Güncelleme Tarihi:
Eski Bayındırlık ve İskan Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Mehmet Sedat Aban, "Vurgun Operasyonu" davasında hakkındaki suçlamaları reddederek, eski Bayındırlık ve İskan Bakanı, MHP Grup Başkanvekili Koray Aydın`ın, kendilerinden "Bu firmayı değerlendirin" şeklinde bir isteğinin olmadığını söyledi.
Aban, Bayındırlık ve İskan Bakanlığı`nda 1979 yılında göreve başladığını ve müsteşar yardımcılığı görevine kadar yükseldiği ifade etti. Bakanlık`ta, ilan ve davetiye usulüyle ihale yapıldığını, ihale ve yeterlilik komisyonunun işlemlerinde en küçük hata olması durumunda, Maliye Bakanlığı ve Sayıştay Başkanlığı`nın onay vermeyeceğini anlatan Aban, emniyet ifadesini kabul etmediğini söyledi. Aban, "Sayın Koray Aydın`ın, 'Bu firmayı değerlendirin' şeklinde bir isteği olmamıştır. Bu yöndeki emniyet ifadem doğru değildir" dedi.
Aban, Bakanlık Müşaviri Sedrettin Dinçer`in kendisine talimat verme yetkisinin olmadığını kaydetti.
   Â
'KORAY AYDIN`DAN ÖZÜR DİLİYORUM'
   Â
Emniyette, Aydın`ın bazı ihalelerde talimat verdiğini söylemediğini savunan Aban, "Emniyet ifademde bana dayandırılan, 'Bu firmayı değerlendirin' şeklindeki sözler dolayısıyla töhmet altında kaldığı ve Meclis`te işlem yapıldığı için sayın milletvekilleri, sayınsiyasi parti genel başkanları ve sayın Koray Aydın`dan özür diliyorum" dedi.
Aban, hazırlık soruşturması sırasında manevi ve fiziki işkence gördüğünü, kolları kelepçeli olarak sorgulandığını öne sürerek, emniyet, savcılık ve yedek hakimlik ifadelerini kabul etmediğini söyledi.
Â
Hiçbir personeline, "şu firmayı kayırın" diye talimat vermediğini ileri süren Sedat Aban, hiç kimseden menfaat sağlamadığını, gazetelerde yer alan malvarlığı listesinin ise devlete beyan edildiğini, başkalarının üzerinde de menkul ve gayrimenkulünün olmadığını anlattı.
Aban, Fethi Soydan`ın gözaltına alınmasının ardından, eski bir polis memuru olan dostunun kendisini ziyaret ettiğini, kendisi aleyhine ifade vermesi için Soydan`a işkence yapıldığını söylediğini, bu durumu da Koray Aydın`a ilettiğini belirterek, Aydın`ın da İçişleri Bakanı`nı arayarak, "işkence duyumu" aldığını söylediğini kaydetti.
   Â
SAVCI, 'KORAY GÄ°TTÄ°' DEDÄ°
   Â
Polisin, elinde hiçbir belge olmadan kendisini gözaltına aldığını öne süren Aban, emniyete, DGM Savcısı Cengiz Köksal`ın geldiğini ve elindeki beyaz kağıtları fırlatarak, "Koray gitti" dediğini öne sürdü.
Gözaltında işkence gördüğünü iddia eden Aban, "Bana cezası ne olursa olsun, bunları anlatacağım" dedi.
Aban, emniyet görevlileri dışında, sivil giyimli, kendisini MÄ°T, JÄ°TEM mensubu olarak tanıtan ve "komutanım" diye hitap edilmesini isteyen kiÅŸilerce de sorgulandığını ileri sürdü.Â
Mahkeme Başkanı Mehmet Orhan Karadeniz`in, "çabuk anlatın" demesi üzerine Aban, "Tecritteyim. Konuşma melekelerimi kaybettim" dedi.
Gözaltında yaşadıklarına son vermek için, sığınma ihtiyacı içinde savcıyla görüşmek istediğini, bu talebi üzerine DGM savcıları Cengiz Köksal ile Hakkı Suha Aldan`ın geldiğini belirten Aban, yaşadıklarını anlatması üzerine savcılardan birinin polislere dönerek, "Sedat Bey`e böyle mi davrandınız. Ayıp etmişsin" dediğini kaydetti. Aban, "O zaman, yaşadıklarımdan savcının da haberi olduğunu anladım" diye konuştu.
   Â
'ÃœLKEDE DARBE OLDU DEDÄ°LER'
   Â
Aban, gözaltında sorgulanırken, kendisine "ülkede darbe oldu" denildiğini öne sürerek, Ankara Emniyet Müdürlüğü Organize Suçlar Şube Müdürlüğü`nden DGM`ye kaçırılarak getirildiğini anlattı. Aban, "Bu sırada bir basın mensubu görsem, 'imdat' diyecektim. Ama kaçırdılar. Organize`den, Ulucanlar`a gidince 5 yıldızlı otele gitmiş gibi sevindim" dedi.
Aban, Başkan Karadeniz`in soruları üzerine, Mustafa Eriş`i tanıdığını ifade ederek, "Ama hiç sevmem, nefret ederim. Görüşmeye geldi, İçeri almadım" diye konuştu.
Koray Aydın'a Anayasa engeli | ||||
|
SANIKLAR GÖREVSİZLİK İSTEDİ
  Â
Duruşmada, tutuksuz yargılanan sanıklardan 101 kişi ile çok sayıda sanık avukatı da hazır bulundu. Yaklaşık 3 saat süren kimlik tespitinden sonra başlayan duruşmada, sanık avukatları söz alarak, 4422 sayılı Çıkar Amaçlı Suç Örgütleriyle Mücadele Kanunu`nda yapılan yasal değişikle, müvekkillerine isnat edilen "çıkar amaçlı suç örgütü kurma, yönetme ve üyesi" olma suçlarının unsurlarının gerçekleşmediğini iddia ederek, bu suçlardan beraat etmeleri gerektiğini öne sürdüler. Avukatlar, "ihaleye fesat karıştırma, görevi kötüye kullanma ve haksız malvarlığı edinme" suçlarından ise görevsizlik kararı verilerek, dosyanın yetkili ve görevli ağır ceza mahkemelerine gönderilmesini talep ettiler.
Cumhuriyet Savcısı Hakan Kızılarslan, 4422 Sayılı Yasa'da yapılan değişikliğin "göreve ilişkin" olmadığını ifade ederek, avukatlarının taleplerinin reddini istedi.
Mahkeme Başkanı Mehmet Orhan Karadeniz, verilen kısa aradan sonra, avukatların taleplerinin, sanıkların sorgu ve savunmaları tamamlandıktan sonra değerlendirilmesine karar verildiğini bildirdi.
GAZETECÄ°LERLE TARTIÅžMA
Bu arada, tutuklu sanıklar, adliye binasının ağır ceza blokları kısmından içeriye alınırken, görüntü almaya çalışan basın mensupları ile yakınları arasında tartışma yaşandı.
Tutuksuz sanık ve avukat sayısının çok olması nedeniyle, 2 No'lu DGM'nin duruÅŸma salonu da açılarak, duruÅŸmaya gelenlerin burada dinlenmeleri saÄŸlandı. Tutuksuz sanıklar ve yakınları, DGM binasına tek tek aranarak alındı. Ä°ddianamede, 361 sanık hakkında, 3 yıl 6 ay ile 24 yıl arasında deÄŸiÅŸen ağır hapis cezaları isteniyor.Â
  Â
Â