Yaşamın İçinden

Güncelleme Tarihi:

Yaşamın İçinden
Oluşturulma Tarihi: Eylül 23, 2000 00:00

Haberin Devamı

Öldüren ihmal

İl Trafik Komisyonu kararına rağmen hiçbir uyarı trafik işareti konulmayan Yeşilırmak Caddesi genç bir yaşamı daha söndürdü. 14 yaşındaki Cihan, okulun açıldığı ikinci gün otobüsün altında kalarak yaşama veda etti

CİHAN Çınar Sivas'tan Antalya'ya göç eden bir ailenin en küçük çocuğuydu. İlkokula başladığı İsmail Hakkı Kaya İlköğretim Okulu'nda 8. sınıfa bu yıl geçmişti. Yaz tatilinde okulunu çok özlemiş ve açılacağı günü sabırsızlıkla beklemişti. Ailenin en küçük çocuğu olduğu için herkes üzerinde titriyordu. Tatilde otomobil kullanmayı bile öğrenmişti. Ancak, onun düşlerini 'okumak ve büyük adam olmak' ideali süslüyordu. Bu yüzden okulunun bir an önce açılmasını iple çekmişti.

ÖZLEM GİDERDİ

Yaşıtlarından farklıydı o. Birçok yaşıtı tatilin bitmesini istemezken o okulların hemen açılmasını istiyordu. Sonunda beklediği gün yaklaşmıştı. Okulların açılmasına kısa bir süre kala hemen okul hazırlıkları başladı. Yeni kitaplar, yeni bir çanta ve elbiseler alınacaktı Cihan'a. Babasıyla birlikte önce semt pazarı gezildi. Buradaki hiçbir kıyafeti beğenmedi Cihan. Bunun için hemen şehre inildi. Pantolon, ceket, çanta alındı. Artık herşey hazırdı ve okulun açılacağı pazartesi bekleniyordu. Sonunda o gün de gelip çattı. Okulun açılacağı gece gözüne uyku girmemişti Cihan'ın. Çünkü okuluna ve arkadaşlarına kavuşacaktı. Sabah giyindi kuşandı, okulunun yolunu tuttu. Okula geldiğinde ise dünyalar onun olmuştu. Arkadaşları ile görüşüp, önce özlem giderdi. Sonra okulundaki öğretmenleriyle görüştü.

DERSLER BOŞ GEÇİYORDU

Arkadaşlarıyla ve öğretmenleriyle yaz tatilinin nasıl geçtiği konusunda uzun uzun konuştular. Hem hasret gidermiş, hem de yeni bir yılda alacağı eğitimin değerlendirmesi yapılmıştı. Küçük Cihan, artık yeni bir eğitim yılı için kendini hazırlamıştı. İçi içine sığmıyordu. İlk gün arkadaş ve öğretmenlerle sohbet ederek geçti. İkinci gün (Salı), yine sabah erken saatte okulun yolu tutuldu. Okulda konuşulan tek konu, alınacak kitaplar, derslerine girecek öğretmenlerdi. Okulun açılmasından henüz iki gün geçtiği için derslerin büyük bir bölümü de boş geçiyordu. Boş geçen dersleri, sınıf arkadaşlarıyla oynayarak ve sohbet ederek geçiriyordu Cihan Çınar.

Okulun ikinci gününde son derslerinin de boş olacağını düşünen aralarında Cihan'ın da bulunduğu arkadaş grubu, karşı mahalledeki parka oynamaya gittiler. Okulun bitiş saatinden kısa bir süre önce okuldan ayrılmışlardı. Başka bir arkadaşının bisikletini alarak oynamaya gitmişti Cihan. Bir süre arkadaşlarıyla oynadı. Saat öğleden sanra olmuş eve gitmesi gerektiğini düşündü genç öğrenci. Yine arkadaşından aldığı bisikletine bindi ve evinin yolunu tuttu. Oyun alanının bulunduğu parktan çıkarak kendi evinin bulunduğu mahalleleye doğru ilerledi. Eve dönerken, okulun üçüncü gününde yapacaklarının hayalini kuruyordu. Evine ulaşması için Yeşilırmak Caddesi'ni geçmesi gerekiyordu. Geçeceği kavşakta da, trafik önlemi yoktu. Tam kavşağa doğru ilerlemişti ki, büyük bir tur otobüsünün geldiğini gördü.

Dev otobüsün üzerine doğru geldiğini görüce kendini kurtarmak için çalıştı. Yolun yarıdan fazlasını geçtiği için geri dönemezdi. Bu yüzden hemen kavşağa ulaşmaya karar verdi. Ama dev otobüs buna izin vermedi. Cihan Çınar'ın verdiği tüm çaba boşunaydı. Birden büyük bir gürültü koptu. Çevredeki vatandaşlar ne olduğunu anlayamadı. Otobüs şoförü ve çevredeki insanlar, küçük Cihan'ı otobüsün altında gördüler. Cihan'ı kurtarmak için yanına gidildiğinde, artık çok geçti. Cihan, dev otobüsün tekerlekleri altında can verdi. Arkadaşının bisikleti bir tarafta, küçük Cihan'ın cansız bedeni bir tarafta yatıyordu. Tek isteği okumak ve öğretmen olmak olan Cihan'a trafik canavarı izin vermedi. Okulların açılmasını ümitle beklemiş, ancak iki gün okula gidebilmişti. Okulun açılışının ikinci gününde hayata gözlerini yumdu Cihan Çınar.

AİLESİ YIKILDI

Acı haberi aileye Cihan'ın arkadaşlarından biri verdi. Aile haberi alınca adeta yıkıldı. Kazanın olduğu yerle ev arası çok uzak değildi. Aile hemen çocuklarının yanına koştu. Tek düşündükleri, bunun sadece bir şaka olmasıydı. Olay yerine koşan aile biricik çocuklarının cansız bedeniyle karşılaştı. Baba Mehmet Çınar ve anne Döndü, çocuklarının bu çocuk yaşta ölüme gitmesine inanamamıştı. Ama yapılacak birşey yoktu. Ailesi, arkadaşları, öğretmenleri ve komşuları tarafından çok sevilen, çalışkanlığı kadar terbiyesiyle de takdir toplayan Cihan Çınar, ölümüyle tüm tanıdıklarını yasa boğdu. Cihan, Antalya Şehir Mezarlığı'nda toprağa verildi.

ÖNLEM ALINMADI

Antalya İl Trafik Komisyonu, 31 Ağustos tarihinde Vali Ertuğrul Dokuzoğlu'nun da katıldığı bir toplantıda bu kavşakta ilgili belediyenin önlem alması için karar almıştı. Ancak, kararın üzerinden 12 gün geçmesine rağmen hiçbir önlem alınmadı.

Başkası yanmasın

Baba Mehmet Çınar, bu kavşakta önlem alınması gerektiğini belirterek, ‘‘Biz yandık. Başka aileler yanmasın. Bu kavşak için 31 Ağustos'ta Vali'nin de imzasının bulunduğu bir karar alınmış. Raporda, sorumlu belediyenin bu kavşağa tedbir alması gerektiği belirtilmiş. Ancak, okullar açılmasına karşın hiçbir tedbir alınmamış. Belediyeyi, daha fazla gözyaşı akmadan göreve çağırıyoruz’’ diye konuştu.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!