Yaşamın İçinden

Güncelleme Tarihi:

Yaşamın İçinden
Oluşturulma Tarihi: Haziran 10, 2000 00:00

Haberin Devamı

Kaderin böylesi

Melek Yaka 17 yaşında. Kısacık ömrüne iki evlilik sığdırdı. Evlilikleri kabustu. Erkeklere satılıp, prangaya vuruldu. Polis kurtardı. Nerede olduğu bilinmiyor.

ER ailesi, bundan 4 yıl önce Antalya'nın Gündoğmuş İlçesi'nden 7 çocuklarıyla birlikte Antalya'ya geldi. Baba Abdullah Er, ailesinin geçimini sağlamak için Aksu İplik Fabrikası'nda işe girdi. Aile, küçük bir evde mutlu bir yaşam sürüyordu. Melek Yaka, ailenin 4. çocuğuydu. Ailesiyle ilişkileri çok iyi olan Melek, 15 yaşında genç ve güzel bir kızdı. Gönlünü, kendinden 15 yaş büyük birisine kaptırdı. Evlenip mutlu bir yuva kurmak istiyordu. Ailesine evlenme kararını açıklayınca, tepki gördü. Melek, evlenmeyi aklına koymuştu. Fırıncı ustası Alim Yaka ile kaçarak, evlendi. Ancak, ilk darbeyi kısa bir süre sonra yedi Melek. Küçükken aldığı ilaçlar, anne olmasını engellemişti güzel kızın. Melek'in tek hayali boy boy çocuklarının olmasıydı. Doktorların ‘‘Anne olamazsın’’ teşhisiyle adeta yıkıldı.

İKİNCİ DARBE

Anne olamamanın üzüntüsünü yaşayan Melek'e ikinci darbe de eşinden geldi Melek Yaka, henüz birkaç ay önce severek evlendiği kocası Ali Yaka, tarafından para karşılığı başka erkeklerle ilişkiye zorlanmaya başladı. Bu teklif, Melek'in acılarla dolu yaşamında sadece küçük bir bölümü oluşturuyordu. Başka erkeklerle eşinin zorlamasıyla ilişkiye giren Melek, bir süre sonra karakola giderek eşi hakkında suç duyurusunda bulundu. Alim Yaka, bu şikayetten sonra bir yıl cezaevinde yattı. Eşinin cezaevine girmesiyle acı günlerin geride kaldığını düşünüyordu genç kadın. Ancak öyle olmadı. Alim Yaka, cezaevinden çıkınca, tekrar Melek'e gitti. Birlikte olmak istediğini ve düzenli bir hayatları olacağını vaadetti. Baba Abdullah Er de, üzüntüden yıkılan kızı ile damadının arasını düzeltti. Kocasının ‘‘Artık mutlu bir evliliğimiz olacak’’ sözüne kanan Melek, tekrar yuvasına döndü.

ESKİYE DÖNÜŞ

Fakat, bu birliktelikle kara günler geri geldi Melek için. Eşi tekrar başka erkeklerle birlikte olması için zorladı genç kızı. Acılar birbirini kovalıyordu adeta. Aynı acıları yaşamamak için hemen kaçarak babasının evine sığındı Melek. Bir süre sonra baba Abdullah Er, kızını Aydın Güneş ismindeki başka birisiyle evlendirdi. Bu evliliği hiç istememişti Melek. Ancak ailesinin ısrarına boyun eğdi ve kabul etti. İmam nikahı ile evlendiği yeni eşi de Alim'den farksız çıktı. Aynı teklifi o da yapınca, çareyi Antalya'dan uzaklaşmakta buldu. Anamur'a giderek, pavyonlarda konsomatris olarak çalışmaya başladı. Artık, yeni bir hayat başlamıştı onun için. Mutsuz olmasına ramen Antalya'dan ve iki eşinden uzak olmak, Melek'in tek tesellisiydi. Babasından korktuğu için fırsat buldukça eve geliyor, annesi ve kardeşleriyle görüşüp, geri dönüyordu.

BABAYLA KARŞILAŞMA

Bu ziyaretlerinden birini gerçekleştirmişti yine. Babası işten dönünce kızını evde buldu. Önce sakin olmaya çalışan baba, kızıyla uzun süre sohbet etti ve eve dönmesi için ikna etmeye çalıştı. Fakat, genç kızın pavyonda çalıştığını ağzından kaçırmasıyla, çılgına döndü. Kızını döven Abdullah Er, evden kaçmaması için kollarından zincirle kilitledi. 2 gün zincirlerle yatakta bağlı kalan Melek'in imdadına bir ihbarı değerlendiren polisler yetişti. Zincirleri kıran polis, baba Abdullah Er'i gözaltına aldı. Genç kız babasından şikayetçi olanca Abdullah Er de tutuklandı. Melek, annesine ‘‘Artık Antalya'da kalamam diyerek’’ yine kaçtı. Sırra kıdem basan Melek'in ailesi, kızlarının yine Anamur'da olduğunu düşünerek, peşinden gitti. Erkek kardeşi, Anamur'un altını üstüne getirdi fakat, eli boş geri döndü.

HABER YOK

Artık, Antalya'ya dönmeyi düşünmeyen Melek'ten ailesi hiçbir haber alamıyor. Babasının tutuklanmasından sonra ne bir telefon açmış, ne de bir haber göndermiş. Kızının başından geçenlere ve ailesinin yokoluşunu gözyaşlarıyla anlatan anne Fatma Er, eşinin sabıkalı olduğu için uzun süre cezaevinde kalacağını düşünüyor. Kızını kaybeden, kızının şikayetiyle eşi cezaevine giren acılı kadının, tek isteği kızının geri dönerek, babasına şikayetini geri alması. İki çocuğu ile yalnız kaldığını ve hiçbir gelirlerinin olmadığını söyleyen Fatma Er, ‘‘Kızım çok kötü günler geçirdi. Eşim de cezaevine girdi. Evimiz kira ve iki çocuğumuz var. Eşim kızı kaçmasın diye zincirle bağladı. Kızımın en kısa zamanda dönüp, evine gelmesi ve babasını kurtarmasını istiyorum’’ dedi. Şimdi Er ailesi, kızları Melek'in geri dönerek, kötü günleri geride bırakmasını istiyor.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!