Güncelleme Tarihi:
La Vanguardia, Nobel sonrası Orhan Pamuk’la röportaj yapan, İspanya’nın çok satan gazetelerinden, Katalonya’nın 1 numarası. Orduyla ilgili ilk makale özetle şöyle: “İlker Başbuğ günlerini hapishanede geçiriyor. Son kitabı Atatürk üzerine. Cumhuriyet, askerler tarafından kuruldu, kurucusu bir generaldi. Popüler dilde ‘Her Türk asker doğar.’ Türkiye büyük bir askeri geleneğe sahip bir ülke. Askerlik deneyimini yaşamayan aile yok. Ordu, Türk ulusal kimliğiyle eş anlamlı. Hürriyet gazetesi, 90’larda böyle bir başlık atmış. Başbuğ gibi birçok köylü genç için ordu, sınıf atlama aracı olarak işlev gördü.” Ergenekon, Balyoz davalarına, uzun tutukluluklara dikkat çekilen yazı şöyle devam ediyor: “Son yıllardaki tutuklamalara ve yargılamalara kadar, on yıllar boyunca Türk ordusu en değerli kurumlardan biriydi. (2007’de ordunun popülerliğinin 9.7’den, 7.1’e gerilediği belirtiliyor) Ordunun omurga kemiği olan laik sınıflarla, 2002’de karizmatik lider Tayyip Erdoğan tarafından yönetilen İslami kökenli hükümet arasında bir mücadele var. Türk halkı yargılamalara güvenmiyor. Bu yargılamalar hükümet karşıtı binlerce kişiyi bir araya getiriyor. Suçlamalarda sahte kanıtlar kullanıldığı ileri sürülüyor.” İkinci yazı, Türkiye’deki tutuklu gazetecilerle ilgili. “Türkiye hapisteki gazetecilerde dünya lideri” denilen yazıda özetle şöyle deniliyor: “Türklerin ulusal sporu, gazetecileri hapse atmak. 1983’te askeri rejimin sona ermesinden beri bugünkü kadar gazeteci hiç bir zaman hapse girmemişti. Başbakan Erdoğan’a göre ifade özgürlüğünün bir limiti var. Gazetecileri Koruma Komitesi alarm veriyor.”