X-Files

Avrupa ve Amerika'da yıllardır izlenen ve çok popüler olan X-Files dizisi film oldu. Bundan 5 yıl önce küçük yeşil adamlarla ilgili bir TV şovu olarak başlayan dizi, zamanla gizem ve ihanetle ilgili bir epik haline dönüşmüştü. Yıllardır süregelen bu paranormal epiğin son bombası olan X-Files filmi, Türkiye'de Ekim ayında gösterime girecek...

Küçük yeşil adamlar, mutantlar, dev dişi canavarlar, ajanlar ve daha neler neler... Aynı, çok tutulan TV dizisinde olduğu gibi X-Files filmi de ilginç paradokslarla dolu, uçuk ve heyecanlı... X-Files, 1993 yılında Chris Carter tarafından yaratıldı. Devlet sırları, uzaylıları, sigara içen adamı ve daha pek çok ilginç karakteriyle yıllardır televizyon izleyicisini büyüleyen X-Files, artık sinema aracılığıyla dünyanın önceden ulaşamadığı köşelerine de gitmiş olacak. Filmde özel ajan Fox Mulder'ı David Duchovny canlandırıyor. Dana Sucully rolünde ise Gillian Anderson var. William B. Davis de sigara içen adam rolünde. Yönetmenliğini Rob Bowman yaptığı film, Chris Carter ve Frank Spotnitz tarafından yazıldı.

ŞİRKETİ KURTARACAK

X-Files filminin çekimlerine tahmin edilen zamandan çok daha geç başlandı. 20-24 hafta olan prodüksiyon öncesi dönemi 10 haftayla sınırlı kaldı. Ve para meseleleri nedeniyle filmin yapılmasıyla ilgili karar son dakikaya kadar verilemedi. X-Files'ın sahibi Twentieth Century Fox, Speed 2 ve Volcano adlı filmlerin başarısızlığı nedeniyle istediği parayı elde edememişti. Neyse ki, Titanic gişe rekorları kırdı da, X-Files hayata geçti.

Film, milyonlarca yıl önce uzaylıların dünyaya ayak basmasıyla başlıyor. Bir grup mağara adamı bir uzaylıyı sıkıştırıyor ve dövüyorlar. Uzaylıdan siyah sıvı sızmaya başlıyor. Hayatta kalan uzaylılar, o tarihten beri donmuş bir halde dünyayı ele geçirmeyi bekliyorlar. Ve bu gerçeği hükümet gizliyor. İlerleyen dakikalarda filmin en önemli iki kahramanından biri olan Scully kayboluyor ve diğer kahramanımız Mulder onun izini Antarktik'e kadar takip ediyor. Burada uzaylıları, mağara adamlarını ve uzay gemisini buluyorlar. Devletin gizledikleri, uzaylılar ve kahramanlarımız filmin ilerleyen dakikalarını daha da ilginç hale getiriyor...

David Duchovny

ne diyor

David Duchovny, Princeton, Yale'de okurken beklemenin ustası Samuel Beckett üzerine bir tez yazmıştı. 5 yıldır devam eden TV şovunun uluslararası bir yıldız haline getirdiği Duchovny, X-Files filminin çekimleri arasındaki beklemelere dayanamadığını söylüyor. Tüm sıkıntılara rağmen aktör bu filmden çok şey beklediğini belirtiyor.

X-Files filmi diziden daha mı iyi?

D.D.: Filmde bir sonraki çekimden önce durup düşünme ve herşeyin yolunda olup olmadığından emin olma lüksümüz vardı. Bu açıdan filmin daha iyi olduğunu söyleyebilirim.

Filmde farklı uzaylılar mı göreceğiz?

- D.D.: Filmi çekerken diziye oranla daha çok para harcadık. Emin olun filmdekiler birinci sınıf uzaylı...

En çok sevdiğiniz uzaylı filmleri hangileri?

- D.D.: Alien, Aliens ve E.T.

Açıklanamamış olaylar üzerine kurulu bir dizi kendini açıklamaya başlayınca ne olacak?

- D.D.: Göreceğiz. Ama bu filmde ‘‘işte 5 yıldır beklediğiniz cevaplar bunlar’’ demiyoruz zaten. Gerçek bir X-Files filminde, cevaplanan her soru için beş cevap daha doğar.

Aksiyon ve heyecan

ŞÜPHE ve merak uyandıran tehlikeli sahnelerle dolu Kumpas'ın arkasında Hollywood'un en saygın profesyonel kadrolarından biri var. Oyunculardan Jon Voight, Paul Sorvino, ödüllü yönetmen David Glenn Hogan ve koordinatör Chuck Picerni...

Keenen Ivory Wayans, bu filmde keskin nişancı olarak yetiştirilmiş bir çavuş rolünde. Film Körfez Savaşı döneminde geçiyor. Wayans, Kumpas filmiyle daha evvelki filmlerinin aksine bir aksiyon filmi gerçekleştirmiş.

Gece yayınlanan talk show'lar ve Emmy Ödüllü In Living Colors ile adını duyuran Wayans, bu filmin kendisi için bir geçiş filmi olduğunu belirtiyor ve şöyle diyor ‘‘Yazar, yapımcı ve başrol oyuncusu olarak bu filmle birçok olumlu eleştiri aldım... Filmin çekimi boyunca bu sektörde inanılmaz tecrübeler elde ettim’’

Chabrol'un 50. filmi

USTA yönetmen Claude Chabrol'un 40. sanat yılındaki 50. filmi... Clauda Chabrol, yine etrafına kendi favori sanatçı ailesini topladı: Michel Serrault, bu yönetmenle 5. çalışmasını yapan Isabelle Huppert ve François Cluzet.

Filmin hikayesine gelince... Victor ve Betty, kamping arabalarında Fransa'yı dolaşıp ufak tefek dolandırıcılıklarla hayatlarını sürdüren sıradışı ve gerçeküstü bir çift. Bu, çiftin kendi istekleri dışında uluslararası kara para aklama trafiğine karışmalarına kadar sürüyor.

Bu hafif komedide işler ciddileşmeye başlıyor. Bir dizi karışıklık, düzen ve beklenmedik olaylar seyirciyi para dolu bir çantanın peşinden İsviçre'den Karaipler'e sürüklüyor.

Yeni başlayanlar için...

Daha önce hiç X-Files seyretmediyseniz üzülmeyin. Ama bunları okumadan da filme gitmeyin. Kim kimdir, ne nedir şöyle bir fikriniz olsun...

Fox Mulder ve Dana Scully...

X-Files, FBI'ın anlaşılamayan olaylara bakan bir bölümü. Mulder ve Scully de X-Files ekibinin vazgeçilmez kahramanları. Mulder'ın motivasyonu, kız kardeşi Samantha'nın 8 yaşındayken, muhtemelen uzaylılar tarafından kaçırılmış olması. Kızkardeşinin kaçırılmasına şahit olan Mulder, olayın etkisinden kurtulamıyor. Bu yüzden bazen derin düşüncelere dalıyor. Bu olay Mulder'ın paranoyasını da açıklıyor. Kanıtlanmış bilimsel gerçeklere olan patolojik bağımlılığı ile tanınan Scully de, Mulder'ın ortağı. Bu ikilinin ortaklığı, aralarında tutkulu bir bağın doğmasına neden oluyor. Mulder ve Scully birbirlerinden başka kimseye güvenmiyorlar.

Yalnız silahşörler...

Yeraltı gazetesi Magic Bullet'i çıkaranlar filmin komik unsurları. Uzun saçlı Langly, takım elbiseli Byers ve Scully'e aşık Frohike'den oluşan bu üçlü Mulder'a hayran. Çünkü onun teorilerinin kendilerininkinden daha çılgın olduğunu düşünüyorlar.

Yardımcı yönetmen Skinner...

İkilinin FBI patronu (Mitch Pileggi)... Vaktinin çoğunu hayal kırıklığına uğramış bir şekilde dişlerini sıkarak geçirse de, bizimkileri çoğu kez kurtardığı için iyi adam kategorisine giriyor.

Sigara içen adam... (CSM, cigarette smoking man)

X-Files'in en büyük sırrı... Sürekli sigara içen ve kanser adam olarak bilinen CSM'yi, William B. Davis canlandırıyor. Korunması- ya da kendi deyimiyle kontrolünü- Mulder'ın ailesiyle olan ilişkisine borçlu. CSM, Samantha'nın babası olduğunu ima ediyor.

Conrad Strughold...

İkinci Dünya Savaşı'nda fabrika sahibi olan, ancak şimdi Kuzey Afrika'da yaşayan bir Alman (Armin Mueller-Stahl)... 1948 yılında Strughold ve aralarında manikürlü adamın (John Neville) da bulunduğu bir grup, Dünya'yı ele geçirmeye niyetli uzaylılarla karşılaşmışlardı.

Siyah sıvı...

Uzaylıların en büyük silahı olan bu virüs insanları öldürüyor. Filmde uzaylıların Dünya'nın orijinal sakinleri olduğunu da öğreniyoruz. Onlar sadece bu haklarını geri almak istiyorlar.