Güncelleme Tarihi:
İSMMMO'nun “Türkiye'deki Yabancı-Kar Transferleri” başlıklı raporuna göre, iyi planlanmış ve etkin bir şekilde yönlendirilmiş doğrudan yabancı yatırımlar, üretim, istihdam, gelir, ihracat artışı getirirken, ödemeler dengesi ile ekonomik gelişme üzerinde olumlu etkiler yaratıyor.
Rapora göre, 1990-2002 döneminde yabancı yatırımcıların Türkiye'de yaptıkları kar transferlerinin toplamı 3,1 milyar dolar iken, 2003 yılından bu yılın ilk 8 ayına kadar geçen dönemde kar transferi toplamı 5 milyar 150 milyon dolara ulaştı. Buna göre, son 3,5 yılda yapılan kar transferleri toplamı geçmiş 12 yıldan yapılanın yüzde 60 üzerinde gerçekleşti.
2003 yılına kadar yıllık ortalama 300 milyon doların altında kalan yabancı yatırımcıların Türkiye'den sağlayıp kendi ülkelerine transfer ettikleri kar miktarı, 2003 yılında ilk kez 643 milyon dolar oldu.
Daha sonraki yıllarda hızlanan ve yıllık 1 milyar dolara çıkan kar transferi bu yılın ilk 8 ayı itibariyle 1,2 milyar dolarla rekor kırdı. İlk 8 aylık
veriler ışığında yapılan tahmine göre, bu yılın sonu itibarıyla yabancıların kar transferlerinin 1,5 milyar doları aşması bekleniyor.
Raporda, Türkiye'ye yatırım yapan uluslararası bankaların, ilk 5 yıl içerisinde, getirdikleri sermayenin üzerinde kar beklediği, dolayısıyla bugün miktar anlamında henüz küçük boyutlarda görünen kar transferlerinin, yabancıların yeniden yapılanma ve organizasyon yatırımlarının tamamlamasıyla daha da artacağı, bunlara yabancıların gayrimenkul alanında yaptıkları yatırımların tamamlanmasıyla elde edecekleri kira gelirlerinin transferleri eklendiğinde durumun Türkiye açısından daha da sıkıntılı bir noktaya gideceği vurgulandı.
Türkiye'de 2002 yılından bu yılın Ağustos ayına kadar olan dönemde toplam 49 milyar 683 milyon dolar olan yabancı doğrudan yatırımların 9 milyar 925 milyon doları gayrimenkul sektörüne geldi. Başka bir ifadeyle son 5 yılda Türkiye'ye gelen her 100 doların 20 doları gayrimenkul sektörüne girdi.
Raporda, kar transferlerini engelleyici bir politikadan ziyade döviz kazandırıcı alanlarda sıfırdan yatırımların özendirilmesi ve teşvik edilmeli gerektiği vurgulandı.
Türkiye Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler ve Yeminli Mali Müşavirler Odaları Birliği (TÜRMOB) Genel Başkan Yardımcısı ve İSMMMO Başkanı Yahya Arıkan, yaptığı değerlendirmede, yabancı sermayenin Türkiye'ye yönelmesinin en temel nedeninin, büyüme potansiyeline bağlı olarak kar marjlarının gelişmiş ülkelere göre daha yüksek bulunması olduğunu belirtti.
Firmaların ev sahibi ülkeye getirdikleri sermayenin, uzun dönemde dışarı transfer ettikleri sermayeden küçük kaldığını ifade eden Arıkan, “Türkiye'de de sıfırdan bir yatırım yapmak yerine var olan işletmeleri almayı tercih eden yabancı yatırımcıların, kar transferlerinde artış şimdiden başladı” dedi.
Arıkan, genellikle iç pazara dönük üretim yapan yatırımlara yöneldiği gözlemlenen çok uluslu şirketlerin, bu pazarlarda ciddi kar beklentileri olduğuna dikkat çekerek, şunları kaydetti:
“Benzer durum Türkiye için de söz konusu. Türkiye'ye daha çok özelleştirmeler ve özel sektör şirketlerinin satın alınması yöntemiyle giren yabancı şirketlerin tercihini iç pazarın potansiyeli belirledi. Başka bir ifadeyle özelleştirilen Telekom, satılan bankalar döviz kazandırıcı bir üretim alanı değildir. Türkiye bu konuda planlama ve yönlendirmeye dayalı politika belirlemek ve uygulamak zorundadır.”