Oluşturulma Tarihi: Temmuz 03, 2003 00:00
Asurlulardan geldiklerini kabul edecek olursak, Süryaniler ilk darbeyi Med-Babil ittifakından yemişler.İkinci darbe de din kardeşleri Bizanslılardan gelmiş. Bu da devlet işlerinde din kardeşliğinin pek sökmediğini gösteriyor.***Bizans’ın indirdiği darbe yetmiyormuş gibi bir de kendi içlerinde kavga başlamış: Doğu Süryanileri (Nesturi Kilisesi) ile Batı Süryanileri (Süryani Ortodoks Kilisesi) arasında başlayan çekişme Süryani halkını zayıf düşürmüş. İçerde mezhep çatışması, dışarda Bizans ve Sasani devletleri, Süryanilerin topraklarını istilalara karşı koruyamamalarına yol açmış.Allah kimseyi zayıf düşürmesin! Karşılarında güçlü bir direniş bulmayan Müslüman Araplar VII.yüzyılda bütün Mezopotamya’yı ele geçirdi. Bunun sonucu olarak, Hıristiyan Süryaniler Müslüman Arapların ortasında yaşamaya başladılar. Bu durumda ne olur? O sıralar henüz kimsede ulusal bilinç olmadığı için, birçok Süryani cizye vergisi ödememek ve rahat yaşamak için din değiştirip Müslüman oldu.Buraya kadar da Türklerin herhangi bir suçu yok. Çünkü bugünkü Türkler henüz ortalıkta yoklar!***Ermeni tarih yazarı Urfalı Mateos’un 952-1136 yılları arasını anlattığı “Vekayi-nâme”de (Türk Tarih Kurumu Yayınları) Süryanilerin adı ancak 6 kez geçmekte. Bu da Süryanilerin o dönemde artık hiçbir tarihsel varlığı bulunmadığını göstermektedir. Ancak din kardeşleri Romalıların (Bizanslıların) Antakyalı Süryanilerin zenginliğini kıskanıp yaptıkları zülüm iki sayfada (98 ve 99) anlatılmaktadır.Kendi devleti olmayan ve başka dinden, başka ulustan toplumların arasına sıkışmış, nüfusu az ve giderek azalan toplulukların başına gelenler Süryanilerin de başına gelmiştir. Bu türden topluluklar “zengin” iseler, ekonomik nedenli baskılara politik ve dinsel kaftanlar giydirilip bu zenginliklere el konulmak istenmiştir.***Bugünkü Türklerin resmen Anadolu’ya girdiği 1071 tarihinde, Anadolu’da ve Kuzey Mezopotamya’da Müslümanlarla Hıristiyanlar arasında din kaynaklı savaşlar, Hıristiyanların ve Müslümanların kendi içlerinde mezhep kavgaları vardı; mevcut halklar (Rumlar, Ermeniler, Kürtler, Süryaniler, Haçlı Seferlerinin kalıntıları olan Frenkler) karşılıklı olarak birbirlerini boğazlamaktaydı.Bu kargaşa ortamında, yerli halkların birbirine ihanet etmesinden dolayı, Türkler yörede kolayca egemenlik kurdular. Hıristiyan halkın büyük bir çoğunluğu hiçbir zorlamaya uğramadan ve kendiliğinden Müslüman oldu. Türklerin Anadolu’ya geldiği tarihte bölgenin Hıristiyan nüfusunun 10 milyon dolayında olduğu tahmin edilmektedir. Bu nüfusun yüzde doksana yakın bölümü iki yüz yıl içinde dinini değiştirerek Müslüman, dilini değiştirerek Türk oldu.Büyük bir olasılıkla Süryaniler bu dönemde de İslâma dönmeyi sürdürdüler. Güle oynaya Müslüman olan bu Süryanilerin arasında, hiç kuşkunuz olmasın, günümüzün birçok Türk milliyetçisinin ataları bulunmaktadır.
button