Güncelleme Tarihi:
29 Ağustos 2013 günü Didim - İzmit seferini yapan yolcu otobüsünde çıkan yangında can pazarı yaşandı. Yolcular büyük bir panikle otobüsten çıkarken, bagajdaki bütün tavizler yandı. Otobüs şirketi yaptığı açıklamada, yolcuların zararlarının karşılanacağını duyurdu. Ancak yolcular zararlarını tanzim edemeyince mahkemenin yolunu tuttu. Didim'de yaz tatilini tamamlayan bir vatandaş, ailesiyle bindiği otobüste adeta kabus yaşadığını belirterek Kocaeli 1.Tüketici Mahkemesine dava açtı. Davacı, yanlarında 7 adet bavul ve valiz olduğunu, bavullara ait bagaj fişlerinin yanlarında olup, valizlere ait bagaj fişlerinin ise valizlerin dış cep gözünde yanmaları sebebiyle ibraz edemediklerini söyledi. Yolculuk sırasında otobüste çıkan yangın sonucu tüm bagaj ve valizlerin yandığını, davalı firmanın yolcuların zararlarını ödeyeceğini beyan etmesine rağmen bugüne kadar müvekkillerinin hiçbir zararının tazmin edilmediğini öne sürdü. Davacı kadın, "İki çocuğumun tahliyesi için büyük mücadele verdim, olay sonrası psikolojilerimiz bozuldu, korku ve endişe yaşadım. Uzun süre uykusuzluk çektim. Bagajda yanan eşyalarım için fazlaya dair haklarım saklı tutularak 7 bin 364 TL'nin, yaşanılan psikolojik sıkıntılar sebebiyle toplam 20 bin liralık manevi tazminatın olay tarihinden bu yana işleyecek faiziyle birlikte davalıdan tahsilini talep ediyorum" dedi.
Mahkemede savunma yapan otobüs şirketi avukatı ise davacı tarafın beyanlarının gerçeği yansıtmadığını, bagaj fişlerinden bazılarının valizin içinde yanmış olması bazılarının ise davacının çantasında olmasının hayatın olağan akışına aykırı olduğunu iddia etti. Sunulmayan bagaj fişlerinin ait olduğu valizde bulunduğu iddia edilen eşya bedellerinin talep edilemeyeceğini, ayrıca taşıma sözleşmesi şartları kapsamında yolcu beraberinde götürülen eşyanın ziyaı halinde taşımacının sorumluluğu seyahat ettiği biletin ücreti kadar olduğunu dile getirdi. Tarafları dinleyen mahkeme, TCK'nın 781. maddesi uyarınca, taşıma işlerinde taşıyıcı eşyanın kendisine teslim edildiği tarihten, teslim tarihine kadar geçen süre içerisinde oluşacak ziyan ve hasarlardan sorumlu olacağına dikkat çekti.
Yolcuyu haklı bulan mahkeme kararında şu ifadelere yer verdi: "Davacıların sosyal statüsüne, yaptığı yolculuğun niteliğine ve halin gereklerine göre talep ettikleri eşyaların taşıyabilecekleri eşya niteliğinde olduğu ortadadır. Söz konusu eşyaların değeri bilirkişi marifetiyle tespit ettirildiği ve bilirkişi tarafından yapılan hesaplama uyarınca zarar gören eşyaların değerinin 3 bin 759,64 TL olduğu, bu miktar üzerinden davacı tarafın maddi tazminat talebinin kabulüne, yine olay sırasında yaşanılan korku ve endişe ile tarafların ekonomik ve sosyal durumları, olayın oluş şekli dikkate alınarak davacılara 2 bin lira manevi tazminatın kabulüne, diğer davacı çocuğun ise 06/05/2013 doğumlu olup olay tarihinde henüz birkaç aylık bebek olması sebebiyle, olayı idrak edebilecek durumda bulunmadığından manevi tazminat talebinin bu davacı yönünden reddine karar verilmiştir."
Karar davacı kadın ve çocuklarınca temyiz edildi. Yargıtay 11. Hukuk Dairesi ise kararı onadı. Bu kararla birlikte valizi otobüste yanan yolcular, zararları taşıma şirketinden tahsil edebilecek.