Güncelleme Tarihi:
Yavaş’ın uzun süre danışmanlığını yapan Volkan Gültekin dün Halk TV’de, daha önce, “Partim aday gösterirse aday olurum” diyen Yavaş’ın mesajını, “daha dün konuştum” diyerek şöyle paylaştı:
“‘Ekonomi başta olmak üzere sağlık, eğitim, mülteci sorunu, aile politikaları, sosyal adaletsizlikler gibi birçok alanda ülkemizde büyük sorunlar yaşanıyorken her akşam ‘CHP’nin adayı kim olacak’ tartışmalarının yaşanmasını doğru bulmuyorum. Bu konu benim açımdan şu anda kapandı. Konuşulacağı gün gelene kadar sadece Ankara halkına hizmet etmeye odaklı olacağız. Ekrem İmamoğlu hakkındaki dava siyasi bir davadır. Dava açılması bile doğru değildi. Hukuk dışı bir karar alındığı takdirde, Sayın Ekrem İmamoğlu’nun hukuki mücadelesinde en büyük destekçisi de ben olacağım. Bu durum asla kabul edilemez.”
ERKEN ZAMANSIZ VE YERSİZ
CHP Genel Merkez kaynakları da, İmamoğlu ile ilgili davada mahkumiyet kararı çıkması halinde adaylığının ilan edilmesi yönündeki çağrıların doğrudan İmamoğlu’ndan değil çevresindeki bazı isimlerden geldiğini belirtirken, aday tartışmasından Genel Başkan Özgür Özel’in de rahatsız olduğunu söylediler. Özel’in yakında Yavaş ve İmamoğlu ile bir araya gelerek mesaj verebileceği de belirtilirken, CHP Grup Başkanvekili Murat Emir de Hürriyet’e, “CHP’nin Cumhurbaşkanı adayının kim olacağı tartışmasını çok erken, zamansız ve yersiz buluyoruz” dedi ve şunları söyledi:
“Her iki belediye başkanımız da görevlerini en iyi şekilde yapmak ve illerine hizmet etmeye odaklanmış durumdalar. Elbette ki her ikisi de cumhurbaşkanlığı adaylığının en güçlü isimleri ve bu konuda etraflarında kimi görüşler oluşuyor olabilir. Ama her ikisi de bu tartışmanın içine girmemek için özen gösteriyorlar. Şu anda asıl konuşulması gereken ülkenin içinde bulunduğu derin sorunlardır. Bir sonuca varmayacak bu tartışmanın ülke gündeminin önüne geçmesi ve bu yakıcı sorunları örtmesi iktidarın işine yarayan bir şeydir ve bu tuzağa da düşmemek gerekir. Sayın İmamoğlu’nun sudan bir davayla hukuk bir sopa olarak kullanılarak siyasi yasaklı hale getirilme çabasını da asla kabul etmeyiz ve umuyoruz ki istinaf mahkemesi böylesine yanlış bir kararın parçası olmaz.”