf götürerek Ludlum'un yarattığı en ünlü karakter olan Jason Bourne'un maceralarının devamını yazmasını önerdi.
Van Lustbader'de bu teklifi kabul ederek Bourne'un yeni maceralarını kaleme almaya başladı.
Bu roman CIA'den emekli olduktan sonra George Town Üniversitesi'nde dilbilim profesörü olarak çalışan David Webb'in kampusta kiralık bir katilin kurşunlarınan kıl payı kurtulması ee en yakın dostunu öldürmekle suçlanmasya başlıyor.
Böylece Webb elinde olmadan Bourne'un kimliğine yeniden bürünüyor.
Buddenbrooklar
Thomas Man
Çeviren: Kasım Eğit- Yadigar Eğit
Can Yayınları
Venedik'te Ölüm başta olmak üzere Büyülü Dağ, Aldatılmış Kadın, Tonio Kröger gibi kitaplara imzasını atan Thomas Mann'ın ilk romanı Buddenbrooklar.
Buna rağmen bu eser pek çok eleştirmene göre 20'nci yüzyılın en saygın yazarlarından biri olan Mann'ın en önemli romanı olarak kabul ediliyor.
Mann'ın 1900 yılında henüz 25 yaşındayken kaleme aldığı bu roman Kuzey Almanya'da yaşayan zengin bir ailenin ve aile ticarethanesinin kuşaklar boyunca yaşadığı değişimi ele alıyor.
Orta sınıf yaşamının incelikli bir portresini çizen Mann aynı zamanda kaybolan burjuva değerler üzerine de bir ağıt yakıyor deyim yerindeyse.
Modern edebiyatın klasiklerinden olan bu yapıtı henüz okumadıysanız bu kez kaçırmayın.
Şehir Filmleri Attila İlhan
Nur Akalın
+1 Kitap
Yeşilçam Üzerine İlk ve Son Konuşmalar. İzmir, Paris, İstanbul… Şiirler, sinemalar, senaryolar ve romanlar. Kaptan’ın belleğinden bir dönemin arka planı.
“Ben büyük şehir çocuğuyum. Büyük şehri sevdim. Oralarda yaşadım. Büyük şehri yazdım" diyor Attila İlhan ve devam ediyor: "Çünkü Türkiye şehirleşiyordu. Şehirlere gelenlerin bütün sorunları benim senaryolarımda, romanlarımda ve şiirlerimde vardır. Durakta bekleyen kızlar, Geceleri neonların yanması, otomobil farlarına yağan yağmurlar’. Bütün bunlar büyük şehir atmosferi. O büyüleyici bir atmosfer. Onun içinde pislik de var, temizlik de var, güzellik de var, alçaklık da var. Her şey var.”
Zaman Başlarken
Zecharia Sitchin
Çeviren: Yasemin Tokatlı
Ruh ve Madde Yayınları
Yazar Zecharia Sitchin, Dünya Tarihçesi dizisinin en önemli bölümlerinden biri olan Zaman Başlarken'de zamanı ve insanoğlunun zaman kavramıyla tanışmasını, zamanı ölçmeyi öğrenişini ve takvimin nasıl ortaya çıktığını ele alıyor.
İskoçya'daki Stonehenge'in mimarları, binlerce yıl önce dünyaya gelip insanoğlunun Yeni Çağı'nı başlatmıştı. Göklerden gelen bu kadim ziyaretçilerin yol göstericilğinde insanlık bilimsel gelişmeyi ve ruhsal aydınlanmayı tanıdı.
Dış uzaydan gelen ziyaretçilerin varlığına tanıklık eden devasa taş yapılara kazınmış olan o tartışılmaz imza Sitchin'in araştımacalağıyla gün ışığına çıkıyor.