A.A
Oluşturulma Tarihi: Nisan 08, 2011 15:17
Bosna-Hersek'e önemli yatırımlarda bulunan Türk girişimciler, ülkenin önemli potansiyelleri bulunduğunu, bu potansiyellerin diğer Türk firmalarca da değerlendirilmesini istedi.Burada yatırımları olan Çilek Mobilya Müdürü Muzaffer Çilek yatırımların bütün Yugoslavya ülkelerine ve Avrupa'ya hitap ettiğini belirtti.
Bosna-Hersek'te bu yıl ikincisi düzenlenen önceki gün başlayan Saraybosna İş Forumu'na gelen Türk yatırımcılar, bu ülkenin potansiyellerini değerlendiriyor ve yatırım yapmak için çeşitli girişimlerde bulunuyor. Bosna-Hersek'in potansiyelini önceden gören ve bu ülkeye yatırım yapan Türk girişimciler ise tecrübelerini diğer Türk yatırımcılarla paylaşıyor.
Bosna-Hersek'te 4 şirketi bulunan ve önemli yatırımlar yapan Çilek Mobilya Kurucu Ortağı ve Genel Müdürü Muzaffer Çilek, Saraybosna İş Forumu'nun çok heyecanlı geçtiğini ve önemli iş adamlarıyla çeşitli görüşmeler yaptıklarını söyledi.
Forumda, 150'yi aşkın 11 milyar avro değerinde her sektörden projeler bulunduğunu ifade eden Çilek, “Küçük, orta, büyük projeler mevcut. Aslında biz girişimciyiz, elde ettiğimiz gelirlerden de karlı olan iş fırsatlarına da yatırım yapmak istiyoruz” dedi.
Bosna-Hersek'in potansiyelini yıllar önce gördüklerini ve buraya yatırım yaptıklarını ifade eden Çilek, ilk başta ülkeyi sadece 4 milyon nüfustan ibaret saydıklarını belirtti. Ancak, Bosna-Hersek'e yapılan yatırımın eski Yugoslavya ülkelerini ve Avrupa'yı da kapsadığını yaşayarak gözlemlediklerini ifade eden Çilek, şunları kaydetti:
“Civardaki ülkelere baktığımızda Bosna Hersek'te gerçekten önemli fırsatlar bulunuyor. Enerji konusu burada çok iyi, ağaç işleri iyi, kış turizmi, kaplıcalar gibi fısat yatırımlar bulunuyor. İşte bu fısratları değerlendirip yatırım yapmaya çalışıyoruz. Burada önemli Türk yatırımları bulunuyor. Ben kendileriyle görüşüyorum, mutlular ve karlılığa ilave yeni yatırımlar düşünüyorlar. Böylelikle biz de heyecanlandık, biz de yeni yatırımlar yapmaya başladık. Birçok dalda iş fırsatları var. Bosna Hersek'te bu yatırım fırsatları gerçekten karlı, 6 yılda, 8 yılda geri dönüşen iyi projeler var. Kış turizmi ve kaplıcalar için çok güzel fırsatlar var. Karlı yatırımlar var ve seçmeye çalışıyoruz. 'Kazan-kazan' çerçevesinde biz yanımıza arkadaşlar arıyoruz, çünkü ne kadar çok Türk iş adamı burada olursa o kadar daha da iyi olacağını düşünüyorum. Türk markalarına burada büyük ilgi var.”
“ŞİRKETİMİ 21 GÜNDE KURDUM”
Muzaffer Çilek, Bosna-Hersek'te Türk girişimcilerinin istenilen seviyede olmadığını ifade ederek, yatırımlar açısından Avusturya'nın birinci, Sırbistan'ın ikinci, Hırvatistan'ın üçüncü, Türkiye'nin ise 11'inci sırada olduğuna dikkati çekti.
Çilek, Bosna-Hersek ile tarihi bağların dikkate alınması halinde Türkiye'nin Bosna-Hersek'te 11'inci sırada olmaması gerektiğini vurguladı.
Bosna-Hersek'te karışık siyasi yapıdan dolayı işadamlarının “bürokrasiden” çekindiğinin hatırlatılması üzerine ise Çilek, “Dünyanın her yerinde iş yapmak zordur, kolay bir iş yok ancak burada çok küçük bir gayretten çok güzel iş fırsatları çıkar. Zaten hükümet de reformlar yapıyor, o prosedürleri azaltıyor ve yatırımlara teşvik veriyor. Vergi oranı yüzde 10, Türkiye'de yüzde 20'dir. KDV oran ise yüzde 17, ilk 5 yıl için vergi muafiyeti var” dedi.
“Ben 21 günde 4 şirket kurdum, 3 bin liraya mal oldu” diyen Çilek, uluslararası iş yapanlar için bunun da normal bir süreç olduğunu söyledi.
ÜLKENİN EN ÖNEMLİ YATIRIMLARINDAN NATRON HAYAT
Eski Devlet Planlama Müsteşarı, Hayat Grubu Yönetim Kurulu Üyesi ve Yurtdışı Yatırımlar Sorumlusu Yıldırım Aktürk de yaptığı açıklamada Bosna-Hersek'in Maglay kentinde savaşta hasar görmüş ve çalışmaz hale gelen entegre Natron kağıt fabrikasını 90 milyon avroluk yatırımla işlevsel hale getirerek, 2005 yılında faaliyete başladıklarını ifade etti.
Bu fabrikada şu anda 850 kişinin istihdam edildiğini ve bu yatırımın Bosna-Hersek için çok önemli olduğunu belirten Aktürk, “Bu yatırımı sadece Bosna-Hersek'e olan gönül bağımızdan dolayı yaptık ve hiçbir kar amacı gütmedik. Ancak şu anda üretimin yüzde 70'ini ihraç eden bir noktaya getirdik ve kar eder hale geldik.” dedi.
Bosna-Hersek'in 4 milyonluk nüfusuyla küçük bir ülke olduğunu belirten Aktürk, ancak bu ülkenin bir Avusturya, bir İsviçre olmaya aday olduğunu vurguladı.
Bosna-Hersek'in önemli potansiyelleri bulunduğuna dikkati çeken Aktürk, “Mesela enerjide su kaynaklarının yüzde 75'ine henüz dokunulmamış. Ciddi madenler bulunuyor. Zaten Bosna özellikle yeraltı zenginlikleri açısından eski Yugoslavya'nın içinde özel öneme sahip bir Cumhuriyetti” dedi.
Bosna-Hersek'in bölge ülkeleriyle ilişkisinin de şu anda çok iyi olduğunu ve bu bölgedeki ülkelerin yönünün AB olduğuna işaret eden Aktürk, şöyle konuştu:
“Dışişleri Bakanımız Ahmet Davutoğlu da mekik diplomasi ile özellikle Sırbistan, Hırvatistan ve Bosna-Hersek arasındaki sorunları önemli ölçüde giderdi. Biz de bir öncü sanayi kuruluşu olarak Türkiye'den geldik ve yüzümüzün akıyla belli bir noktaya geldik. Şimdi diğer Türk kuruluşlarının da buraya gelmesine yardımcı olmak isteriz. Bu kapsamda Bosna-Hersek ile İlişkileri Geliştirme Merkezi Vakfı'nı (BIGMEV) kurduk. Bununla Türk iş adamlarının burada işlerini kolaylaştırmak için çalışmalar içinde olacağız. BurayI sahiplenmemiz lazım, burası rahmetli Aliya İzzetbegoviç'in bize bir noktada emanetidir. Onu sahipleneceğiz hep beraber.”
(ZLT-ÖMR-TLN)
14:00 08/04/11
"