OluÅŸturulma Tarihi: Ekim 31, 2003 00:00
İstanbul Devlet Senfoni Orkestrası bu akşamki konserinde Viyana Filarmoni Orkestrası'nın en sansasyonel isimlerinden birini konuk ediyor. Orkestranın flüt grup şefi Dieter Flury, Mercadante'nin flüt konçertosunu seslendirmek üzere İstanbul'a geliyor. Flury, 1997'de Viyana Filarmoni'ye kadın sanatçıların alınmasına karşı çıkarak olay yaratmıştı.Ünlü flütçü Dieter Flury, Hans Meyer'in öğrencisi. Aslında diplomalı matematikçi. Zürih Konservatuvarı'nda solistlik eğitimi aldıktan sonra 1977'de Viyana Devlet Senfoni Orkestrası'na girdi. 1981'den bu yana Viyana Filarmoni Orkestrası'nın kadrosunda. Yaklaşık 10 yıldır flüt grup şefliği yapıyor. Graz Üniversitesi ve Lenk Akademisi'nde ders veren flütçü ayrıca Zürih Oda Orkestrası üyesi. György Ligeti, Klaus Huber, Hans Zender gibi bestecilerin eserlerinin dünya prömiyerlerini yapıyor. Ayrıca müzik teoreminin matematiksel temelleri üzerine çalışan Flury'nin ‘‘Tonun Aksiyomatik Teorisi’’ başlıklı bir de araştırması bulunuyor.Flury 1996'da bir gazetede yayımlanan üç cümlesiyle ünlü oldu. Aradan yedi yıl geçtiği halde sözleri hálá dünya basınında Viyana Filarmoni'yle ilgili yazılarda, haberlerde kullanılıyor. Flury'nin flütteki virtüözitesini gölgeleyecek kadar şöhret getiren sözleri orkestraya kadın üyelerin katılması üzerine. TARTIŞMA YARATAN DEMEÇ161 yıllık Viyana Filarmoni, tıpkı ünlü şef Karajan'la kanlı bıçaklı olan Berlin Filarmoni gibi, muhafazakarlığıyla ünlü. Uzun yıllar kapılarını kadın müzikçilere kapalı tuttu. Daha sonra geçici kadrosuna kadın müzikçileri aldı, fakat orkestra yönetimi kadınları görünmez hale getirmek için elinden geleni yaptı. 1997'de orkestranın 26 yıllık arpçısı Anna Lelkes isyan etmeseydi belki durum hiç değişmeyecekti. Orkestra fotoğraflarına alınmayan, CD kapaklarında ismine yer verilmeyen Lelkes'in girişimleri sonucunda referanduma gidildi. 143 üyenin oyuyla Lelkes'ın ana kadroya alınması, yaylı ve nefesli grubu için o günlerde açılacak sınava kadın sanatçıların da kabul edilmesine karar verildi.İşte tam bu günlerde Flury bir gazeteye şunları söyledi: ‘‘Eğer dünyadaki tüm olayları kota kuralları çerçevesinde açıklıyorsanız Viyana Filarmoni'yi beyaz erkeklerden oluşan, özellikle beyaz bestecilerin eserlerini seslendirmek için kurulan bir orkestra şeklinde tanımlayabilirsiniz. Orkestranın sıradışı müzikal kalitesi kamuoyunda orkestrayla ilgili oluşan bu tür ırkçı ve cinsiyet ayrımcısı izlenimleri mazur gösterebilir. Endişem bu adımın (kadınların orkestraya kabul edilmesi) geri alınamayacak türden olmasıdır...’’Kimileri zekice gerekçelendirilmiş açıklamayı alkışladı, kimileri yüksek sesle ayıpladı. O gün bugündür orkestra üyeleri bu konuda yorum yapmaya çekiniyor. Flury de bu konuda pek konuşmuyor.Muhafazakar flütçü Flury, AKM'de bu akşam ve yarın sabah İstanbul Devlet Senfoni Orkestrası eşliğinde vereceği konserlerde Saverio Mercadante'nin Flüt Konçertosu'nu seslendirecek. Mercadante'yi, Groove Sözlüğü ‘‘Donizetti, Bellini, Verdi'nin çağdaşları arasında en önemli İtalyan opera bestecisi’’ olarak değerlendiriyor. Bestecinin unutulan Flüt Konçertosu yıllar sonra Jean Pierre Rampal ve James Galway tarafından gündeme getirilmiş, 1990'larda klasik müziğin en popüler eserleri arasına girmişti. Orkestra konserlerde ayrıca Mozart'ın ‘‘Figaro'nun Düğünü Uvertürü’’nü, Çaykovski'nin 4. Senfoni'sini seslendirecek.İş Sanat sezona Sermet-Demiriz konseriyle yarın başlıyorÜç yıldır yaklaşık 100 bin sanatseveri ağırlayan İş Sanat Kültür Merkezi, dördüncü yılına yarın (1 Kasım) açılış konseriyle başlıyor. Emil Tabakov'un yöneteceği Bilkent Senfoni Orkestrası bu konserde iki piyanoda çalacak olan iki ünlü piyanist, Hüseyin Sermet ve Muhiddin D. Demiriz'e eşlik ediyor. Konserde Mozart'ın iki piyano için yazdığı 10. Konçerto, Poulenc'in İki Piyano Konçertosu ve Şostakoviç'in 10. Senfonisi seslendirilecek. İş Sanat'ta 6 Kasım pazar gecesi ise piyanist Emre Elivar bir resital verecek ve Bartok, Beethoven ve Schumann çalacak. Bu konserin geliri Çağdaş Eğitim Vakfı'na aktarılacak.Konserler saat 20.00'de başlıyor. İş Sanat Kültür Merkezi İş Kuleler, Levent. Gişe: 212-316 10 83. Jüriyi zorlayan Özbek piyanist geliyorİki yıl önce, dünyanın önde gelen piyano yarışmalarından Van Cliburn'de klasik müzik çevrelerini şaşırtan bir olay yaşandı. 11 yıllık yarışma tarihinde ilk kez iki piyaniste birden altın madalya verildi. Bunlardan biri 29 yaşındaki Özbek Stanislav Ioudenitch, diğeri 26 yaşındaki Rus Olga Kern'di. Amerika'daki yarışmanın jürisi
seçim yapmakta zorlanmıştı.20 bin dolarlık ödülün yanı sıra iki piyanist baÅŸta ABD ve Avrupa olmak üzere farklı ülkelerden onlarca konser teklifi aldı. Ä°lk tur konserlerde Marilyn Monroe imajıyla Olga Kern büyük ilgi çekti. Bu arada, geçen yıl Türkiye'ye gelip Borusan Filarmoni'yle konser verdi. Ioudenitch ise eÅŸi ve kızını yanına alıp ABD'ye yerleÅŸti, yolunda yürümeyi sürdürdü. Annesi TaÅŸkentli bir piyanist, babası kemancıydı. Küçük yaÅŸlarda konservatuvar eÄŸitimine baÅŸlamış, Busoni, Kapell, Maria Callas yarışmaları baÅŸta olmak üzere birçok ödül kazanmıştı. Ama yıldızı Van Cliburn'le parladı. 130 yıllık Missouri Park Ãœniversitesi'nde piyano dersleri vermeye baÅŸladı, Theo Lieven Akademisi'nde ustalık sınıfını çalıştırdı. Bu arada Takacs Dörtlüsü'yle en iyi oda müziÄŸi dalında Steven de Groote özel ödülünü kazandı.GeçmiÅŸte Avrupa ve Amerika'nın önde gelen orkestralarıyla konserler vermiÅŸti. Van Cliburn'de altın madalyayı kazandıktan sonra Carnegie Hall'da en iddialı konserine çıktı. Yarışma finalinde Boston Pops'la seslendirdiÄŸi Çaykovski'nin 1. Piyano Konçertosu'nu bir kez daha yorumladı. TekniÄŸi kadar, yorumu da övgüyle karşılandı. Ioudenitch, 5 ve 6 Kasım'da aynı eseri Gürer Aykal yönetimindeki Borusan Filarmoni'yle seslendirmek üzere Ä°stanbul'da olacak. Ä°lk konser Kadıköy Halk EÄŸitim Merkezi'nde saat 20.30'da, ikincisi Lütfi Kırdar Konser Salonu'nda saat 20.00'de baÅŸlıyor. Orkestra konserlerde ayrıca Brahms'ın 4. Senfonisi'ni yorumlayacak.Â
button