Yaşar Öz: Kıbrıs’a ağır geldim

Güncelleme Tarihi:

Yaşar Öz: Kıbrıs’a ağır geldim
Oluşturulma Tarihi: Ocak 25, 2007 17:20

SUSURLUK davası sanıklarından olan ve geçen aralık ayında Kıbrıslı bir ailenin kızı olan Nergis Öz ile evlenen, nikahtan bir gün sonra ise işlettiği gazinoda iki kişinin ölümüyle sonuçlanan silahlı çatışmanın ardından 7 gün tutuklu kalan Yaşar Öz, Yalova'ya geldi. KKTC Bakanlar Kurulu’nun haksız karar alarak işletmesini kapattığını belirten Yaşan Öz, “Ben Kıbrıs’a ağır geldim” dedi.

Susurluk davasından 4 yıl, uyuşturucu ticaretinden 15 yıl ağır hapis cezası alan, Metris, Eskişehir, Kırklareli ve son olarak da Edirne F Tipi Cezaevi’nde toplam 7 yıl 7 ay 13 gün hapis yatan Yaşar Öz, aralık ayında Kıbrıslı bir ailenin kızı olan Nergis Öz ile sade bir törenle nikahlanmıştı. Nikah töreninden bir gün sonra ise Yaşar Öz’ün işlettiği Girne’deki Grand Ruby Casinosu’nda iki kişinin ölümüyle sonuçlanan silahlı çatışma meydana gelmişti. Olayın ardından KKTC Bakanlar Kurulu, casino işletmecileri Yaşar Öz ve İdris Melih Turgut’un izinlerini iptal ederek, casinoların faaliyetlerini dondurmuştu. Girne Kaza Mahkemesi’ne çıkarılan Melih Turgut 8, Yaşar Öz ise 7 gün süreyle tutuklanmıştı.

PASAPOTUNU ALMAK İÇİN GELDİ

KKTC’den sınır dışı edilirken pasaportu ve kimliği kendisine verilmeyen ve konsolosluk aracılığıyla Yalova’ya gönderileceğini öğrenen Yaşar Öz, bugün öğle saatlerinde pasaportunu alabilmek için Yalova Emniyet Müdürlüğü’ne geldi. Öğle saatinde geldiği için mesai saatinin başlamasını beklemek amacıyla Karizma İş Merkezi’nde kahve içen Öz, burada basın mensuplarının sorularını cevapladı. Kıbrıs’ta kendisinin kontrolü dışında olaylar yaşandığını dile getiren Öz, “Haksız bir karar aldı Bakanlar Kurulu. Benim orada işletmemi kapattılar. 7 gün tutuklu kaldım. Mahkemeye iki gün kala sınır dışı edildim. Hukuk mücadelemi başlattım. İşletmemin de açılması ve Kıbrıs’a geri dönme hususunda girişimleri yapıyorum. Yakın zamanda Kıbrıs’a dönüp işimin başına geçeceğim” dedi.

OLAYLARIN TANIĞIYIM

Kıbrıs’ta yaşanan olayın bir numaralı tanığı olduğunu dile getiren Yaşar Öz, “O duruşmalarda bulunup müdahil sıfatıyla tanıklık etmem gerekir. Böyle sığ bir gerekçenin arkasına sığınmak istemiyorum. Eşim Kıbrıslı. Dolayısıyla suçluysam zaten beni göndermeyip yargılamaları gerekir. Eğer ben suçsuzsam neden sınır dışı edildim. Suçsuz olma ihtimalim bile varsa yine sınır dışı edilip yargılanmam gerekirdi diye düşünüyorum. Dolayısıyla herkesin çok kolaylıkla anlayabileceği gibi çok gereksiz saçma sapan Bakanlar Kurulu birinci kararıyla işletmem kapandı. İkinci saçma karar ile sınır dışı edildim. Ama düzelecek yargı gereğini yapacak” dedi.

ADIM BENDEN ÖNDE DURUYOR

İsminin her zaman kendisinden bir adım önde durduğunu dile getiren Yaşar Öz, “Geçmişte yaşadığım olayların izlerinden kurtulamadım. Hayatım müsaade etmedi, etmiyor. Kıbrıs’ı seçme nedenim bir parça bu olaylardan soyutlanırım, huzurlu bir hayat yaşama isteğimdendir. Onu da beceremedim. Umarım bundan sonra güzel şeyler olur. Bazen insanlar seçtiği yaşamak istediği hayatı yaşayamıyorlar. Hayat onlara neyi dikte ediyorsa onu yaşamak zorundalar. Bunun en belirgin örneği benim” diye konuştu.

BİR GÜN EVLİ KALDIK

‘Düğünün hemen ertesinde meydana gelen bu olayın aile yaşantısını nasıl etkilediği’ yönündeki bir soruyu da cevaplandıran Öz, “Aile bir bütündür. Aile yaşamak istediği yeri kendisi belirler. Birilerinin yaptığı yanlış hesaplar nedeniyle ailenin nerede yaşayacağına ailenin dışında kimse karar veremez. Gerekli davaları açtık. Bakanlar Kurulu yanlış kararı bir doğru karar daha alarak düzeltecek. Benim Kıbrıs’a dönmemi sağlayacak. Benim işletmemin çalışır hale gelmesini sağlayacak. Zaten 1 gün evliydik. Ertesi gün bu olaylar yaşandı. Şuna inanıyorum. Aile bir bütündür. Bu ailenin bir ayağı Kıbrıs’ta bir ayağı Türkiye’de. Bu aile dilediğinde Kıbrıs, İstanbul ve Türkiye’de yaşar. Bu hak kimse tarafından bu ailenin elinden alınamaz” dedi.

Gazinosunda iki kişinin ölümüyle sonuçlanan saldırının güvenlik kameraları tarafından saniye saniye kaydedildiğini de dile getiren Yaşar Öz, “Hadisenin olduğu yani kendi gazinomda 46 tane kamera var. Tüm olaylar birebir kaydedilmiş durumda. Şu anda kayıtlar polisin elinde var, bende de var. Yakın bir zamanda bunları ekranlarda birlikte izleyeceğiz. Ne kadar haklı olduğumu göreceksiniz" diyerek sözlerini tamamladı.
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!