Güncelleme Tarihi:
Suat Yalaz-Kenan İmirzalioğlu |
Tamer Karadağlı benim sesim oldu
Başrollerini Kenan İmirzalıoğlu, Cansu Dere, Emin Boztepe, Engin Şenkan, Okan Aydoğan, Hasan Yalnızoğlu ve John Baker'ın paylaştığı filmin İngilizce dublajlı özel galasında Mehmet Soyarslan gösterim öncesi İmirzalıoğlu'nu sahneye "O Türkiye'nin James Bond"u diyerek anons etti. İmirzalıoğlu gösterim öncesi özel galaya katılan yabancı konuklara geldikleri için teşekkür etti. Yabancı dilinin çok yeterli olmadığını ifade eden İmirzalıoğlu, "Valla izlerken zaman zaman zorluk çekeceğim ama Allah'tan hikayeyi biliyorum. İngilizcem var ama pratiğe ihtiyacım var tabi ki. Kimi insan 30 yaşına geliyor ama kendi dilini öğrenemiyor daha. İnşallah bir İngilizce için çalışmalara başlayacağım. İngilizce seslendirmemi Tamer Karadağlı yaptı. Sağ olsun Tamer dublajı yaptı. Sonra beni aradı ve bu işten çok büyük keyif aldığını söyledi"
Baba olmaya hazır değilim
Yaşının ilerledikçe kendisine aile babası rolünün yaklaştığını söyleyen İmirzalıoğlu, "İnşallah ileride bir aile babası rolü de gelecektir. Yaş o duruma doğru gidiyor. Gerçek hayatta aile babası olmak çok yakın değil. Çünkü hem işlerden dolayı hem de hazır değilim" dedi. İmirzalıoğlu şunları söyledi: "Her mahallenin mert olan bir ağabeyi vardır ya küçüklerini kollayan ve büyüklerine saygı duyan. Kendisine yanlış gelen şeylerin karşısında durabilen fakat hiç bir zaman haksızlığa boyun eğmeyen kişiler vardır. Onlarda bir ruh vardır ve kendi içlerindeki adalet duygusu ile hareket ederler. Ama eskilerde bunun çok ciddi kriterleri ve duruşları var. Tabi eski kabadayılık şimdiki ile çok farklı. Eskiden iki kabadayı arasında bir problem varsa, birbirlerini gördüklerinde herhangi birinin yanında annesi, eşi veya herhangi bir kadın varsa durumu hiç çaktırmadan yola devam ederlermiş. Yani yanında bir kadın varsa iki düşman bile olsalar birbirlerine müdahele yapmalarını engellermiş. Fakat bugün sahil yolunda yol verme kavgası yüzünden iki kardeşi ki birinin yanında eşi ve çocuğu varken tartışıyorlar ve denize atıyorlar. Ben güne böyle bir haberi okuyarak başladıığım zaman kahroluyorum. Yani bunlar biz neydik, ne olduk dedirten şeyler bunlar. Sadece o dönemin kabadayılarında değil, insanlarında bir mertlik duygusu, adam olma durumu gibi kriterler vardı. Malesef şimdi bunlar unutuldu gibi geliyor bana..."