Güncelleme Tarihi:
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Yargıtay ile Danıştayda daire ve üye sayısını artıran “Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapan Kanun”u onayladı.
Yasaya göre, Danıştayın daire sayısı 13'ten 15'e çıkarılacak. Danıştay 14'ü dava, 1'i idari daire olmak üzere 15 daireden oluşacak. Danıştaya da 95 olan üye sayısı, 61 artırılarak 156'ya çıkarılacak.
Her dairede bir başkan ile yeteri kadar üye bulunacak. Heyetler, 1 başkan ve 4 üyenin katılımıyla toplanacak, salt çoğunlukla karar verecek. Sayının yeterli olması halinde birden fazla heyet oluşturulabilecek. Bu durumda oluşturulan diğer heyetlere, heyette yer alan en kıdemli üye başkanlık edecek. Müzakereler gizli yapılacak.
İdari Dava Daireleri Kurulu, idari dava dairelerinin başkanları ile üyelerinden, Vergi Dava Daireleri Kurulu da vergi dava dairelerinin başkanları ile üyelerinden oluşacak.
Toplantı ve görüşme yeter sayısı İdari Dava Daireleri Kurulu için 31, Vergi Dava Daireleri Kurulu için 13 olacak. İdari Dava Daireleri ile Vergi Dava Dairelerinin ilk derece mahkemesi olarak verdikleri kararların temyiz veya itiraz yoluyla incelenmesinde ve iki dava dairesinin birlikte yapacağı toplantıda verilen kararların incelenmesinde, bu dairelerde karara katılmış olanlar, idari ve vergi dava daireleri kurullarında bulunamayacak.
Dava dairelerinden 3, 4, 7 ve 9'uncu daireler vergi dava dairesi, diğer dava daireleri ise idari dava dairesi olarak görev yapacak.
İdari dava daireleri ile vergi dava daireleri kendi aralarında iş bölümü esasına göre çalışacak. Özel kanunlarda başka hüküm bulunmadığı takdirde, dava daireleri arasındaki iş bölümü karar tasarısı Başkanlık Kurulunca hazırlanacak. Bu karar tasarısı, toplantı tarihinden 7 gün önce ilan edilerek, Genel Kurul'un onayına sunulacak. Genel Kurul, iş bölümü karar tasarısını aynen onaylayabileceği gibi üye tam sayısının en az üçte birinin teklifi üzerine değiştirerek de onaylayabilecek.
İptal davaları ve idari sözleşmelerden doğan davalar yönünden daireler arasındaki iş bölümünün belirlenmesinde, uyuşmazlığın kaynaklandığı mevzuat esas alınacak.
Temyiz incelemesi yapmakla görevli daire, aynı konuda ilk derece mahkemesi olarak Danıştayda görülecek davalara bakmak ve olağanüstü kanun yolları incelemelerini de yapmakla görevli olacak.
İdare mahkemeleri arasında görev ve yetkiye ilişkin uyuşmazlıklarda ve bağlantılı davalarda merci tayini, uyuşmazlığın esasını çözümlemekle görevli idari dava dairesince yapılacak.
Vergi mahkemeleri arasında görev ve yetkiye ilişkin uyuşmazlıklarda ve bağlantılı davalarda merci tayini, uyuşmazlığın esasını çözümlemekle görevli vergi dava dairesince yapılacak.
İş bölümünde idari ve vergi dava dairelerinden herhangi birinin görevinde olduğu belirlenmemiş davalara bakmak üzere birer idari ve vergi dava dairesi görevlendirilecek. İş bölümünde aynı mevzuattan kaynaklanan uyuşmazlıkların birden fazla dairede çözümlenmesi konusunda farklı esaslar belirlenebilecek.
Dairelerden birinin yıl içinde gelen işleri, normal çalışma ile karşılanamayacak oranda artmış ve daireler arasında iş bakımından bir dengesizlik meydana gelmişse bir kısım işler başka daireye verilebilecek.
YARGITAY ÜYE SAYISI 387 OLACAK
Yargıtayda 32 olan daire sayısı 38'e, üye sayısı ise 250'den 137 artırılarak 387'ye çıkarılıyor.
Yargıtayda üye sayısının yeterli olması halinde birden fazla heyet oluşturulabilecek. Bu durumda oluşturulan diğer heyetlere, heyette yer alan en kıdemli üye başkanlık edecek.
Hakim ve savcıların bir soruşturma, kovuşturma veya davayla ilgili olarak yaptıkları işlem, yürüttükleri faaliyet veya verdikleri her türlü kararlar nedeniyle ancak devlet aleyhine tazminat davası açılabilecek.
Kişisel kusur, haksız fiil veya diğer sorumluluk sebeplerine dayanılarak da olsa hakim veya savcı aleyhine tazminat davası açılamayacak. Devlet aleyhine açılacak tazminat davası ancak dava konusu işlem, faaliyet veya kararın dayanağı olan soruşturma sonucunda verilen kovuşturmaya yer olmadığına dair kararın veya kamu davası açılmış ise kovuşturma sonucunda verilen hükmün, dava sonunda verilen hükmün kesinleştiği tarihten itibaren bir yıl içinde açılabilecek.
Kovuşturmaya yer olmadığına dair kararın veya hükmün kesinleşmesinden önce hakim veya savcının söz konusu işlem, faaliyet ya da kararıyla ilgili olarak görevinin gereklerine aykırı hareket etmek suretiyle görevini kötüye kullanmaktan mahkumiyeti halinde ise tazminat davası hükmün kesinleşmesinden itibaren bir yıl içinde açılabilecek.
Devlet, ödediği tazminattan dolayı, tazminat davasına konu işlem, faaliyet veya kararla ilgili olarak görevinin gereklerine aykırı hareket etmek suretiyle görevini kötüye kullanmaktan hakim veya savcıya rücu edecek. Kanun yoluna başvurulması için miktar veya değere ilişkin olarak öngörülen sınırlamalar, hakim ve savcıların işlem, faaliyet veya kararlarına dayanılarak açılan her türlü tazminat ve rücu davalarında uygulanmayacak.
Bu hükümler, yüksek mahkemelerin başkanları, başkanvekilleri, daire başkanları ve üyeleri ile Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı, Danıştay Başsavcısı ve Yargıtay Cumhuriyet Başsavcıvekilinin bir soruşturma, kovuşturma veya davayla ilgili olarak yaptıkları işlem, yürüttükleri faaliyet veya verdikleri her türlü kararlar, Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu (HSYK) müfettişleri ile adalet müfettişlerinin, yetkilerini kullanırken yaptıkları işlem, yürüttükleri faaliyet ve verdikleri her türlü kararlar nedeniyle açılacak tazminat davaları hakkında da uygulanacak.
Asliye ticaret mahkemeleri tek hakimli olacak.
YARGITAY VE DANIŞTAY BAŞKANLARININ SEÇİMİ
Yargıtay Başkanı ve birinci başkanvekilleri ile daire başkanlarının seçiminde Yargıtay Büyük Genel Kurulunun toplanabilmesi için üye tam sayısının salt çoğunluğunun hazır bulunması yeterli olacak. Mevcut düzenlemede, Büyük Genel Kurulun toplanabilmesi için üyelerin üçte ikisinin hazır bulunması gerekiyor. Danıştayda Başkan, başkanvekilleri, başsavcı ve daire başkanları seçiminde de aynı hüküm geçerli olacak.
Yasayla, Danıştay Kanunu'ndaki bazı daireler için yapılan görev tanımlamaları metinden çıkarıldı. Birinci Başkanlık Kurulu üyeliğine seçilebilmek için en az 4 yıl Yargıtay üyeliği yapmak şartı kaldırıldı.
İstinaf mahkemeleri, hakim ve savcılar ile ilgili açılacak tazminat davalarına bakamayacak.
Danıştay Başkanlık Kurulu ve Yargıtay Başkanlar Kurulu, ihdas edilen üye kadrolarına seçim yapılmasından ve dairelerde çalışacak üyelerin belirlenmesinden itibaren bir ay içinde toplanarak daireler arasındaki iş bölümüne ilişkin karar tasarısını hazırlayacak ve Danıştayda Genel Kurulun, Yargıtayda ise Büyük Genel Kurulun onayına sunacak.
Daha önce başka dairelerde görülmekte olup da dairesi değiştirilen dava dosyaları, mevcut halleriyle ilgili daireye gönderilecek.
Yargıtayda ihdas edilen üye kadrolarına seçim yapılmasından itibaren 15 gün içinde Birinci Başkanlık Kurulu yeniden belirlenecek. Üyelerin hangi dairelerde görev yapacağını, dairelerin iş durumunu ve ihtiyaçlarını göz önünde tutarak, oluşturulan yeni Başkanlık Kurulu belirleyecek.
HAKİMLER HAKKINDA DAVA
Yeni Hukuk Muhakemeleri Kanunu yürürlüğe girinceye kadar, hakimler hakkında açılacak tazminat ve rücu davalarında, hakimlerin bir soruşturma, kovuşturma veya davayla ilgili olarak yaptıkları işlem, yürüttükleri faaliyet veya verdikleri her türlü kararlar nedeniyle devlet aleyhine açılan tazminat davası, Yargıtay ilgili hukuk dairesinde, Yargıtay Başkan ve üyeleri ile kanunen onlarla aynı konumda olanların fiil ve kararlarından dolayı Yargıtay Hukuk Genel Kurulunda açılacak ve ilk derece mahkemesi sıfatıyla görülecek.
Yargıtay ilgili hukuk dairesinin tazminat davası sonucunda vermiş olduğu kararlara ilişkin temyiz incelemesi Yargıtay Hukuk Genel Kurulunca, bu kurulun ilk derece mahkemesi sıfatıyla tazminat davası sonucunda vermiş olduğu kararlara ilişkin temyiz incelemesi ise Yargıtay Büyük Genel Kurulunca yapılacak.
Devletin sorumlu hakime karşı açacağı rücu davası, tazminat davasını karara bağlayan mahkemede görülecek.
Bu konuda halen görülmekte olan davalar, kesinleşmemiş hükümler, temyiz veya karar düzeltme yolu açılan hükümler açısından temyiz veya karar düzeltme süresi geçmeyenler bakımından da uygulanacak ve davaya devlet aleyhine devam olunacak.
Düzenlemenin yürürlüğe girdiği tarih itibarıyla temyiz veya karar düzeltme süresi geçmeyen hükümler için yasanın yürürlüğe girdiği tarihten itibaren iki hafta içinde temyiz veya karar düzeltme yoluna başvurulabilecek.
Yasanın yürürlüğe girdiği tarihten önce verilen ve miktar veya değeri itibarıyla temyiz veya karar düzeltme yoluna başvurulamayan hükümler için yasanın yürürlüğe girdiği tarihten itibaren iki hafta içinde temyiz veya karar düzeltme istenebilecek. Bu fıkra uyarınca yapılan kanun yolu başvuruları üzerine verilen kararlar, tahsil edilmiş tazminat bedelinin geri istenmesi hakkını doğurmayacak.
Yasayla, Danıştay, Yargıtay ve Adli Tıp Kurumuna toplam 777 kadro tahsis ediliyor.
Yargıtayda “Bilgi İşlem Müdürlüğü” kurulması öngörülüyor.
Yüksek mahkemelere üye seçileceklerde aranacak şartlarda birliğin sağlanması amacıyla, “İdari görevlerden Danıştay üyeliğine seçileceklerin yüksek öğrenimlerini tamamladıktan sonra devlet hizmetlerinde 20 yıl, diğer görevlerde toplam olarak en az 3 yıl çalışmış bulunmaları” şartı kaldırılıyor.
ADLİ TIP
Yasaya göre; Adli Tıp Kurumunun başkan yardımcısı sayısı 2'den 5'e yükseltilecek. Başkan yardımcılarından en az 2'si adli tıp uzmanı olacak.
Kurumun döner sermayesinden yapılacak bir kısım ödemelerde oranlar artırılacak. İkinci görevle bu kurumda çalışanlar da döner sermaye ödemelerinden yararlanabilecek. İkinci görevli olarak bu kurumda çalışanlar, Adli Tıp Kurumunda çalışması nedeniyle kendi kurumundan alamadığı döner sermaye ücretini, Adli Tıp Kurumundan alabilecek.
GÜL:”ZAMAN AŞIMI OLMAMASI İÇİN YÜKSEK YARGI YASASINI ONAYLADIM”
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, İran ziyareti öncesinde Ankara Esenboğa Havalimanı’nda basın toplantısı düzenledi.
İran’ın nükleer programı ile ilgili olarak uluslar arası toplumda varolan endişelerin giderilmesi için, Uluslar arası Atom Enerjisi Kurumu ile tam bir işbirliği yapılmasını desteklediklerini belirten Gül, ziyaretinin barış ve huzur ortamına katkı sağlayacağına inandığını da ifade etti.
Bir gazetecinin, Balyoz davasındaki tutuklama kararları ile fikrinin sorması üzerine, yargı safhasındaki bir dava ile ilgili konuşmasının doğru olmadığını belirten Cumhurbaşkanı Gül, Mısır’da yaşananlarla ilgili ise şöyle konuştu:
”Bütün İslam dünyasında olağanüstü bir değişim yaşanmaktadır. Bu değişimi liderler yapamadığından halk öncelik etmektedir.. Biz Türkiye olarak, Mısır’a çok önem veriyoruz. Mısır halkını kardeşlerimiz olarak görüyoruz. Demokratik hukuk standartlarının yerleşmesi, ekonomik şeffaflığın sağlanması, temel hak ve özgürlüklerin garanti altına alınması, mutluluk ve refahın temel ihtiyaçlarıdır. Ümit ediyoruz, Mısır Silahlı Kuvvetleri kardeş kanı akmasına fırsat vermez ve en kısa sürede sivil bir yönetime, yönetimi devretmek için üstüne düşeni yapar. Anayasal düzende, şeffaf seçimin yapılması Mısır halkını mutlu edecektir.
Türkiye’nin İran’la arasındaki ticaretin serbestleştirilmesi için bir çok karar alındığını ifade eden Gül, bu konuları ziyareti sırasında gündeme getireceğini de belirtti.
Yüksek yargının yapısını değiştiren yasayı onaylaması ile ilgili, “Yüksek yargının önünde inanılmaz bir yük vardır” diyen Gül, adaletin zaman aşımı sebebiyle işlevini yerine getiremeyeceğini belirtti. Gül, şöyle konuştu:
”Zaman aşımı ne demektir? Herkesin yaptığının yanına kar kalması demektir. Bu dehşet bir durum. Buna ilave olarak tahliye edilenleri düşünün. İzmir’de başı testere ile kesilen kızcağızın katil zanlısı, 6 yıl sonra yargılanması bitmediği için tahliye edildi. Bütün bunlardan dolayı yüksek yargıyı da suçlamamak lazım. Önlerinde büyük bir dosya sayısı var. Bu durum karşısında, adaletin hızlanmasına önem verdim. Ayrıca bu da yetmez. İnsaf mahkemelerinin de süratli bir şekilde çıkartılması lazım.
Twitter yoluyla ‘The King’s Speech’ filmini izlediğini duyurduktan sonra korsan film izlediği yönünde eleştirilere maruz kalan Abdullah Gül, “Bana gelen film ve kitaplar, danışmanlarım tarafından veriliyor. Yasal olmayan bir film de bana verilmez ama bu konuda kamuoyunun hassasiyetini de takdirle karşıladım” dedi.
Gül, Kuzey Kıbrıs’taki gelişmelerle ilgili olarak ise, “Bir anormallik görmüyorum. Türkiye, KKTC için fedakarlıklarda bulunmaya devam edecektir ve her bakımdan yanındadır. Kimlerin yöneteceğine KKTC halkı karar verecektir. Geleceğinin çok güçlü olması için Türkiye elinden geleni yapacaktır. Bütün bunları, bunun bir parçası olarak görmekte yarar vardır” diye konuştu.