Oluşturulma Tarihi: Temmuz 23, 2004 00:00
Gözaltına alınan 15 kişiye “işkence yaptıkları” iddiasıyla yargılanarak 11 ay 20'şer gün hapis cezasına çarptırılan 4 emniyet görevlisi hakkındaki kararı bozan Yargıtay, sanıkların mağdur sayısınca cezalandırılmasını istedi. İstanbul 7. Ağır Ceza Mahkemesi'nin 2 Aralık 2002 tarihinde verdiği kararı inceleyen Yargıtay 8. Ceza Dairesi'nin ilamında, sanıklar Bayram Kartal, Sedat Selim Ay, Yusuf Öz ve Erdoğan Oğuz hakkındaki cezanın ertelenmesi sırasında uygulanan yasa ve maddesinin kararda gösterilmemesinin CMUK'un 268. maddesinin 4. fıkrasına aykırılık oluşturduğu belirtildi. Sanıkların birden fazla kişiye karşı işkence eylemlerinin ayrı ayrı suç oluşturacağı düşünülerek her sanığın işkence ettiği sabit olan mağdur sayısınca cezalandırılması gerektiğinin gözetilmediği, TCK'nın 80. maddesinin uygulanılmasıyla yetinildiği belirtilen bozma kararında, sanıklara eksik ceza verildiği bildirildi. Kararda, bu nedenle Kartal, Ay, Öz ve Oğuz hakkındaki hükmün bozulduğu bildirildi. Aynı davada yargılanan sanıklardan Şahin Kaplan hakkındaki beraat kararını onayan Yargıtay 8. Ceza Dairesi, Zülfikar Özdemir, Necip Tükenmez, Şaban Toz ve Bülent Duramanoğlu hakkındaki beraat kararını da sanıklar açısından zaman aşımı süresi dolduğu gerekçesiyle bozarak, yeniden yargılama yapılmadan haklarındaki davanın ortadan kaldırılmasına hükmetti. Bu kararla, Bayram Kartal, Sedat Selim Ay, Yusuf Öz ve Erdoğan Oğuz'un yeniden yargılanmasına önümüzdeki günlerde İstanbul 7. Ağır Ceza Mahkemesi'nde başlanacak. DAVANIN GEÇMİŞİ İstanbul 7. Ağır Ceza Mahkemesi, 2 Aralık 2002 tarihindeki duruşmada, sanıklar Bayram Kartal, Sedat Selim Ay, Yusuf Öz ve Erdoğan Oğuz'un, gözaltına aldıkları kişileri soruşturma konusunda ikrarda bulunmaları için darp ettikleri ve baskı yaptıklarının anlaşıldığını bildirmişti. Bunun üzerine oyçokluğu ile 4 sanığa TCK'nın 243. maddesinin 1. fıkrası uyarınca 1'er yıl ağır hapis ve 3'er ay memuriyetten men cezası veren mahkeme heyeti, eylemin çok sayıda mağdur için tekrar edilmesini dikkate alarak bu cezayı TCK'nın 80. maddesi gereği 1 yıl 2'şer ay ağır hapis ve 3 ay 15'er gün memuriyetten mene yükseltmişti. Duruşmalardaki iyi hallerini dikkate alarak sanıkların cezalarını 11 ay 20'şer gün ağır hapis ve 2 ay 27'şer gün memuriyetten mene indiren mahkeme heyeti, bu cezaları da “sanıkların, cezalarının ertelenmesi halinde suçu bir daha işlemeyecekleri kanaati oluştuğu” gerekçesiyle ertelemişti. Sanıklar Zülfikar Özdemir, Necip Tükenmez, Şaban Toz, Bülent Duramanoğlu ve Şahin Kaplan'ın “cezalandırılmaları için yeterli ve inandırıcı delil elde edilemediği” gerekçesiyle beraatlarını kararlaştıran mahkeme heyeti, tecavüze uğradığı öne sürülen Asiye Güzel Zeybek'in kendisine yönelik eylemden dolayı yetkili mercilere başvurma hakkının olduğunu da hükme bağlamıştı. ÜYE HAKİM KARARA MUHALİF KALMIŞTI Karara muhalif kalan üye hakim Mehmet Uysal, karşı oy yazısında, ”işkence suçunun niteliği, işleniş biçimi, mağdurların çokluğu, suç kastının yoğunluğu, aynı iddialara ilişkin haklarında açılan ve bir kısmı karara bağlanan davalar ile işkenceyi kanıt elde etmek için yöntem olarak benimsediklerine dair delil bulunması nedeniyle Bayram Ali Kartal, Sedat Selim Ay, Yusuf Öz ve Erdoğan Oğuz'a asgari miktardan daha fazla ceza verilmesi gerektiğini” savunmuştu. Hakim Uysal, “Mağdurların sorgularına katıldıkları ve işkence suçunu işlediklerine dair elde delil olduğu” gerekçesiyle Zülfikar Özdemir, Necip Tükenmez, Şaban Toz ve Bülent Duramanoğlu'nun da cezalandırılmaları gerektiğini bildirmişti. Dava iddianamesinde, İstanbul Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü'nde görev yapan sanıkların, yasadışı MLKP örgütüne yönelik bir operasyonda gözlem altına alınan ve Süleyman Yeter'in de aralarında bulunduğu 15 kişiye “işkence yaptıkları” öne sürülüyordu. Bu davanın görüldüğü sırada tekrar gözaltına alınan Limter-İş Sendikası eğitim uzmanı Süleyman Yeter, 7 Mart 1999 günü gözaltında tutulduğu Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü'nde fenalaşarak, hayatını kaybetmişti Öte yandan, müşteki avukatlarından Keleş Öztürk, haklarındaki karar Yargıtay'ca bozulan 4 sanık açısından da 7.5 yıllık zaman aşımı süresinin 6 Eylül 2004 tarihinde dolacağ
button