Ya tecavüz ya aşk

Amerikalı öğretmen Mary Letourneau'nun küçük öğrencisinden iki çocuğu

oldu, ‘‘tecavüz’’ suçundan hapse girdi. Ama Mary ve sevgilisi Villi, ilişkileri konusunda ‘‘tipik’’ kadın-erkek tavrı gösteriyorlar. Mary ‘‘Aşkımız sonsuza kadar sürecek’’ derken, Villi ‘‘onunla yatmak için arkadaşlarımla bahse girmiştim’’ diyor!

ABD geçen yıl, 12 yaşındaki öğrencisi Vili ile cinsel ilişkiye giren ve iki kız çocuğu dünyaya getiren evli ve 4 çocuk annesi lise öğretmeni Mary Letourneau'nın hikayesiyle sarsıldı.

Oğlundan sadece 7 ay büyük öğrencisiyle ilişki kuran öğretmen tecavüz suçlamasıyla cezaevine gönderilirken, Vili okuluna geri döndü. Ancak toplumsal gerginlik azaldığında çocuk sevgilisini bir daha görmeme şartıyla serbest kalan Mary, soluğu yine Vili'nin yanında aldı.

Mary, psikologlara hep aynı şeyi söylüyordu: ‘‘Hayatım boyunca beklediğim ilahi aşkı buldum.’’ Vili ise öğretmenine aşık olduğunu çocukları ve Mary ile bereber bir yaşam sürmek istediğini tekrarlayıp duruyordu. Mary ikinci kez Vili'den hamile kalınca yeniden hapse girdi ve sevgililer yine ayrıldı.

Olay ABD sınırlarını aşıp tüm dünyaya maloldu. Toplum bilimciler seksologlar ve bu ilginç ilişkiyi izleyenler şu sorulara kilitlenip kaldı: Artık ergenlik yaşı diye bir şey yok mu? 10 yaşında bilgisayar uzmanı olabilen ‘‘çocuklar’’ yatakta erkek olmaya kalkıştığında ne yapacağız?

ABD toplumu bugüne kadar bu yaşlardaki çocuklara birer kurban gözüyle bakıyordu. Yasalar her zaman buna göre yapılmış, küçük yaşta insanlarla ilişkiye giren yetişkinler, derhal tecavüz suçlamasıyla demir parmaklıklar arkasına gönderilmişti. Yasa koyucu, ergenlik yaşını ve reşit olmayı cinsel ilişki için esas almıştı.

Pürüzler vardı, ancak toplum düzeni ve yasalar bu istisnai suçların hakkından gelirdi. Klasik Amerikan ailesi, çocuklarını bu tür ‘‘pislikler’’den uzak tutmayı da bilirdi. Her şey yolunda gidiyordu. Ta ki 1998 yılında Seattle'da yaşanan Mary ile Vili olayına kadar.

DÜNYA AYAĞA KALKTI

Olayı bir kaç gecelik cinsel sapkınlık boyutundan uzaklaştıran unsurlar vardı. Her ikisi de birbirlerine aşık olduklarını söylüyorlar ve ciddi bir beraberlikleri olduğunu iddia ediyorlardı. Bu ilişkinin sonucunda 35 yaşındaki öğretmen hamile kaldı ve bir kız çocuk dünyaya getirdi. İşte bardağı taşıran da bu oldu. ABD ve medya kanalları sayesinde olayı duyan diğer ülkelerde insanlar ayağa kalktı.

Bu bir akıl hastalığı mıydı? Çocukların kötüye kullanılması ya da tecavüze uğraması mıydı? Tecrübeli bir öğretmen, masum genç bir çocuğu kendi cinsel tatmini için mi kullanmıştı? Yoksa bu, aşk ve yasaların klasik çatışması mıydı?

Mary şimdi Seattle'ın güneyindeki Gig Harbor kadınlar hapishanesinde, çocuk tecavüzünden yedi yıl beş aylık hapis cezasını çekiyor. Mary'nin mahkumiyeti, çocuk sevgilisinden ilk çocuğunu doğurduktan üç ay sonra, 1997 Ağustos ayında kesinleşti. Cezası seks saldırganlığı konusunda tedavi görmeyi ve çocukla hiçbir şekilde temas etmemeyi kabul etmesinden sonra ertelendi ve geçen yıl 2 Ocak'ta tahliye edildi. Ancak Mary, sözünü bozdu ve çocuk sevglisiyle birçok kez birlikte olduktan sonra, tekrar hamile kaldı. Böylece yine hapse girdi. Şimdi biri 19 aylık diğeri ise dört aylık iki kıza Vili'nin annesi bakıyor.

İKİ FARKLI ÖYKÜ

Mary ile Vili arasındaki aşka dair iki farklı öykü var ortada. Mary, dokuz ay boyunca Vili'nin öğretmeni olduğunu, aralarında bir kimya oluştuğunu ve ‘‘gözleriyle Vili'yi soyduğunu’’ ve yine ‘‘gözleriyle kendisine neredeyse tecavüz ettiğinin’’ farkında olduğunu söylüyordu. Mary'ye göre Vili ile aralarında, daha sonra avukatlara, polise ve psikologlara söylediği gibi, saf, mükemmel ve kutsal bir aşk vardı. Ona göre bu, bir çeşit sonsuz aşktı ve bunu hayatı boyunca beklemişti.

‘‘Bunun gerçekleşmesine onun öğretmeni olduğum sürece izin veremezdim. Biraz daha büyümesi için beklemeliydik’’ diyor Mary. ‘‘Ne kadar beklersek bekleyelim tüm bunların olacağını ikimiz de biliyorduk. Bu ikimiz için de yaşam boyu aşktı.’’

Ancak Mary kendisinin en büyük özelliğini de ‘‘ne zaman başı derde girse masum biri gibi hareket edebilme yeteneğine’’ sahip olmakla açıklıyordu.

20 DOLARLIK İDDİA

Vili'ye göre ise yaşadıkları daha az şiirseldi. ‘‘Onunla yatmak istiyordum. Kuzenim Tony ile aynı sınıftaydık ve hangi öğretmenle yatabileceğimi sormuştu. Ben de Mary Letourneau demiştim. Yapamayacağımı söyleyince 20 dolara iddiaya girdik’’ diyordu.

İlk defa birlikte olmaları Vili'nin 13'üncü doğum günündeydi. Bu arada Mary, çevresindeki insanlara Vili'nin ‘‘Picasso’’ gibi yetenekli olduğunu söylüyordu. Mary, Vili'yi kendi deyimiyle ‘‘sanatsal bir korumaya’’ almıştı. Ama öğrencisine yakınlığı çevresindekilerin eleştirilerine ve rahatsızlığına neden olmaya başlamıştı bile.

Sonunda Şubat ayında Vili'ye tecavüz suçlamasıyla karşı karşıya kaldığında, Vili beş ya da altı kez birlikte olduklarını söylemişti. Gerçekte ise, yıl boyunca neredeyse 300 kez birlikte olmuşlardı.

Vili, kendini bir kurban gibi hissetmediğini, Mary'ye aşık olduğunu söylüyordu. Oysa polis ve savcı ise onu bir kurban olarak görmüşlerdi. Sorduklarında güçlü bir fikirle karşılaşacaklardı. Bu çocuk daha on yaşındayken en az iki kızla seks yapmıştı. Teknik olarak o kızlar da ikinci derece tecavüz suçlularıydı.

Bu hastalıklı ‘‘aşk’’ 1996 yazı boyunca sürdü. Sonbaharda, Mary hamile olduğunu anladı. Kocasıyla geçen altı ay boyunca hiç seks yapmamıştı. Bir gece kocasının ondan hamile kaldığını zannetmesi için onunla yatağa girdiğinde ise, daha sonra bunun kendisini fiziksel olarak hasta ettiğini iddia etti.

Birkaç hafta sonra ise Mary hamile olduğunu açıkladığında, kocası da şüphelendi. Daha sonra da karısının, öğrencisine yazdığı aşk mektuplarını ve şiiri buldu. Mary sonradan, kocasının ‘‘Taşıdığın zenci bir bebek mi’’ diye bağırıp, 13 yaşındaki Vili'nin evine koştuğunu anlatıyor. Vili Fualaau ise bunu gülerek hatırlıyor ve Mary'nin kocasını korkaklıkla suçluyor.

Altı hafta sonra Mary'nin ailesinin bir başka ferdi, bir kuzen, olayı polise ve okul yetkililerine anlatıyor ve Mary Letourneau ikinci dereceden tecavüzle suçlanıyordu.

Sonunda öğretmenle öğrencisinin aşkı gazete manşetlerine yansıdı. İkisi de birbirlerini sevdiklerini söylediler. 1997 Mayıs ayında da bebekleri doğdu. Psikiyatrlar ve psikologlara göre, Mary, takıntılı, kendisinin göründüğünden daha önemli olduğuna inanan, antisosyal, narsist, abartılı ve samimi olmayan özelliklerinin yarattığı kişilik bozukluklarına sahipti.

İKİNCİ HAMİLELİK

Mary Letourneau davasında mahkeme, Mary'nin yardım ve anlayış isteğini kabul etti ve Vili ile bir daha hiçbir şekilde ilişki kurmayacağına dair söz aldıktan sonra cezasını erteledi.

Mary verdiği söze karşın Vili'yle serbest bırakılmasından birkaç saat sonra birlikte oldu ve ilişki bir ay daha sürdü. Vili daha sonra şunları söyledi: ‘‘Mary ile hapishaneden sonra tekrar buluştuğumuzda bazı şeyler değişmişti. Gerçi onu seviyordum ama ben de büyüyordum. Hamileliğe karşı önlem alıp almadığını sorduğumda, herşeyin güvenli olduğunu söylemişti.’’

Mary tecavüzle suçlanmadan önce, iki tarafın ailesi de polise ve Washington'daki savcıya meselenin kendi aileleri içinde çözümlenmesi ya da en azından kamuoyu önünde olayın fazla büyütülmeden ele alınmasını talep etmişlerdi.

Vili'nin annesi ise ‘‘Oğlum, değişimin hızıyla geride kalmış yasaların olduğu bir dünyada büyüyen genç bir yetişkin. 13-15 yaşlarında, duygular sıkça değişir. Oğlumun da doğal olarak Mary için hissettikleri değişmiş ve diğer kızlara yönelmiş olabilir. O şu anda 15 yaşında iki kız babası ve onların annesi ile görüşemiyor. Bununla nasıl başa çıkacak ve nasıl delirmeyecek?’’ diyor.

Vili hala Mary'yi sevdiğini bazen de emin olamadığını söylüyor. ‘‘İki çocuğum ve sevdiğim bir kadın var ama bunların hiç biri benim seçimim değil. İşte benim kaybettiğim şey: Seçme hakkım.’’

Mary'nin unutulan diğer dört çocuğu ise Alaska'da babalarıyla birlikte skandaldan uzak yaşıyor, boşanma davası da devam ediyor.

Mutsuz bir kadın

Mary'nin babası John G. Schmitz, aşırı muhafazakar, Kaliforniyalı bir politikacıydı. Koyu bir Katolik olan Schmitz'in dertleri, 1982 yılında bir metresi ve evlilik dışı 15 aylık bir çocuğu olduğunun ortaya çıkmasıyla başladı. Mary, dokuz yaşındayken, ağabeyi tarafından oral sekse zorlanmış, cinsel tacize uğramıştı. 1973 Ağustos'uda üç yaşındaki erkek kardeşi Philip, evlerinin okyanusa bakan havuzunda boğuldu. Mary 11 yaşındaydı ve Philip'in sorumluluğu ona verilmişti. Mary, ateşli bir Katolik olarak düğün gecesine kadar bakire kalmayı arzuluyordu ama Arizona eyalet üniversitesinde ikinci sınıftayken hamile kaldı. Steve Letourneau ile evlendi. Yaşanan problemlere rağmen çift 12 yılı bir arada geçirdi, dört çocukla ve sık sık yaşadıkları mali zorluklarla... Steve Letourneau, Alaska havayollarının Seattle havaalanındaki bagaj kısmının başındaydı. Mary ise Shorewood ilkokulunda öğretmendi. Bütün dünyanın onların hikayesini duyması 12 yaşındaki Vili Fualaau'yı burada tanımasıyla başlamıştı zaten.

Sokakların çocuğu

Vili, Hawai doğumlu, sokakların dilinden anlayan, hayatı, annesinin babası tarafından dövülme anılarıyla dolu bir çocuk. Babası Lui Fualaau silahlı soygun ve uyuşturucu suçlarından 12 yıllık bir ceza için Texas'ta hapse girerken ailesi 1988'de Seattle'a yerleşti. Lui oğlunu televizyonda görüp öğretmeni ile seks yaptığını öğrendiğinde gurur duyduğunu söylüyordu. Beş ayrı kadından 19 çocuğun babası olan Lui arkadaşlarına dönüp ‘‘İşte benim oğlum’’ dedi. Vili'nin konuşmaları küfürlerle doluydu ve suçla da tanışmıştı. Alkol, uyuşturucu kullanımı, dükkanlardan hırsızlık. İlk seks yaptığında henüz 10 yaşındaydı. 12 yaşında altıncı sınıfa geldiğine tamamen kontrol dışıydı. Diğer erkek çocuklarından daha iriydi. Belli belirsiz bıyıkları yeni çıkıyordu. Uzun saçlarını at kuyruğu şeklinde bağlamıştı. Okulda kargaşaya yol açan biri olmasına rağmen öğretmenleri onun yeteneğini de keşfetmişlerdi. Çizimleri yedi yaşındayken 30 dolara satılıyordu. Mary ile Vili'nin tanışması da bu sayede gerçekleşti. Çocuğun bu yeteneğini gören Mary, sekiz yaşındaki Vili'nin sınıf öğretmeni oldu.