Yakınları miras kavgasında

Güncelleme Tarihi:

Yakınları miras kavgasında
Oluşturulma Tarihi: Mayıs 17, 1998 00:00

Haberin Devamı

Efsane şarkıcı İtalyan asıllı Frank Sinatra'nın mirası için yakınları arasında kavga çıkarken İtalya mateme boğuldu. ABD'de ise, yok satmaya başlayan Sinatra albümlerinin fiyatları, bir anda dörde katlandı.

Son iki yıldır Alzheimer hastalığına yakalanan ve bu yüzden kimseyi hatırlamayıp tanımadığı, hatta çocuklaştığı belirtilen ünlü sanatçı Frank Sinatra'nın daha ölüm döşeğindeyken 250 milyon dolarlık mirası için yakınları kapıştı. Sinatra'nın dört eşi ve üç çocuğu arasında, miras için şiddetli kavgaların çıktığı bildiriliyor.

Asıl adıyla Francis Albert Sinatra'nın ölümü, İtalya'yı da yasa boğdu. İtalya'ya olan sevgisiyle tanınan, annesi Catanaia'lı bir hemşire, babası ise Cenovalı bir boksör olan Sinatra için, Catania ve Cenova'da ayinler düzenlendi, mumlar yakıldı. İtalyan basını ise, bugüne değin hiçbir yabancıya göstermediği ilgiyi, Sinatra için gösterdi. Ülkenin önde gelen gazeteleri, Sinatra'nın ölümü ve yaşamı için 7-8 sayfa yer ayırdı. Gazeteler, Sinatra'nın İtalyan mutfağına olan düşkünlüğünü yazmadan edemediler. Gazetelere göre Sinatra, özellikle fesleğen yaprağı ezmeli, çam fıstıklı ‘‘Pesto’’ yeşil soslu makarnayı çok seviyor ve haftada beş kez yiyordu.

ABD'de de Sinatra sevgisi, çeşitli etkinliklerle sergileniyor. Havaifişeklerle gösteri yapılan Las Vegas'taki ünlü Caesars Palace Gazinosu, şarkıcının dev bir fotoğrafını ‘‘Frank Sinatra 1915-1998’’ yazısıyla kuleye çekti. Bu arada Sinatra'nın Las Vegas'a olan sevgisi, her fırsatta vurgulanıyor. Sanatçının Hoboken'de doğduğu evin etrafına çiçekler, kartpostallar konularak mumlar yakıldı.

KASETLER KAPIŞILIYOR

Frank Sinatra'nın ölüm haberiyle sarsılan Amerikalılar, kaset ve plak satan dükkanların raflarındaki Sinatra albümlerinı kapıştı. Dükkan sahipleri, 300-500 dolarlık Frank Sinatra albümlerinin bile satıldığını belirtti. Chicago'daki eski plak ve CD satan dükkanlarda, Frank Sinatra albümlerinin kısa zamanda satıldığı görüldü.

Antika Koleksiyoncuları, Frank Sinatra adına 6-7 şubatta yapılan golf şampiyonasının rozetlerinin, bir anda antika değeri taşımaya başladığını belirttiler. Koleksiyoncular, Sinatra'nın oynadğı filmlerinin afişlerinin, eski plaklarının ve imzalı fotoğraflarının en gözde parçalar haline dönüştüğünü bildirdiler.

Ünlü şarkıcının kadınları

Frank Sinatra, çapkınlığıyla da tanınan bir yıldız. İtalyan La Repubblica gazetesi, Sinatra'nın yaşamına giren tüm kadınların bir listesini vererek Hollywood'da hiçbir erkeğe bu kadar ilişkinin nasip olmadığını yazdı. Gazetenin listesi şöyle:

Eşleri:

Nancy Barbato, Ava Gardner, Mia Farrow, Barbara Blakey

Sevgilileri:

Marilyn Monroe, Marlene Dietrich, Liz Taylor, Lana Turner, Grace Kelly, Zsa Zsa Gabor, Kim Novak, Lauren Bacall, Shirley MacLaine, Nathalie Wood, Jacqueline Bisset, Raffaella Carra, Angie Dickinson, Juddy Garland, Gina Lollobrigida, Pamela Narriman, Nancy Reagan, Jacqueline Kennedy ve Julliet Prowse.

Frank Sinatra'nın bilinmeyen yüzü

Duygu dolu sesi, romantik parçaları, milyonlarca hayranı ve cömertliğiyle tanınan Frank Sinatra'nın bir de ‘‘karanlık yüzü’’ var. Yakınlarının belirttiğien göre efsane sanatçı, ‘‘acımasızlığı’’yla da tanınıyor.

Frank Sinatra, New Jersey eyaletinin Alman, İrlanda ve İtalyan göçmenlerinin yaşadığı Hoboken kasabasında yoksul bir ailenin çocuğu olarak yaşarken, 60 yıllık meslek yaşamındaki ‘‘sert erkek’’ imajını da ilk orada kazandı. Sinatra'nın karanlık yüzü, kanun dışılarla kurduğu yakınlık, içki ve kadınla özdeşleşmişti. Arkadaşlarına sadık, korumacı kişiliği, kızdığında tehlikeli bir düşmanlığa dönüşüyordu. Yakın arkadaşı aktör Peter Lawford, onu bu özelliğini birkaç kelimeyle şöyle özetliyor: ‘‘Sevgi dolu mayın...’’

Hakkındaki ‘‘mafya bağlantısı’’yla ilgili söylentiler, Sinatra tarafından tüm yaşamı boyunca devamlı olarak yalanlandı. Ama Sinatra'nın ününü Lucky Luciano ve Chicago çete lideri Sam Giancana gibi mafya babalarına borçlu olduğu hemen hemen herkes tarafından biliniyor. Ayrıca bu durum, Sinatra'nın meslek yaşamını bozmadığı gibi, imajı olan sertliğine de sertlik katıyordu.

Eski eşi Mia Farrow'un kocası aktör Woody Allen'in, evlatlığı Soon-Yi Previn ile ilişkiye girmesi üzerine, Sinatra'nın ateş püskürdüğü ve Farrow'a ‘‘izin ver, şunun bacaklarını kırdırayım’’ diye haber gönderdiği anlatılıyor.

Mafya bağlantısı ve çapkınlığınIn yanı sıra, içkiye düşkünlüğü, Sammy Davis Jr., Dean Martin, Peter Lawford gibi ünlü ‘‘gece kuşu’’ dostlarıyla da uyum gösteriyordu.

Tüm bu kusurlarına ve günahlarına karşın -belki de onlar nedeniyle- hayranları onu asla bırakmadı; hep sevildi. Fakir bir kasabanın tozlu sokaklarından çıkıp milyoner olmuştu ve bu yüzden de seviliyordu.

ONUNLA BÜYÜDÜM

Bu arada ünlü sanatçının ölümüyle ilgili olarak yapılan açıklamalar da sürüyor. Fransa Cumhurbaşkanı Jacques Chirac, önceki gün Frank Sinatra'nın son derece sıcak ve duygulu bir kişiliğe sahip olduğunu belirterek onun sanat ve gösteri dünyasının çok önemli bir ismi olduğunu söyledi.

İngiltere Başbakanı Tony Blair de Sinatra'nın, bu yüzyılın en büyük şarkıcılarından birisi olduğunu belirterek ‘‘Frank Sinatra ile büyüdüm ve onu çok özleyeceğim. Kendisi ile tanışma fırsatım olmadı, ama birçok filmini gördüm ve şarkısını dinledim’’ dedi.

Öte yandan Amerikalı şarkıcının cenaze törenine yalnızca çok yakınlarının katılacağı açıklandı.






Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!