Yabancıya mal satışının iptal gerekçesi

Güncelleme Tarihi:

Yabancıya mal satışının iptal gerekçesi
OluÅŸturulma Tarihi: Nisan 26, 2005 00:00

Anayasa Mahkemesi, "karşılıklı olma ve kanuni sınırlamalara uyulma" koÅŸuluyla yabancıların mal edinmesini öngören yasa maddesini iptal gerekçesinde, mal edinilmesinin usul ve esaslarının yasada ayrıca belirtilmesinin ülkenin bütünlüğü, güvenliÄŸi, coÄŸrafi özellikleri, stratejik konumu ve öncelikleri açısından önemli olduÄŸu ifade edildi. Tapu Yasası’nın 35’inci maddesi, 4976 Sayılı Yasa’nın 19’uncu maddesi ile deÄŸiÅŸtirilerek, "karşılıklı olma ve kanuni sınırlamalara uyulma" koÅŸuluyla yabancıların mal edinmesinin önü açılmıştı. CHP’nin, baÅŸvurusu üzerine, Anayasa Mahkemesi yasanın iptal edilmesine karar verdi. Yüksek Mahkemenin iptal kararının gerekçesi, bugünkü Resmi Gazete’de yayınlandı.  YABANCILARIN MAL EDÄ°NMESÄ°  4916 sayılı Yasa’nın 19’uncu maddesi ile deÄŸiÅŸtirilen Tapu Yasası’nın 35’nci maddesi, karşılıklı olmak ve kanuni sınırlamalara uyulmak kaydıyla, yabancı uyruklu gerçek kiÅŸiler ile yabancı ülkelerde bu ülkelerin kanunlarına göre kurulan tüzel kiÅŸiliÄŸe sahip ticaret ÅŸirketlerinin, Türkiye Cumhuriyeti sınırları içinde taşınmaz edinebileceklerini düzenliyor. Yasa, Türkiye Cumhuriyeti ile arasında karşılıklılık olmayan devlet vatandaÅŸlarının kanuni miras yoluyla edindikleri taşınmazlar ile kanuni kısıtlamalara tabi alanlardaki taşınmazların, intikal iÅŸlemleri yapılarak tasfiye edilmesi veya bedele çevrilmesini öngörüyor. Yabancı uyruklu gerçek kiÅŸilerin, kanuni miras dışında ölüme baÄŸlı tasarruflar yoluyla otuz hektardan fazla taşınmaz edinebilmesi ise Bakanlar Kurulu’nun iznine baÄŸlanıyor.  YASA’DA USUL VE ESASLAR DÃœZENLENMEDÄ°  Anayasa Mahkemesi’nin yasayı iptal gerekçesinde, bilim ve teknolojideki geliÅŸmelerin, artan ulaşım ve iletiÅŸim olanaklarının, ekonomik, sosyal ve siyasal iliÅŸkilerde beliren yeni yapılanma gereksinimlerinin, uluslararası iliÅŸkilere yoÄŸunluk ve yeni boyutlar kazandırdığı belirtildi. Gerekçede, bunun sonucu olarak kimi durumlarda yabancılara mülk edinme hakkının tanınması ve buna koÅŸut olarak da konunun ülke koÅŸullarına göre belli yasal sınırlamalara baÄŸlı tutulması gereÄŸinin ortaya çıktığı kaydedildi. Gerekçede, dava konusu 35’nci maddenin ilk fıkrasıyla yabancı gerçek ve tüzel kiÅŸilerin taşınmaz edinmeleri, "karşılıklı olmak ve kanuni sınırlamalara uyulmak" koÅŸuluna baÄŸlı tutulduÄŸu, ancak bunun usul ve esaslarının gösterilmediÄŸine dikkat çekildi.  YABANCILARIN TAÅžINMAZ EDÄ°MÄ° ÃœLKE GÃœVENLİĞİ Ä°LE Ä°LGÄ°LÄ°  Gerekçede, hukuk devletinin iÅŸlevlerinin yaÅŸama geçirilebilmesi için, ülkenin bütünlüğü, güvenliÄŸi, coÄŸrafi özellikleri, stratejik konumu ve öncelikleri gözetilerek yabancıların alacağı taşınmazın yeri, arazi, arsa veya bina olmasının getireceÄŸi farklılıklar ile satın almanın amacı, koÅŸulları ve devirde uyulacak usul ve esaslar gibi unsurların yasada belirtilmesi gerektiÄŸi belirtildi. Bunların yasada düzenlenmemiÅŸ olmasının, ülke bütünlüğü ve egemenliÄŸi ile doÄŸrudan ilgili olduÄŸunda duraksama bulunmayan yabancıların taşınmaz edinimi konusunda, yetki devrine yol açacağına iÅŸaret edildi. Yabancılar lehine taşınmaz üzerinde sınırlı ayni hak tesis edilmesinde Anayasal sakıncaların söz konusu olduÄŸu kaydedilen gerekçede, hak süresinin de amacı, süresi, türü gibi özelliklerin Yasa’da belirlenmesi gerektiÄŸi ifade edildi.  BAKANLAR KURULU YETKÄ°SÄ°  Maddenin son fıkrasında yer alan "kamu yararı ve ülke güvenliÄŸi bakımından bu maddenin uygulanmayacağı yerleri belirlemeye Bakanlar Kurulu yetkilidir" hükmü de deÄŸerlendirildi. Böylece "ülke güvenliÄŸi" yanında "kamu yararı" gibi sınırları belirsiz bir kavrama dayanarak Bakanlar Kurulu’na bu maddenin uygulanmayacağı yerleri saptama konusunda geniÅŸ bir takdir yetkisi verildiÄŸi belirtilen gerekçede, bunun yasama yetkisinin devrine yol açacağına dikkat çekildi. Gerekçede, Bakanlar Kurulu’na verilen yetkinin kullanılmasının, ise yabancılar yönünden sınırlama içerdiÄŸi belirtilerek, bu sınırlamanın doÄŸrudan yasayla yapılmaması veya uygulamaya yönelik yetkilendirmenin sınırlarının ve ilkelerinin belirlenmemesinin Anayasa ile baÄŸdaÅŸmadığı kaydedildi.     Gerekçeye, Serdar Özgüldür ve Mehmet Erten karşı oy kullandı.   TEMMUZDA YÃœRÃœRLÃœKTE  Yüksek Mahkeme’nin gerekçeli kararının Resmi Gazete’de yayınlanması ile birlikte, iptal kararı 3 ay sonra, temmuz ayında yürürlüğe girecek. Â
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!