Vücudu şarapnel dolu

Yaralılardan 17’si yoğun bakımda, 32’si ise cerrahi servislerinde yatıyor. Yaralı yakınlarının hastane önündeki bekleyişi de sürüyor. Yaralıların anlattıkları, Atatürk Havalimanı’nda nasıl bir can pazarı yaşandığını ortaya koyuyor.

KAPIDAN GEÇERKEN PATLADI
Tekstil makineleri için yedek parça satan Engin Purtul 47 yaşında. Karaciğeri, böbreği ve dalağında şarapnel parçaları var. Bakırköy Dr. Sadi Konuk Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde 5 gece yoğun bakımda tutulduktan sonra normal odaya alındı. Güçlükle bir kaç kelime edip, dua eden herkese teşekkür ediyor. Engin Purtul o gece ağabeyi Mehmet Purtul’la birlikte yurt dışından gelecek yeğenini karşılamak için Atatürk Havalimanı’na gitmiş. Uçağın iniş saatini havalimanı yakınlarında, otomobillerinin içinde beklemişler. Uçağın inmesine yakın Engin Purtul, Dış Hatlar Terminali A Kapısı’nda otomobilden inmiş. Ağabeyi ise otomobili park etmek için yanından ayrılmış. Engin Purtul kapıdan geçeceği sırada patlama olmuş. Ağabey Purtul “Kardeşim telefonla aradı. ‘Kaç’ dedim. Kaçamadığını, yaralandığını söyledi. Telefon kesildi. O tarafa doğru gittim ancak kardeşimi bulamadım. Hastaneye kaldırılmıştı” diyor.

FOTOĞRAF ÇEKTİ POLİSE VERDİ
Doğan Kurtoğlu ise Atatürk Havalimanı’nda bir oto kiralama firmasında çalışıyor. Saldırıda bacağından kurşunla yaralanan ve ilk tedavisinin ardından taburcu edilen Kurtoğlu şunları söylüyor: “Montlu, şapkalı bir kişi önümden geçti. 20 yıldır orada çalışıyorum. Dikkatimi çekti. Hırsızlık amacıyla, bir turistin canını yakacağını, çantasını, pasaportunu çalacağını düşündüm. Fotoğrafını çekip, emniyet görevlilerine haber verdim. 2 sivil memur geldi. Otoparkın yanında şahsı görerek, yanında durdular. Şahıs asansöre bindi. Memur da asansöre binerek takip etti. Üst kata çıktı. Memur da takip etti. Yanlış yere geldiğini anlayarak asansöre binip, bir üst kata çıktı. Sonra silah sesleri geldi. Sonradan öğrendim polis memurunu asansörde vurmuş. Sonra aşağıya inip, yanımdan geçmiş. Ayağımın yanına bir şey attı. Ne olduğunu görmedim. Çevre bir anda toz duman oldu.”  

OTOMOBİLİN ALTINA SAKLANDIM
TAKSİCİ Emre Çetin bacağından ve ensesinden yaralandı. Taburcu edilen Çetin şunları anlattı: “Otopark tarafından 3 el silah sesi geldi. Sonra otomatik silahlarla tarama sesi duyduk. Kendimi otomobilin altına attım. Biri ‘Bomba var’ diye bağırdı. Feci bir patlama oldu. Sürünerek arabanın altından çıktım. Bir Rus turisti  alıp arabanın arka koltuğuna koyduk, birlikte hastaneye gittik. Taksicilerin o gece 100 Euro istediği yalan.”