OluÅŸturulma Tarihi: Ocak 20, 2003 00:00
Yargıtay Cumhuriyet BaÅŸsavcısı Sabih KanadoÄŸlu, Türkiye Komünist Partisi'nin (TKP) kapatılması istemiyle açtığı davada, Anayasa Mahkemesi'ne verdiÄŸi esas hakkındaki görüşünde, Siyasi Partiler Yasası'nın (SPY) parti adlarını düzleyen 96/son maddesinde yer alan "komünist" sözcüğünün iptalini istedi. KanadoÄŸlu, "komünist" sözcüğünün iptali durumunda, dava konusu kalmayacağından parti hakkındaki kapatma davasının reddine karar verilmesini talep etti.KanadoÄŸlu, yaptığı yazılı açıklamada, TKP'nin adında yer alan ''komünist'' sözcüğünün, SPY'nin 96/son maddesi uyarınca çıkarılması için verilen ihtar kararına uyulmaması nedeniyle açılan kapatma davasında hazırlanan esas hakkında görüşle ilgili basında yer alan haberlerin gerçeÄŸi yansıtmadığını belirtti. Anayasa'ya göre ''egemenliÄŸin kullanılmasının hiçbir suretle hiçbir kiÅŸiye, zümreye ya da sınıfa bırakılamayacağı, hiçbir sınıfa imtiyaz tanınamayacağı ve sınıf veya zümre diktatörlüğünü veya herhangi bir tür diktatörlüğü savunmayı ve yerleÅŸmeyi amaçlayan siyasi partilerin kurulamayacağının'' öngörüldüğünü ifade eden KanadoÄŸlu, SPY'ye göre de ''siyasi partilerin sosyal bir sınıfın diÄŸer sosyal sınıflar üzerinde egemenliÄŸini veya zümre egemenliÄŸini veya herhangi bir tür diktatörlüğü savunmayı ve yerleÅŸmeyi amaçlayamayacağının ve bu amaca yönelik faaliyette bulunulamayacağının'' açıklandığını kaydetti. 'SINIF EGEMENLİĞİ YOK'KanadoÄŸlu, TKP'nin tüzük ve programı ile 3 Kasım'da yapılan seçimlerle ilgili sözlü ve yazılı söylemleri bir bütün olarak deÄŸerlendirildiÄŸinde, davalı partinin çoÄŸulcu, katılımcı, çok partili ve halkoyuna dayanan demokratik siyasal kurumları benimsediÄŸini ortayakoyduÄŸunu belirtti. Sabih KanadoÄŸlu, bu nedenlerle TKP'nin programı, tüzüğü ve eylemlerinde; sosyal bir sınıfın diÄŸer sosyal sınıflar üzerinde egemenliÄŸinin ve herhangi bir diktatörlüğün savunulmadığı ve amaçlanmadığı anlaşıldığından, Anayasa ve yasa hükümlerine aykırılık bulunmadığına iÅŸaret etti. BaÅŸsavcı KanadoÄŸlu, şöyle devam etti: ''Anayasa'da 'komünist' adıyla parti kurulmasını açıkça yasaklayanbir kural bulunmamaktadır. Anayasa Mahkemesi de bir kararında bu görüşte olduÄŸunu açıkça belirtmiÅŸtir. Yüksek Mahkeme, baÅŸka bir kararında da özellikle 'sınıf egemenliÄŸi, siyasi iktidarın ve siyasi faaliyetin belli bir sınıfın tekeline geçmesi toplumdaki diÄŸer sınıfların ve partilerin siyasi hayatın dışına itilmesi, onlara iktidar olma hak ve imkanının tanınmaması olarak tanımlanabilir. Anayasa'nın yasakladığı da budur. DiÄŸer sınıflar üzerinde tahakküm kurmak amaçlanmadığı, hukuk devleti ilkesine, çok partili çoÄŸulcu sisteme ve iktidarların seçimlerle deÄŸiÅŸebilirliÄŸi kuralına aykırı birtutum alınmadığı sürece sınıf iktidarını istemek ya da bu yolda çalışmak, yasalara aykırı düşmez' denilmiÅŸtir. Ancak SPY'nin 96. maddesinin son fıkrası bu adla parti kurulmasınaengeldir. Fıkra, yalnızca doÄŸrudan 'komünist' adıyla parti kurulmasını deÄŸil, aynı anlama gelen adlarla parti kurulmasını ya da parti adında bu sözcüğün geçmesini de yasaklamıştır.'' SSCB SONRASI TKP'YÄ° DE ETKÄ°LEDÄ°BaÅŸsavcı KanadoÄŸlu, batı Avrupa komünist partilerinde baÅŸlayan Eurokomünizm akımı ve daha sonra doÄŸu Avrupa ülkeleri, Sovyetler BirliÄŸi'nin dağılmasıyla bu ülkelerde baÅŸlayan demokratikleÅŸme hareketinin dünya komünist hareketi ve komünist partileri üzerinde önemli etkileri olduÄŸunu belirtti. KanadoÄŸlu, son yıllardaki bu önemli ideolojik ve siyasal deÄŸiÅŸliklerin etkisinin TKP'nin tüzüğünde, programında ve eylemlerinde açıkça görüldüğüne dikkati çekti. Komünizmin öğretide ve uygulamada sürekli deÄŸiÅŸim içinde bulunduÄŸu gerçeÄŸi karşısında, bir komünist partinin, anayasa ve yasalarla yasaklanıp yasaklanmadığı konusunu yalnızca adına bakarak çözüme baÄŸlamaya olanak bulunmadığını kaydeden KanadoÄŸlu, her somut olayın baÅŸlı başına deÄŸerlendirilip karara baÄŸlanması gerektiÄŸini vurguladı. KanadoÄŸlu, TKP'nin 2820 Sayılı Siyasi Partiler Yasası'nın 104. maddesi uyarınca kapatılması için açılan davanın dayandığı aynı yasanın 96/son maddesinin de bir partinin adında ''komünist'' sözcüğü kullanılamayacağına dair yasaya iliÅŸkin hükmün Anayasa'ya aykırı olduÄŸunun açıkça anlaşıldığını kaydetti. KanadoÄŸlu, bu gerekçelerle SPY'nin 96/son maddesinde yer alan ''komünist'' sözcüğünün iptalini istedi. KanadoÄŸlu, ''komünist'' sözcüğünün iptali durumunda dava konusu kalmayacağından TKP hakkında kapatma istemiyle açılan davanın reddine karar verilmesini talep etti. Â
button