Yağışlar devam ediyor

Güncelleme Tarihi:

Yağışlar devam ediyor
Oluşturulma Tarihi: Mayıs 28, 2004 00:00

Yağışlarin konumunda, son birkaç gündür olduğu gibi bugün ve yarın da değişim yok.Sıcaklıklar ise toparlandı, kuzey bölgelerde yine 25 derecelere ulaşıyor. Ancak pazar günü hava biraz bulanabilir, özellikle iç bölgelerde. Bu yağışlar sıcaklığı bir miktar azaltacak ancak çok büyük değerlerde değil.Artık biz de tarafız. Küresel İklim Değişimi’ne neden olan gazların atmosfere yayılmasına kısıtlama getiren Kyoto Protokolü’ne taraf olduğumuzu geçtiğimiz pazartesi günü resmen açıkladık. Yani, Türkiye önümüzdeki 10 yıl içerisinde atmosfere yaydığı küresel iklim değişimine neden olan gazlarının oranını 1990 yılındaki değerin % 5,2 altına çekmeyi taahhüt etmiş oluyor. Fakat bu protokol, tüm ülkelerin, dolayısı ile Amerika Birleşik Devletleri ile Rusya’nın da imza atması ve verdiği taahhüdü yerine getirmesi ile geçerlilik kazanacak. Atmosferimizin yaşanmaz hale adım adım gelmesinde başrol oynayan ve kesinlikle çok iyi oynadıklarını atmosferin geldiği halden de anlayabildiğimiz 2 dev ülke hálá protokole imza atmış durumda değil. Birincisi ABD, ekonomik gerekçeler ile protokolü kesinlikle kabul etmeyeceğini açıklıyor, öte yandan yine ABD küresel iklim değişimine neden olan gazların bir numaralı atmosfere yayıcısı, ikincisi Rusya, ki onlar da Kyoto Protokolü’ne adım adım yaklaşıyoruz diyor, ama hálá ortada somut bir girişim yok. Moral bozmak gibi olmasın ama şu andan itibaren bu gidişe dur dense dahi, sonucu ne zaman alınır, pek belli değil. Daha doğrusu iklim değişiminin vereceği zararlar hemen durdurulamayacak. Sera gazları birçok kişi tarafından aslında yanlış anlaşılıyor. Sera gazları yalnızca küresel ısınmaya değil, küresel iklim değişikliğine neden oluyor. Yakın görünse de aslında bu iki tanımlama birbirinden farklı. Yani sera gazlarının neden olduğu olayın sonucunda salt bir ısınma değil, iklim dengesinde bozulmalar ve bunun neticesinde mevcut atmosferik olayların uç noktalara gitmesi, hatta bazı bölgelerde iklimin ve hava koşullarının tam terse dönmesi ihtimali söz konusu. *Yazı zor getirdik. Sıcaklık, ha arttım, ha artacağım derken haziranı ettik, daha yeni yeni ısınıyoruz. Bahar mevsimini geçirirken aralıklar ile ısınmamızı sağlayan rüzgarlar güneybatıdan esti, bu nedenle gelen Afrika’nın tozu toprağı, yağmurla beraber ağırlıkla batı bölgeler ve Akdeniz’de yere indi. Çamur yağmurları bu kesimlerdeydi. Artık haziran geliyor. Yaz aylarında sıkça duyarsınız, ‘Basra Alçak Basıncı’nın etkisine girdik, sıcaklıklar aşırı değerler alıyor’ şeklinde açıklamaları. Adını merkez olarak yanlış bildiğimiz bu Basra Alçak Basıncı’nın oluşturacağı rüzgarlar sıcak hava ile beraber Basra Körfezi’nden, Lübnan’dan, Arap Yarımadası’ndan Türkiye’ye toz-toprak taşıyacak. Hemen burada bir parantez açmak istiyorum, Basra Alçak Basınç Merkezi diye bir tanımlama, bu bölgede oluşan böyle bir merkez yok. Ben her zaman sokaktaki insanın bu tür detaylarla uğraşmadığını biliyorum ve düşünüyorum ama bu açıklamayı mecburen yapıyorum, zira yapmazsam sevgili hocam Mikdat Kadıoğlu ipliğimi kesin pazara çıkartır :)). Neyse konumuza dönecek olursak önümüzdeki haftalarda bu toz toprak, dolayısı ile çamur yağmurlarından ağırlıkla güney bölgeler etkilenecek. Lütfen bu duruma araçlarını sıkça yıkatmak zorunda kalan araba sahipleri dışında kimse sinirlenmesin, zira geçtiğimiz haftalarda da bahsetmiştim, çamur yağmurları hem insanlar, hem toprak, hem de denizler açısından çok faydalı.
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!