Yargıtay bozdu, Adli Tıp raporu cezayı artırdı
Güncelleme Tarihi:
Neşet KARADAĞ/ADANA, (DHA)
Oluşturulma Tarihi: Mart 13, 2009 12:30
ADANA’da silah tehdidiyle biri hemşire diğeri sekreter 2 kişiye tecavüz edip bunlarla birlikte aralarında bir doktorun da bulunduğu 8 kişinin para, cep telefonu ve ziynet eşyalarını gasp ettikleri ileri sürülen sanıklara verilen ceza Yargıtay’dan dönüp, mağdur hemşirenin olaydan etkilenip, ruh bütünlüğünün bozulduğu dikkate alınarak artırıldı.
Böylece sanıklara 3 ile 7 yıl arasında daha fazla ceza verildi.
2000 yılında Seyhan Baraj Gölü kıyısında bulunan restoranlardan gece dönenleri gasp edip kadınlara tecavüz ettiği iddia edilen 32 yaşındaki Şahin Özek, 33 yaşındaki Mehmet Tanrısever, 34 yaşındaki Oğuzhan Özbek ve 31 yaşındaki Burhan Işık, jandarmaca yakalanıp tutuklandı. Hemşire S.E. ve sekreter G.A.’ya tecavüz eden, bu 2 kadınla birlikte S.E.’nin erkek arkadaşı doktor C.G.’nın da aralarında bulunduğu toplam 8 kişinin para, cep telefonları ve altınlarını gasp ettiği iddia edilen 4 kişi hakkında Adana 3’üncü Ağır Ceza Mahkemesi’nde ‘yağma ve tecavüz’ suçlamasıyla yargılanıp 2003’de karar verildi. Sanıklardan Özek 95, Işık 61 yıl 8 ay, Özbek 39 yıl 2 ay ve Tanrısever 33 yıl 11 ay hapis cezasına mahkum edildi.
CEZALARI ARTTI
Yargıtay, geçen yıl baktığı dosyada tecavüze uğradığı iddia edilen S.E. ile G.A.’ın ruhsal bütünlüklerinin bozulup bozulmadığının belirlenmesi ve alınacak rapora göre ceza verilmesi için kararı bozdu. Sanıklar, yerel mahkemede yeniden yargılanmaya başlandı. İstanbul Adli Tıp Kurumu’ndan gönderilen raporda S.E.’nin tecavüz ve gasp olayı sonrası ruhsal bütünlüğünün bozulduğu belirtildi. Mahkeme, G.A. ile ilgili raporun kararı etkilemeyeceği yönünde karara vardı.
Son sözleri sorulan sanıklardan Özek, asılsız bir suçtan dolayı 9 yıldır tutuklu olduğunu söyledi. Işık ise, “Hemşirenin babası, doktorla 10 yıldır dost hayatı yaşayan kızını kurtarmak için bize iftira attı” dedi. Tanrısever, kendisinin yanlış teşhis edildiğini iddia ederken, Özbek de, olayla ilgisinin olmadığını öne sürerek beraatını istedi.
Mahkeme heyeti, hemşire S.K.’nin ‘gasp ve tecavüz’ olayı sonrası ruhsal bütünlüğünün bozulması nedeniyle Özek’in cezasını 98 yıl 7 aya, Işık’ın cezasını ise 70 yıl 3 aya, Özbek’in cezasını 45 yıl 7 aya yükseltirken, gasp olaylarından birine katılmadığı belirtilen Tanrısever’in cezasını ise 25 yıla indirdi. Mahkeme Başkanı, suç tarihinin eski olması nedeniyle sanıklara lehlerine olan eski yasanın hükümlerini uyguladıklarını ve yasaya göre 36 yıldan fazla ceza verilemeyeceğinden cezalarının 36 yıl olduğunu belirtti. Eski İnfaz Kanunu’na göre, 9 yıldır tutuklu bulunan sanıklardan Özek, Özbek ve Işık yaklaşık 5 yıl sonra, Tanrısever ise 1 yıl sonra cezaevinden çıkacak. Sanıklar bu suçlardan yeni yasaya göre ceza aldıkları takdirde cezaları ayrı ayrı infaz edilecekti.
2000 yılında Seyhan Baraj Gölü kıyısında bulunan restoranlardan gece dönenleri gasp edip kadınlara tecavüz ettiği iddia edilen 32 yaşındaki Şahin Özek, 33 yaşındaki Mehmet Tanrısever, 34 yaşındaki Oğuzhan Özbek ve 31 yaşındaki Burhan Işık, jandarmaca yakalanıp tutuklandı. Hemşire S.E. ve sekreter G.A.’ya tecavüz eden, bu 2 kadınla birlikte S.E.’nin erkek arkadaşı doktor C.G.’nın da aralarında bulunduğu toplam 8 kişinin para, cep telefonları ve altınlarını gasp ettiği iddia edilen 4 kişi hakkında Adana 3’üncü Ağır Ceza Mahkemesi’nde ‘yağma ve tecavüz’ suçlamasıyla yargılanıp 2003’de karar verildi. Sanıklardan Özek 95, Işık 61 yıl 8 ay, Özbek 39 yıl 2 ay ve Tanrısever 33 yıl 11 ay hapis cezasına mahkum edildi.
CEZALARI ARTTI
Yargıtay, geçen yıl baktığı dosyada tecavüze uğradığı iddia edilen S.E. ile G.A.’ın ruhsal bütünlüklerinin bozulup bozulmadığının belirlenmesi ve alınacak rapora göre ceza verilmesi için kararı bozdu. Sanıklar, yerel mahkemede yeniden yargılanmaya başlandı. İstanbul Adli Tıp Kurumu’ndan gönderilen raporda S.E.’nin tecavüz ve gasp olayı sonrası ruhsal bütünlüğünün bozulduğu belirtildi. Mahkeme, G.A. ile ilgili raporun kararı etkilemeyeceği yönünde karara vardı.
Son sözleri sorulan sanıklardan Özek, asılsız bir suçtan dolayı 9 yıldır tutuklu olduğunu söyledi. Işık ise, “Hemşirenin babası, doktorla 10 yıldır dost hayatı yaşayan kızını kurtarmak için bize iftira attı” dedi. Tanrısever, kendisinin yanlış teşhis edildiğini iddia ederken, Özbek de, olayla ilgisinin olmadığını öne sürerek beraatını istedi.
Mahkeme heyeti, hemşire S.K.’nin ‘gasp ve tecavüz’ olayı sonrası ruhsal bütünlüğünün bozulması nedeniyle Özek’in cezasını 98 yıl 7 aya, Işık’ın cezasını ise 70 yıl 3 aya, Özbek’in cezasını 45 yıl 7 aya yükseltirken, gasp olaylarından birine katılmadığı belirtilen Tanrısever’in cezasını ise 25 yıla indirdi. Mahkeme Başkanı, suç tarihinin eski olması nedeniyle sanıklara lehlerine olan eski yasanın hükümlerini uyguladıklarını ve yasaya göre 36 yıldan fazla ceza verilemeyeceğinden cezalarının 36 yıl olduğunu belirtti. Eski İnfaz Kanunu’na göre, 9 yıldır tutuklu bulunan sanıklardan Özek, Özbek ve Işık yaklaşık 5 yıl sonra, Tanrısever ise 1 yıl sonra cezaevinden çıkacak. Sanıklar bu suçlardan yeni yasaya göre ceza aldıkları takdirde cezaları ayrı ayrı infaz edilecekti.