Oluşturulma Tarihi: Mart 15, 2008 07:00
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, çalışanların iki saatlik iş bırakma eylemini değerlendirirken, "Bakın şimdi bir şey yapılıyor, nedir o? İş yavaşlatma eylemi. Bunu yasal olarak yapmak kesinlikle yasaktır. Böyle bir şey yapmak yasaktır, bunu yapamazsın" dedi.
BAŞBAKAN Recep Tayyip Erdoğan, çalışanların Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Yasa Tasarısı’nın geri çekilmesi amacıyla gerçekleştirdikleri 2 saatlik iş bırakma eylemiyle ilgili olarak, "Bugün bir şey yapılıyor. Nedir o? İşi yavaşlatma eylemi. Bu yasal olarak bir defa kesinlikle yasaktır. Böyle bir şey yapamazsınız. Hukuken buna müsaade eden bir yasa maddesi yok" diye konuştu. Erdoğan, yasa tasarısında, "kazanılmış haklar nelerse, bu hakların hepsinin aynen korunduğunu" ifade ederek, "Ben, bu iddiayı yapanlar doğru konuşmuyorlar, yalan söylüyorlar diye ifade ettim, yine aynı şeyi ifade ediyorum" dedi. Erdoğan, 14 Mart Tıp Bayramı dolayısıyla Gazi Üniversitesi Mimar Kemalettin Salonu’nda düzenlenen toplantıda konuşma yaptı.
BU ZULÜMDÜR: Çalışanların gerçekleştirdikleri iş bırakma eyleminden söz eden Erdoğan, "Bugün bir şey yapılıyor. Nedir o? İşi yavaşlatma eylemi. Bu yasal olarak bir defa kesinlikle yasaktır. Böyle bir şey yapamazsınız. Hukuken buna müsaade eden bir yasa maddesi yok. Şimdi soruyorum, hangi alanda olursa olsun, yasal olmayan bu uygulamayı yapan kuruluşa, bunun içinde yer alanlar bir defa burada kendi insanına zulüm ediyor mu? Zulümdür. Nasıl zulüm ediyor? Diyelim ki hastanedeyseler, orada işi yavaşlatmak suretiyle. 5 kişiyi tedavi edeceksiniz iki saat içerisinde. Bir defa bu 5 kişi oradan dışlanmış olacak, bekleyecek."
HER GÜN YENİ ŞEYLER: Karayollarındaki iş bırakma eylemine de değinen Erdoğan, "Aynı şekilde gişelerde, karayollarında zulüm. Araçlarının başında, araç çalışıyor, iki saat benim vatandaşımın orada yakmış olduğu akaryakıtı kim acaba telafi edecek? Büyükşehirlerimizde zaten sıkıntı varken, bu tür bir uygulamaya girmenin acaba bir demokratik, laik, sosyal hukuk devleti içerisinde tanımı olabilir mi?" diye konuştu. Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Yasa Tasarısı’nın masada konuşulacak şeyler olduğunu ifade eden Başbakan Erdoğan, "Konuşulur ve konuşulmuştur da. Bütün yetkililerle konuşulmuştur ve bütün bu yetkililerle yapılan konuşmalar neticesinde bir yere varılmıştır. Ama bunun sonu gelmez. Devamlı her gün yeni şeylerle ortaya çıkılmaktadır. İlgili, ilgisiz ve bunlar kişilere göre değişmektedir" dedi.
Kazanılmış haklar korunuyor
BAŞBAKAN Tayyip Erdoğan, şunları söyledi: "Çok farklı hesaplar içerisine girmek suretiyle mesela geçen dönemde enteresandır; her doğanın sosyal güvence ile doğması, 18 yaşına kadar sosyal güvencede olması.
Sistemin çıktığı ana kadar kazanılmış haklar nelerse, bu hakların hepsi aynen korunmaktadır."
Sistemde değişiklik ilk değil
Sosyal güvenlik sisteminde mevcut sistemle bugüne kadar gelindiğini ifade eden Başbakan Erdoğan, bugüne kadar olan sistemle kazanılamadığı için bazı adımların atılması gereğinin ortaya çıktığını söyledi. Erdoğan, "Çıkarılmış, gönderilmiş 9 maddesi tekrar gözden geçirilmek üzere iade edilmiş. Bunların üzerinde de çalışanlar bu ülkenin bütün bedelini üstlenmiş " diye konuştu.
Eğitim-Sen: Başbakan doğruları söylemiyor
KAMU Emekçileri Konfederasyonu’na bağlı Eğitim-Sen’in Genel Başkanı Alaaddin Dinçer, Gümüşhane’de Başbakan’ı eleştirdi. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın sendikacıları yalancılıkla suçladığını hatırlatan Dinçer, "Öyleyse niçin bu kadar insan tepkili? Demek ki Sayın Başbakan kamuoyuna ve topluma doğru söylemiyor. Doğruları anlatmıyor" dedi. Önce Gümüşhane Valisi Enver Salihoğlu’nu ziyaret eden Eğitim Sen Genel Başkanı Alaattin Dinçer, daha sonra sendika binasına giderek burada bir açıklama yaptı ve dün yapılan eyleme değinerek şunları söyledi: "Yapılan eylem bana göre, gecikmiş ama önemlidir. Bu yasada önümüzdeki dönemde kıdem tazminatlarına el konulması ve onların fonlara aktarılması söz konusudur. Yine kamu personeli rejiminin çıkarılması planlanıyor. Pek çok kazanılmış hakkımız ortadan kaldırılıyor. Sağlık ve sosyal güvence haklarımızı yok eden yasalar karşısında ortak eylemleri sürdürmek gerekiyor. O anlamda yapılan eylem çok önemlidir. Ben bu hükümetin, bu eylemlerden ders çıkaracağını ifade ediyorum. Sayın Başbakan sendika yöneticilerini ve bu konuyu gündeme getiren yetkilileri ve sözcülerini yalancılıkla ve meseleleri bilmemekle itham ediyor. Madem böyle bir durum var neden bu kadar insan ayakta? "