Ya Betil, ya biz noktasındaydık

TEGV'in yeni BaÅŸkanı Cengiz SolakoÄŸlu, yeni yapılanma hedeflerini anlatırken, Ä°brahim Betil'in ayrılış olayına da açıklık getirdi. SolakoÄŸlu, ‘‘Ya BaÅŸkan (Ä°brahim Betil), ya da yönetim kurulunun diÄŸer üyeleri noktasındaydık. ÇoÄŸunluk kararını uygulamayan baÅŸkan ayrıldı’’ dedi.Türkiye EÄŸitim Gönüllüleri Vakfı'nın (TEGV) Yönetim Kurulu BaÅŸkanı Cengiz SolakoÄŸlu, TEGV'deki yeni yapılanmanın hedefinin, vakfın saÄŸlam temeller üzerinde kalıcı büyümesini saÄŸlamak, verimliliÄŸi artırmak ve standart kalitede hizmeti yaygınlaÅŸtırmak olduÄŸunu söyledi. Vakfın kaynaklarının giderek büyümesine karşın altyapısının bu kaynakların yükünü taşıyacak hale getirilemediÄŸini belirten SolakoÄŸlu, ‘‘Ve durup, geleceÄŸi planlamamız gerekiyordu. Bu noktada BaÅŸkan (Ä°brahim Betil) ile Yönetim Kurulu arasında oluÅŸan bu fikri uçurumu aÅŸmak mümkün olmadı. Ortada iki yol vardı, ya BaÅŸkan'ın dediÄŸi olacak ve de buna Yönetim Kurulu Ãœyeleri sessiz kalacak veya ayrılacaklardı. Ya da çoÄŸunluk kararını uygulamayan BaÅŸkan ayrılacaktı. Öyle de oldu’’ diye konuÅŸtu.TEGV'in 28 Mart'taki OlaÄŸan Mütevelliler Heyeti toplantısında vakfın kurucu üyesi ve eski BaÅŸkanı Ä°brahim Betil'in yerine seçilen Cengiz SolakoÄŸlu, dün TEGV'in yeni Yönetim Kurulu'yla birlikte vakıftaki yeni yapılanmayı ve Betil'in ayrılmasının arkasındaki nedenleri anlattı. 10 Yönetim Kurulu üyesinin hazır bulunduÄŸu toplantıya, Suna Kıraç rahatsızlığı nedeniyle katılamadı.HEDEFTEN SAPMA YOKTEGV yönetimindeki deÄŸiÅŸimin farklı yorumlara neden olduÄŸunu ve zihinlerde bir takım sorular oluÅŸturduÄŸunu hatırlatan SolakoÄŸlu, amaçlarının TEGV'i eÄŸitim konusunda en büyük, en etkin sivil toplum örgütü haline getirmek ve vakfı topluma mal ederek, kalıcılığını saÄŸlamak olduÄŸunu belirtti. Vakfın, Türkiye'nin geleceÄŸi olan çocuklara eÄŸitim hizmeti vermek için yola çıktığını hatırlatan SolakoÄŸlu, ‘‘Bu ana hedeften sapılmasına asla müsaade edilmeyecektir. Ãœlkeye siyasi alanda hizmet vermek isteyenler ayrılır. Siyasi partilerin de vakfımızda gölgesi olmayacak’’ dedi. Tüm sivil toplum örgütlerine ve diÄŸer kuruluÅŸlara örnek olabilecek bir model oluÅŸturmak istediklerini söyleyen SolakoÄŸlu, ‘‘Bu model, bugüne kadar çeÅŸitli kurum ve kuruluÅŸlarda verimsizliÄŸin ana nedeni olarak eleÅŸtirdiÄŸimiz, ancak bir türlü vazgeçemediÄŸimiz yapıyı deÄŸiÅŸtirmek anlamında. GeleceÄŸi planlamadan, topluma hoÅŸ gözükecek faaliyetleri ardarda sıralama popülizmi de buna dahil. Son bir haftada yaÅŸananlar, her geçen gün yaptıklarımızın doÄŸruluÄŸunu daha da güçlendiriyor’’ diye konuÅŸtu. TEGV'in yaklaşık 70 milyon dolarlık bir kaynağı, 5 yıllık dönemde en verimli ÅŸekilde kullanılarak hedefe ulaÅŸması gerektiÄŸini söyleyen SolakoÄŸlu, şöyle devam etti: ‘‘Toplumda beÄŸenilmek, ÅŸeffaf olmak, gece gündüz demeden ÅŸevkle çalışmak önemliydi ama yeterli miydi? Bu hızlı büyümeyi destekleyecek altyapımız ne durumdaydı? Bir rüzgarı yakaladık, toplum destekliyor. Ama rüzgara kapılıp sonra dağılırsak yaptığımız iÅŸlerin içinden çıkamazsak güvenilirliÄŸimiz sarsılırdı. McKinsey'in gönüllü yardımıyla Haziran 2001'de baÅŸlayan ‘KurumsallaÅŸmaya DoÄŸru' adlı çalışma Aralık ayındaki toplantıda onaylandı. Hedefimiz, vakfın saÄŸlam temeller üzerinde kalıcı büyümesini saÄŸlamak, verimliliÄŸi artırmak ve standart kalitede hizmeti yaygınlaÅŸtırmaktı.’’Alınan bu kararları yeni yılda hayata geçirmek gerektiÄŸi halde Yönetim Kurulu BaÅŸkanı’nın kararları uygulama konusunda isteksiz davrandığını ve zaman zaman da daha önce çoÄŸunlukla alınan kararların isabetine inanmadığına iÅŸaret eden SolakoÄŸlu, ÅŸunları söyledi: ‘‘Yönetim Kurulu Ãœyelerimizin çoÄŸunluÄŸu ise uygulamaların biran önce baÅŸlamasını istiyor ve bunun gecikmesinin getireceÄŸi aksaklıkların sorumluluÄŸunu üstlenmek istemiyorlardı. Yönetim Kurulu'nun kararına raÄŸmen BaÅŸkan'ın ısrarına anlam verilemiyordu. Yaptıklarımız kamuoyunda büyük destek ve heyecan yaratsa da bize sürdürülebilir görünmüyordu. Çünkü kaynaklarımız büyümüş, altyapımız ise bu kaynakların yükünü taşıyacak hale getirilmemiÅŸti. Ve durup geleceÄŸi planlamamız gerekiyordu. Bu noktada BaÅŸkan ile Yönetim Kurulu arasında oluÅŸan bu fikri uçurumu aÅŸmak mümkün olmadı. 'Ben merkezli yönetim' anlayışını Yönetim Kurulu'nu oluÅŸturan, her biri kendi alanlarında baÅŸarılı ve yönetmede deneyimli üyelerin kabul etmeleri mümkün deÄŸildi.’’İlk çatlak Åžifo MehmetVakfın son üç yılda büyük bir ataÄŸa kalktığını söyleyen Cengiz SolakoÄŸlu, şöyle konuÅŸtu: ‘‘1999'da saÄŸlanan kaynaklar, baÅŸarıyla Hayat Mahalleleri'ne dönüştürüldü. 2001 yılında ‘Bir milyon çocuk' kampanyasına toplumdan büyük katılım saÄŸlandı. 2001 yılı mayıs ayında Yönetim Kurulu BaÅŸkanı'nın muhalefetine raÄŸmen, Yönetim Kurulu'nca benimsenen ve 4 AÄŸustos'ta gerçekleÅŸen Åžifo Mehmet Jübilesi ise hem vakfın ismini duyurdu, hem de vakfa büyük kaynak saÄŸladı. Burada da gizli kahramanlar vardı. O dönemdeki BaÅŸkan (Ä°brahim Betil) Åžifo Mehmet'in jübilesinde para toplanamayacağını söyledi. Yönetim Kurulu Ãœyeleri ise bütün riski üstlendi. Jübile sonunda vakfa 570 milyar lira net gelir saÄŸlandı.’’Yönetime not verilecekSolakoÄŸlu, 11 kiÅŸilik Yönetim Kurulu'nu futbol takımına benzettiÄŸi konuÅŸmasında, ‘‘Ben bu takımın kaptanıyım ve sahanın içindeyim. BaÅŸarıyı getiren goller takımın kaptanı deÄŸil, takımındır’’ dedi. Temel amacı eÄŸitim olan TEGV'nin ÅŸahıslara, kurumlara, siyasi partilere bırakılamayacak kadar önemli olduÄŸunu söyleyen SolakoÄŸlu, vakfın yeni yapılanması çerçevesinde Yönetim Kurulu Ãœyeleri'ne performans notu verileceÄŸini belirterek, şöyle dedi: ‘‘Üyelerin vakfa ayırdığı zaman, yaptığı katkı ve sorumluluÄŸunu ne ölçüde yerine getirebildiÄŸi altı ayda bir deÄŸerlendirilecek. Performans notu düşen üyelerimizin yerine görev süresi dolmasa bile baÅŸkası gelebilecek."Â