Güncelleme Tarihi:
Eserlerinde tarımın tasfiyesini, şehre göç macerasını, şehri, şehirdeki insanı anlatan ve anlatırken kalplerde ince bir sızı bırakan Yaşar Kemal, 3. ölüm yıl dönümünde unutulmadı. İşte bir kült haline gelen İnce Memed’i ile Çukurova’nın yaylalarını gezdiren, insanlarıyla sohbet ettiren, sıcağıyla tanıştıran Yaşar Kemal’in hayatını derledik.
Yaşar Kemal’in asıl adı Sadık Kemal Göğçeli’dir. Annesi ilk zamanlar şiir okumasına karşı çıkarken daha sonraları babasının koruyucusu olan Zalanınoğlu adındaki eşkıyanın öldürüldüğünü duyan Yaşar Kemal, sabahlara kadar ağıt yaktı. Yaktığı ağıtı annesi dinlemiş ve onun bu ağıtını beğenmiştir. Yaşar Kemal'in ifadesiyle artık annesini de yenmiştir ve bir halk aşığı olma yolunda hiçbir engel kalmadı. Ortaokuldan ayrıldıktan sonra folklor derlemelerine başladı ve 1940-1941 yılları arasında Çukurova'dan ile Toroslardan derlediği ağıtları içeren ilk kitabı olan Ağıtlar, Adana Halkevi tarafından 1943 yılında yayımladı. 1944 yılında ilk hikâyesi Pis Hikâye'yi yayımladı. Bunu, Kayseri'de askerlik yaparken yazmıştı. 1940'larda Adana'da çıkan Çığ dergisi çevresinde Pertev Naili Boratav, Nurullah Ataç, Güzin Dino gibi isimlerle tanıştı. Özellikle, ressam Abidin Dino'nun ağabeyi Arif Dino'yla kurduğu yakınlık onun düşün ve yazın dünyasının gelişimini önemli bir ölçüde etkiledi.
Meşhur dil sevdalı Kaşgarlı Mahmut gibi Yaşar Kemal de yaşadığı yörede adım adım dolaşmış ve folklor (halk bilim) derlemeleri yapmıştır. Nobel’e layık görülmüş, yurt içi ve dışında otuz beş edebiyat ödülü almıştır: Mesela 1977’de Fransa Eleştirmenler Sendikası En İyi Yabancı Roman ödülü, 1984’te Fransız Legion d’Honneur ödülü Commandeur payesi, 1996’da VIII. Katalonya Uluslararası ya da 1997’de Kenne Vakfı Düşünce ve Söz Özgürlüğü Ödülü (İsveç) bunların yalnızca birkaç tanesi.
Uluslararası arenada yayımlanan ilk eseri "Bebek" öyküsüdür. 1943’te Ülkü dergisinde “ümit” kelimesini ilk defa Çukurova’da doğduğu gibi kullanmış, ve Türkçeye kazandırmıştır. İlk eşi Tilda’ya ile 50 yıl evli kaldı. 2002’de Harvard Üniversitesi mezunu Ayşe Semiha Baban ile hayatını birleştirdi. . İnce Memed’in (4 cilt basıldığı yıllarda) I ve II. ciltleri Türk edebiyatının en çok satan romanı olurken III ve IV. ciltler ise en az satan romanıydı. Yani bir nesil İnce Memed’i yarım okumuş oluyordu.