Güncelleme Tarihi:
Eşber Yağmurdereli, cezaevinde kalmasının mümkün olmadığına ilişkin doktor raporuyla, dün Çankırı Cezaevi'nden tahliye edildi. Cezaevinde sağlığının risk altında olduğunu belgeleyen raporla Yağmurdereli'nin cezası, Ceza Muhakemeleri Usulü Yasası'nın ilgili maddeleri gereğince savcı tarafından 1 yıl ertelendi. Yağmurdereli, cezavinden tahliye edildikten sonra yaptığı açıklamada, ‘‘Kaldığımız yerden devam’’ dedi. Avukat ve yazar Yağmurdereli'nin 20 gün önce konulduğu Çankırı Cezaevi, dün hareketli bir gün geçirdi. Basın mensupları gelişmeleri izlemek için sabahtan itibaren cezaevinin önünde beklerken, saat 14.00 sıralarında Yağmurdereli'nin avukatı Hakan Bilgin ve arkadaşı Koray Baygun cezaevine geldi. Bilgin ve Baygun ile yaklaşık 20 dakika görüşen Çankırı Cumhuriyet Başsavcısı Etem Dikmen, saat 14.25 sıralarında cezaevinin önüne çıkarak basın mensuplarına açıklama yaptı.
2 DOKTORLA MUAYENE
Başsavcı Dikmen, kendisinin ve cezaevi müdürünün nezaretinde iki doktor tarafından Yağmurdereli'nin muayene edildiğini, bu muayene sonunda hükümlünün sağlık durumunda olumsuzluklar saptandığını anlattı. Yağmurdereli'nin ilk muayenesinde ‘yüksek tansiyon’ ve ‘guatr’ saptandığını, ülser tedavisi gördüğünün de kendi ifadesinden anlaşıldığını belirten Başsavcı Dikmen, şöyle dedi: ‘‘Bu nedenle muayene, ileri tetkik ve tedavi ya da Adli Tıp Kurumu'nda yapılacak bir muayene için gerekli girişimlere başlamış, ancak hükümlü çeşitli sebeplerle bunu kabul etmemiştir. Buna rağmen yapılması gereken yerine getirilerek, cezaevi içerisinde hükümlünün harici muayenesi yapılmış ve bu konuda tam teşekküllü Çankırı Devlet Hastanesi Sağlık Kurulu tarafından gerekli raporlar temin edilmiştir. Hükümlüde kroner kalp hastalığı ve kronik bronşitin de mevcut olduğu, tam körlüğün mevcut olduğu, hastalıkların sürekli olup, vücudun yüzde 100 oranında iş görme gücünü kaybettiği belirtilmiştir.’’
CEZAYA BİR YIL TEHİR
Başsavcı Dikmen, görmediği herkesçe bilinen Yağmurdereli'nin, tıbben ispatlanan diğer hastalıkları nedeniyle hayati tehlike riski altında olduğunu, cezaevinde bulunduğu süre içerisinde hayati tehlike riskinin artarak devam edeceğini belirtti. Dikmen, ‘‘Sağlık nedenleriyle Mehmet Eşber Yağmurdereli'nin halen infaz edilmekte olan ağır hapis ve hapis cezalarının infazının bir yıl süreyle tehir edilmesinin gerektiği kanaatine varılmıştır’’ dedi. Yağmurdereli'nin cezasının ertelenmesinin afla karıştırılmamasını, af yetkisinin sadece Cumhurbaşkanı'na ait olduğunu anlatan Başsavcı Dikmen, ‘‘Yapılan infaz tehiri, ilgili yasalarla tanınmış olan yetki kullanmak suretiyle yapılan bir işlemdir. Adı geçen hükümlünün cezasının infazı her zaman mümkündür. Ancak insan hayatı da bizim için çok değerlidir’’ diye konuştu.
BENİM PASAPORTUM YOK
Yağmurdereli gazetecilere yaptığı kısa açıklamada, ‘‘Kaldığımız yerden devam’’ dedi. Yağmurdereli, sorunların olduğu gibi durduğunu hatırlatarak şunları söyledi: ‘‘Düşüncelerinden dolayı hâlâ cezaevinde yatan insanlar var. Bu ülkenin Başbakanı, halkı yanlış yönlendirecek açıklamalarda bulundu. Benim bugüne kadar söylediklerim ve yazdıklarım irdelenirse, kimseye zararlı olmadığım görülür. Ben isterim ki, düşünceler yararlı, zararlı diye değil, doğru-yanlış diye ayrılmalıdır.’’ Gazetecilerin ‘‘Yurtdışına çıkacak mısınız?’’ sorusuna Yamurdereli, bugüne kadar yurtdışına hiç çıkmadığı ve pasaportunun olmadığını söyledi.
Yağmurdereli, doktorların muayeneyi nasıl yaptığı sorusuna ‘‘O ayrıntılara girmek istemiyorum’’ demekle yetindi. Yağmurdereli özgürlüğünün ilk gününde Ankara'da kendisinin yazdığı ‘Akrep’ adlı oyunu izledi. Ankara Sanat Tiyatrosu'nda sahnelenen oyunu izlemeye ailesi ile gelen Yağmurdereli salonu dolduran seyircilerin coşkulu alkışları arasında karşılandı. Yağmurdereli, oyunun bitiminde oyuncularla birlikte izleyicileri selamladı.