'Vurgun'da 6 tahliye

Ankara 1. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen 567 sanıklı davanın bugünkü duruşmasına, tutuklu 13 sanık ile bazı tutuksuz sanıklar ve avukatları katıldı.

Kimlik tespitlerinin ardından tutuksuz sanıkların vunmaları alındı. Haklarındaki suçlamaları kabul etmeyen sanıklar, suçlamaları kabul ettiklerine ilişkin emniyet ifadelerini de reddederek, ifadeleri baskı altında imzaladıklarını öne sürdüler.

Tutuksuz sanıklardan müteahhit Mahmut Nami Tanverdi, Karabük İl Jandarma Alay Komutanlığı binası ihalesine birkaç gün kala Fethi adındaki bir kişinin kendisini telefonla aradığını belirtti. Tanverdi, "Telefondaki kişi bana, 'bu işlerden yeterlilik aldın, hayırlı olsun' dedi. Ben bu kişiyi tanımam. Telefondaki kişi ayrıca ihalede kırım oranını yüzde 10'un altında tutmamı istedi. Ben bunu ikaz olarak algıladım ve bir daha yeterlilik alamam diye yüzde 1.2 oranında kırım teklif ettim" diye konuştu. Kimseden para almadığını ve ihaleye fesat karıştırmadığını ileri süren Tanverdi, "Eğer bu ispat edilirse kendimi Kızılay'da asarım" dedi.

MÜDÜRÜMÜ GÖTÜRDÜM, BENİ DE ALDILAR

Odak inşaatta çalışan Sinan Tuncer ise firma müdürü Sibel Seyhan'ı ifade vermesi için Emniyet Müdürlüğü'ne götürdüğünü, aranmadığı ve davet edilmediği halde kendisinin de ifadesinin alındığını söyledi.

Başkan Danışman, bunun üzerine, "Emniyettekiler kapının önünden geçenleri ensesinden tutup içeri mi alıyorlar?" diye karşılık verdi.

Müteahhit İbrahim Denice de savunmasında, trafik cezası dışında suç işlemediğini söyledi. Emniyette verdiği ifadeleri reddeden Denice, şunları söyledi:

"İşimden dolayı ihalelere katılmam doğaldır. Bizim işimiz ihalelerle. Ben hiçbir yolsuzluk yapmadım. Emniyette hazırladıkları ifadeleri bize baskıyla imzalattılar. Kaçakçılık ve Organize Şube Müdürlüğü'nde polisler başka arkadaşların da olduğu sırada 'Aşağıda cenaze aracı da var, ambulans da var' dediler. Ben cesur biri değilim ama akıllıyım. Bu sözün ne anlama geldiğini bildiğim için ifadeyi imzaladım."

İhalelerin her zaman en fazla kırımı yapan firmaya verilmediğini belirten Denice, yüzde 94 kırımla ya da yüzde 1 kırımla sonuçlanan ihaleler olduğunu kaydetti.

İHALE DOSYALARI NEREDE?

Savunmaların tamamlanmasının ardından söz alan Aban'ın avukatı Jirhat Kılıç, sanıkların neredeyse tamamının emniyet ifadelerini reddetmesinin mahkemece dikkate alınması gerektiğini söyledi. Emniyet ifadelerinin doğruluğunun artık tartışma konusu olduğunu savunan Kılıç, sanıklara, elde edilen ihale dosyalarına göre önceden hazırlanmış ve ihale kırım oranları da hatırlatılan sorular yöneltildiğini belirtti. Avukat Kılıç, ihale dosyalarının DGM Cumhuriyet Başsavcılığı'nda ya da Emniyet Müdürlüğü'nde olduğunun açık olduğunu ifade ederek, ihale dosyalarının istenmesini talep etti.

Başkan Danışman ise ihale dosyalarının istenmesi yönünde daha önce DGM'ye yazı yazdıklarını hatırlattı, ancak dosyaların gelmediğini söyledi. Başkan Danışman, "İhale dosyaları gelmedi. Ya göndermiyorlar ya da orada yok. Bilemiyorum" dedi.

Bunun üzerine söz alan eski Bayındırlık ve İskan Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Aban, ihale dosyalarının bakanlıkta da bulunamadığını belirterek, kendi lehlerinde olan delillerin saklandığını iddia etti.

DELİLLER YOK SAYILSIN

Tutuklu sanık eski Yapı İşleri Genel Müdür Yardımcısı ve Yeterlilik Komisyonu Başkanı Mehmet İnce'nin avukatı Zihni Topdağı da savunmasında, DGM'deki soruşturmanın 4422 Sayılı Çıkar Amaçlı Suç Örgütleriyle Mücadele Kanunu çerçevesinde yürütüldüğünü anımsattı. Suç vasfının değiştiğini ve görevsizlik kararı verildiğini anlatan Topdağı, soruşturma aşamasında yasadışı yollardan elde edilen delillerin yok sayılması gerektiğini ileri sürdü.

Bazı sanık avukatları da müvekkillerinin emniyetteki ifadelerinin gece yarısından sonra alındığını ve bunların tutanaklara geçtiğini belirterek, sorgulama yöntemlerinin Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu'nun (CMUK) 135. maddesine aykırı olduğunu söylediler. Tutuklu sanıkların avukatları, müvekkillerinin tahliyesini de talep ettiler.

TAHLİYE KARARI

Cumhuriyet Savcısı, görevlerinden alınan tutuklu sanıklar Yeterlilik Komisyonu Başkan Vekili Mehmet Dikmen, İhale ve Program Takip Şube Müdürü Mehmet Ali Erkılıç, yeterlilik komisyonu üyeleri Mehmet Ali Sargın, Selim Özcan ve Davut Yahşi ile Ankara İl Müdürlüğü'nde Şube Müdür Yardımcısı Ahmet Kenan Bozokalfa'nın tahliyesine karar verilmesini istedi.

Mahkeme Başkanı Danışman, istem doğrultusunda bu sanıkların tahliyesinin kararlaştırıldığını açıkladı. Savunması alınan tutuksuz sanıkların sonraki duruşmalardan varestetutulmasına karar verildiğini bildiren Başkan Danışman, duruşmayı erteledi.

İSTENEN CEZALAR

Mehmet Sedat Aban hakkında, Türk Ceza Kanunu'nun (TCK) "cürüm işlemek için teşekkül oluşturma ve yönetme" hükmünü içeren 313/1-4, "devlet alım-satımına fesat karıştırma" hükmünü içeren 205 ve TCK'nın "müteselsil suçlar" başlıklı 80. maddeleri uyarınca 1 yıl 4 aydan 18 yıla kadar ağır hapis cezası talep ediliyor.

Görevden alınan Yapı İşleri Genel Müdürlüğü çalışanları ile çoğunluğu müteahhitlerden oluşan 566 sanık hakkında ise TCK'nın "cürüm işlemek için teşekkül oluşturma ve yönetme" fiilini düzenleyen 313/1-4, "arttırma veya eksiltmeden menfaatle çekilme" fiilini düzenleyen 368 ve "devlet alım-satımına fesat karıştırma" başlıklı 205, "görevi kötüye kullanma" hükmünü içeren 240. maddelerine göre 1 yıl ile 18 yıl arasında değişen hapis cezaları isteniyor.