Yakalama kararı çıkarılan 17 şüpheli polisten biri teslim oldu

22 Temmuz Operasyonu kapsamında serbest bırakılan 38 polis hakkında İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nca yapılan itiraz sonucu 17'si hakkında dün akşam yakalama kararı çıkarıldı. 25 Temmuz'da adliyeye çıkarılan Mehmet Kılıç, tutuklanma talebiyle mahkemeye sevk edildikten sonra serbest bırakılan 38 şüpheli polisten biriydi. Avukatı Osman Ertürk ile birlikte İstanbul Adalet Sarayı'na gelen Mehmet Kılıç, teslim oldu. Kılıç, avukatı ve görevli polisler eşliğinde ifade vereceği Nöbetçi Sulh Ceza Hakimliği önünde bekliyor.

Ömer Köse'nin avukatı olan Ömer Turanlı ise yakalama kararının acil ve ivedi olduğunu belirterek, “Dün akşam saat 20.00 itibariyle müvekkillerimiz hakkında verilen bir yakalama kararı vardır. Yakalama kararı acil ve ivedidir süratle uygulanması gereklidir. Biz yakalama kararını duyar duymaz adliyeye geldik. Müvekkillerimizin yakalama kararının gereğini yapacağını belirttik. Ne yazık ki 20.00'de alınan bir yakalama kararı olmasına rağmen saatlerimiz şuan 12.20 geçiyor. Ben adliyeye geldim, mahkeme hakimi yoktur hala adliyeye gelmemiştir. Burada mahkeme hakimin olmaması bizim iddialarımızı ve tezlerimizi doğrulamaktadır" dedi.

"TEBLİĞATLA ÇAĞIRILABİLİRDİK"

Turanlı, müvekkillerinin kaçma durumu olmadığını söyleyerek, “Bizim müvekkillerimiz zaten kaçma durumu söz konusu değildir. Tebligatla bu iş hallolabilirdi. Tebligatla çağırılmayıp sanki terörist, dağda eşkıya gibi biran önce yakalayalım kelepçe vuralım derdest edelim ağlısı yaratılmaya çalışılıyor. Bizim yapacak bir şeyimiz yok avukat arkadaşlar burada sabaha kadar nöbet tuttular. Ailelerde burada müvekkillerimiz de bizim telefonlarımızı bekliyor. Her an gelebilirler, fakat mahkeme hakimi yok gelip burada ne yapacaklar. Burada nezarette sabaha kadar eziyet çekmenin bir anlamı yok. Yakalanma kararı biran önce süratle uygulanması gerekir. Yakalama kararının uygulanması esnasında da nezaret olmaz aslında direk mahkemede sorgu hakiminin karşısına çıkartılması gerekiyor.

Ayrıca hakim bey geldiği birtakım müracaatlarımız var zaman usule ilişkin. Bu müracaatlarımızı yapacağız, 5. Sulh Ceza hakiminin usule ilişkin itirazlarımızı değerlendirsinler karar verildiği an bu karar doğrultusunda da sorgu işlemlerine başlanacak. Sorguyu kesinlikle aksatan taraf biz değiliz, biz dün akşamdan beri buradayız müvekkillerimiz de her an gelebilirler. Hazır olup sorguya devam edebilirler. Herkes burada mahkeme hakimi yoktur. Şuan müvekkillerimiz gelse de burada muhatap yok. İadesini sorgusunu ben alacak değilim. Buradaki polislerde alamayacağına göre sorguyu alacak tek kişi mahkeme hakimidir. Saatler 12.30 oldu kendisi yoktur. Yakalama ivedidir, yakalama kararı veriyorsanız bunun arkasında duracaksınız. Kararın hemen uygulanmasını sağlayacaksınız. İnsanların özgürlüğü bu şekilde ihlal edilemez. Özgürlük ihlal ediliyor, hak ihlal ediyor biz bunun karşısındayız. Burada savunma ayağı algı yaratmıyor, biz burada doğru ne ise onu söylüyoruz. Akşamdan beri burada bekliyoruz, mahkeme hakimi gelecek ve sorguya başlanacak. Tabi bundan önce sayın mahkemenin bizim taleplerimizi süratle değerlendirmesi gerekiyor" diye konuştu.

"YAKALAMA KARARI HUKUKİ DEĞİLDİR"

Avukat Ömer Turanlı, yakalama kararının hukuki olmadığını belirterek, “2.Sulh ceza mahkemesinin müvekkillerimle ilgili verdiği yakalama kararı kesinlikle hukuki değildir. Bizi de hukukçu olarak kesinlikle tatmin etmemiştir. Ben o tutuklama kararını veren hakimi tebrik ediyorum çok cesaretli. Hukuka rağmen bir karar vermiştir. Fakat bu karar çok kısa sürede düzeltilecektir. Eğer hukuk var ise… Biz de bu hukukun olduğuna inanıyoruz. Çünkü adliyemiz hukuk dağıtmak zorunda, hukuk herkese lazım" şeklinde konuştu.

'ANAMIZDAN EMDİĞİMİZ SÜT BURNUMUZDAN GELDİ'

Turanlı, “Dün saat 20.00'den beri tabir şudur, affınıza sığınıyorum Anamızdan emdiğimiz süt burnumuzdan geldi. Dünden beri nöbetteyiz. Fakat hukuk hiç olmadığı kadar şaibe altına alındı. Hiç olmadığı kadar tartışılır oldu. Biz hukuku bu kadar tartışılır hale getirmeyelim. Ülkemiz yazık oluyor. Hukuk herkese lazım, hukuk garibana, fakire, zengine de lazım. Şuan bakan çocuklarına uygulanan hukukla vatan çocuklarını uygulanan hukuk aynı hukuk değil" dedi.

17 ARALIK DOSYASI KAPATILMAK İÇİN BU DOSYA AÇILDI

Avukat Ömer Turanlı, müvekkillerinin masum olduklarını iddia ederek, "Kaçanlar müvekkillerim değil, müvekkillerim İran ajanı olup kaçanları yakalayanlardır. Şu an kaçanlar yakalanmıyor. Kaçanları yakalamaya çalışanları yakalıyorlar. Böyle bir şey yok bu insanlar masumdur. Masumiyet karinesi hukukun en evrensel ilkesidir. Bütün dünyada da bu geçerlidir. Masumiyet karinesini öldürürsek intihar etmiş oluruz. Lütfen bütün hukukçular ve 75 milyon bu mevzuya sahip çıksın. Burada asıl yargılanması gereken Selam Tevhit soruşturması, 17 Aralık soruşturmasındaki şüphelilerdir. Müvekkillerimiz değil, o dosyaların kapatılması amacıyla bu dosya ortaya çıkartılmıştır. Müvekkillere atfedilecek bir cürüm yoktur" şeklinde konuşmasını sonlandırdı.