Güncelleme Tarihi:
76 sayfalık kararı yerel mahkemelere, ByLock’un ‘delil’ niteliği ve ‘FETÖ/PDY terör örgütü üyeliğinden sanıklara hangi kriterlere göre ceza verileceği’ni gösteren ilk içtihat ve yol haritası niteliği taşıyor.
Kararda, ByLock’la ilgili, “Örgüt talimatı ile bu ağa dahil olunduğunun ve gizliliği sağlamak için haberleşme amacıyla kullanıldığının kesin kanaate ulaştıracak teknik verilerle tespiti, kişinin örgütle bağlantısını gösteren bir delil olacaktır” denildi. ByLock’un, ‘kullanılması ve/veya kullanılmak üzere elektronik/mobil cihazlara yüklenmesi’ ise ‘suçun işlenmesine somut olayın koşullarına göre kuvvetli belirti’ sayılması istendi.
MİT’İN GÖREVİYDİ
MİT’in ByLock’u bulup çözmesinin görev ve yükümlüğü olduğu da belirtilen kararda, ByLock veri tabanında geçmişe dönük arama yapılmasının AİHM kararları ışığında, ‘demokratik bir ülkede gereklilik ve orantılılık ilkelerine uygun olduğu’ da ifade edildi. Kararda eski hakimler Başer’in 459, Özçelik’in ise 405 kez bilerek ve şifrelerini girerek kullandıkları vurgulandı.
Yargıtay Ceza Genel Kurulu böylece, ByLock’u şifreli dönemde, örgüt talimatıyla ve gizliliği sağlamak amacıyla veya örgütsel haberleşme için kullanmayı da örgüt üyeliğine delil kabul etti.