Yargıtay bildirisine muhalefetten destek
Güncelleme Tarihi:
Yargıtay'ın yayınladığı bilriye muhalefetten destek geldi.
CHP: VUR BELİNE KAZMAYI
CHP Grup Başkanvekili Hakkı Süha Oka, yargının tepe noktasında olan sorumluların yaptığı açıklamaların siyasi değil tam tersine siyasetçilerin yargıya müdahalesini önleme amaçlı olduğunu söyledi. Okay, Adalet Bakanı Mehmet Ali Şahin’in Yargıtay bildirisi için kullandığı “dam üstünde saksağan” ifadesini eleştirerek “dam üstünde saksağanın devamında ‘vur beline kazmayı’ ifadesi var. Adalet Bakanı tarafından AB’ye sunulan Yargı reformu taslağı da yargının beline vurulmuş kazmadır” diye konuştu.
CHP Grup Başkanvekili Hakkı Süha Okay, Yargıtay bildirisi ile Adalet Bakanı Mehmet Ali Şahin’in bildiriyle ilgili yaptığı açıklamayı ANKA’ya değerlendirdi. Adalet Bakanı Şahin’in, bildiri ile ilgili “siyasi ve gereksiz” dediğini, “dam üstünde saksağan” ifadelerini kullandığını hatırlatan Okay, “dam üstünde saksağanın devamında vur beline kazmayı var. Adalet Bakanı tarafından AB’ye sunulan yargı reformu taslağı da yargının beline vurulmuş kazmadır” dedi. Taslağın yargının siyasallaştırılmasının yolunu açmak için hazırlandığını kaydeden Okay, şunları söyledi:
“Sivil toplum örgütleri ve benzeri kurumları olduğu gibi yargıyı da zaptetmek arzusundaki iktidar, bu kurumsal refleksi dikkatle değerlendirmek zorundadır. Yargıya yönelik son dönemde acımasız ve yakışıksız bir üslupla yapılmış saldırılar var. Yargıda olan davalarla ilgili sorumluluk mevkiinde bulunanlar açıklamalarda bulunmakta ve yargı kararını etkileyici davranışlarını ısrarla sürdürmektedirler. Bunu tarafsız olması gereken Meclis Başkanı bile yapmaktadır. Yurtdışında baskı lobileri oluşturulmak istenmektedir. Siyasi iktidar AKP’lileştirilmiş, teslim alınmış tüm gruplar gibi, yandaş medya gibi bir yargı görme arzusundan vazgeçmelidir. Bu istek sipariş anayasada, hakimler ve savcılar kanununda, komisyondaki Yargıtay Kanunu’nda görüldü. En son yargı reformu taslağında görüldü. Yargının tepe noktasında olan sorumluların yaptığı açıklamalar siyasi değil tam tersine siyasetçilerin yargıya müdahalesini önleme amaçlıdır.”
ÖYMEN: SAYGIYLA KARŞILIYORUZ
CHP Genel Başkan Yardımcısı Onur Öymen, Yargıtay Başkanlar Kurulu’nun yaptığı açıklamayı “saygıyla” karşıladıklarını söyledi.
Söz konusu açıklamanın herkes tarafından saygıyla karşılanması gerektiğini ifade eden Öymen, Adalet Bakanı Mehmet Ali Şahin’in Yargıtay bildirisine yönelik açıklamasının üzüntü verici olduğunu belirtti.
Öymen, “Bunun çok önemli bir değerlendirme olduğunu düşünüyoruz. Yargıtay’a yönelik suçlamalar ve Anayasa Mahkemesi’nin kararının etkilemeye yönelik girişimleri, öyle anlaşılıyor ki, yargı büyük bir tepki ile karşılamıştır. Bu haksız eleştiriler Türkiye’de yüksek yargı organlarını rencide etmiştir. Herkes yargıya, yargının tarafsızlığına saygı göstermek zorundadır. Biz de Yargıtay Başkanlar Kurulu’nun bu açıklamasını saygıyla karşıladık.”
AK Parti İstanbul Milletvekili İrfan Gündüz, sonuna kadar yargının bağımsızlığına güvendiklerini ama tarafsız olması gerektiğine de inandıklarını söyledi.
Milletvekilleri, gazetecilerin soruları üzerine, “Bir yıla yakın süreçte ve özellikle son zamanlarda, giderek artan bir biçimde yargı erkine yönelik ve hukuk devleti olma ilkesiyle bağdaşmayan sistemli saldırıların Cumhuriyetin temel ilkelerini zedeler hal aldığı” değerlendirmesinde bulunulan Yargıtay Başkanlar Kurulu bildirisi hakkında görüşlerini açıkladı.
MHP'Lİ EKİCİ: YARGI HAKSIZ DEĞİL
MHP Genel Başkan Yardımcısı ve Yozgat Milletvekili Mehmet Ekici, Türkiye'nin en önemli kurumlarından birisi olan Yargıtayın yaptığı değerlendirmenin ciddiye alınması gerektiğini belirtti.
Bu değerlendirmeyi siyasi mekanizmalar, partiler ve kurumların mutlaka tartışması gerektiğine işaret eden Ekici, sert olduğunu belirttiği bildirinin bir çok konuyu içerdiğini kaydetti. Ekici, bildiride, hem yargının kendi arasında hem de yargı ve yürütme arasında önemli bir eksiklik olduğunun şiddetle vurgulandığını anımsatarak, şöyle konuştu:
“Hukuk kurumları arasında diyalogla, yargı bağımsızlığının nasıl tehdit altına alındığı noktasında bir uzlaşma ihtiyacı var olduğu görülmektedir. Özellikle son günlerde Anayasa Mahkemesi hakkında gerek dışarıda, gerekse içeride çıkan beyanatların varlığı da dikkate alınırsa, yargının da bu konuda çok haksız olmadığı kanaatine varmak son derece mümkündür. Olaya suhuletle yaklaşmak lazım. Olaya serinkanlılıkla ama Cumhuriyetin temel kurumlarını ve temel niteliklerini koruyan bir yaklaşım içerisinde siyasi partilerin yaklaşması lazımdır. AB sözcüleri ve ABD'den de kısmen Türk yargısına dönük olarak geliştirilen hususlarla, özelikle bazı yargı organlarının beyanatları dikkate alındığında, Yargıtay bildirisi elbette ciddi bir bildiridir.”
“BİRBİRİNİ DENGELEYEN KURUMLAR”
AK Parti İstanbul Milletvekili İrfan Gündüz, Yargıtay Başkanlar Kurulu bildirisini değerlendirirken, yargının bağımsız olması gerektiğini söyledi.
Anayasaya göre yasama, yürütme ve yargı olmak üzere 3 erkin olduğuna işaret eden Gündüz, “Bunlar birbirini dengeleyen ve birbirinin mütemmimi olan kurumlardır. Bunları birbiriyle sürtüştürmek ya da aradaki güveni zedelemek çok yanlış. Biz yargının bağımsızlığına güveniyoruz ama tarafsız olması gerektiğine de inanıyoruz” dedi.
Bildiride, “Yargı reformu taslağının burada tartışılmadan AB'ye sunulmasının” eleştirildiğinin anımsatılması üzerine Gündüz, “Öyle sunulması filan, biraz da dedikodu. Bunlar yeri geldiği zaman her yerde, herkese sunulacak, tartışılacak, ondan sonra... Yasalaşmış bir durum yok. Bunların hepsi günü geldi mi gündeme taşınır, öyle yangından mal kaçırır gibi, toplumdan saklanarak yaptığımız gizli kapaklı hiç bir şey yok” diye konuştu.
İrfan Gündüz, yargının bağımsızlığına sonuna kadar destek verdiklerini belirterek, “Bağımsızlıktan anladığımız da sadece yargının bağımsızlığı değil, aynı zamanda tarafsızlığı da çok önemli. Burada kriter nedir? İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi, AB standardı her şeyin üzerindedir. O yüzden bizim bu standarda her yönden mutlaka kavuşmamız gerektiğine inanıyorum” dedi.
Bir gazetecinin, “Bildiride Başsavcının hedef gösterildiği de ifade ediliyor” sözleri üzerine Gündüz, “Biz hiç kimseyi ne hedef gösterdik ne de bir şey... Bizim dışımızdaki gelişmelerden ve yapılan yorumlardan sorumlu değiliz” diye konuştu.
“TÜRKİYE'DE HER ŞEY TOZ DUMAN”
İrfan Gündüz, başka bir soru üzerine, “Türkiye'de her şey toz duman. Basına baktığınız zaman, her kafadan bir ses çıkıyor. Dolayısıyla onlar bu kargaşa ortamında belki kendilerini ifade etmeyi arzu etmiş olabilirler. Ona da saygı duymak gerekir” diye konuştu.
Bağımsız Tunceli Milletvekili Kamer Genç, Yargıtay ve Danıştayın, Türkiye'deki yargı bağımsızlığı en iyi bilen ve takdir eden kurumlar olduğunu belirtti. AB ve ABD'den, Türkiye'de yargının görevini yapmaması ve AK Parti hakkındaki kapatma davasının reddedilmesi için çok yoğun baskılar yapıldığını ifade eden Genç, şunları söyledi:
“Anayasa Mahkemesi üyelerinin kendilerini çok güvende hissettiklerini zannetmiyorum. Anayasa Mahkemesi Başkanı Haşim Kılıç'ın, AKP iktidarına nasıl bir yakınlık içinde olduğunu, kimlerle temas içinde olduğunu herkes görmektedir. Kebapçılarda yemek yemektedirler, resepsiyonlarda beraber olmaktadırlar, zaman zaman yurt dışına çıkılmaktadır. AKP, şeriat devleti getirme konusunda çok büyük mesafe aldı ve sonuna da gelmiş durumdadır. Devletin bütün kurumları elde edilmiştir. Bir tek bağımsız kalan yargıdır. AKP'nin kapatma davası da reddedildiği takdirde, Türkiye'ye artık 'geçmiş olsun' demekten başka bir şey kalmıyor.”
DSP'Lİ İÇLİ: ALTINA İMZA ATARIM”
Genç, Yargıtayın da bu davanın hukuk ve yargı bağımsızlığı içinde halledilmesini istediğini söyledi.
DSP Eskişehir Milletvekili Tayfun İçli ise Yargıtay Başkanlar Kurulu bildirisinin altına imza atacağını söyledi. Türkiye'de son dönemde yaşananların bir hukuk devletinde olması gerekenler olmadığını belirten İçli, “Anayasamızın değiştirilmesi dahi teklif edilemez hükümlerinden birisi olan hukuk devleti ilkesini zedeleyecek davranışlar sergileniyor” dedi.