Güncelleme Tarihi:
Koronavirüs salgınında suyun tüm dünya için ne kadar hayati olduğunu bir kez daha fark ettik. Greenpeace Türkiye 22 Mart Dünya Su gününde çarpıcı bir bildiri yayımladı.
‘BU DÖNEMDE YAŞANAN İSRAF SU KRİZİNİ ARTIRACAK’
Bildiriyle ilgili konuşan Greenpeace Akdeniz Okyanuslar Proje sorumlusu Nihan Temiz Ateş, “Temiz su kaynaklarına ulaşımın önemi belki de daha önce hiç bu kadar iyi anlaşılmamıştı” diyor ve anlatıyor: “Koronavirüs döneminde yaşanan su israfı sebebiyle dünyada su krizinin artması bekleniyor. Türkiye üç tarafı denizlerle çevrili bir ülke olsa da su stresi kategorisi yaşama kategorisinde gösteriliyor. Biliyoruz ki her damla su bizim için hayati. Virüsle başa çıkmanın en başında hijyen kurallarına uymak var. Yani suya bağımlılığımız daha da artmış durumda. İklim değişikliği, kömür ve petrol sebebiyle su kaynakları hızla kirleniyor. Su yoksa gelecek de yok. Bu dönemde el yıkarken muslukların açık tutulmaması, bilinçli olarak ihtiyaç dışı tüketimlerin azaltılması gerekiyor. Her yıl dünyanın su kullanımı yüzde 1 artıyor. Şu anda dünyada yaşayan her 10 insandan 3’ünün güvenli içme suyuna erişimi yok. Araştırmalar gösteriyor ki 2040 yılında 600 milyon 18 yaş altı çocuk su stresinin yaşandığı bölgelerde yaşayarak susuzluktan etkilenecek. Bu dönemde suyu israf etmemek çok önemli.”
Greenpeace’in yayımladığı bildiride yer alan maddelerden bazıları şöyle:
* Suya küresel talep 1980’lerden bu yana her sene yaklaşık yüzde 1 oranında artıyor. Bu da 2050 yılında şu ankinden yüzde 20 ila 30 daha fazla suya ihtiyaç olacağı anlamına geliyor.
* Dünya nüfusunun yaklaşık 4’te birine ev sahipliği yapan 17 ülke “çok yüksek” su stresi ile karşı karşıya…
* Dünya nüfusunun yüzde 25’i bir su krizinin eşiğinde… Bu oranın 2025 senesinde yüzde 60 olması bekleniyor.
* 4 milyar insan, senede en az bir ay ciddi su kıtlığı yaşıyor. Hesaplamalara göre 2050’de bu rakamın 4,8 ila 5,7 milyara yükseleceği tahmin ediliyor. Dünya üzerinde taze suyun yüzde 60’ı ülke sınırlarını oluşturan dere yataklarından elde ediliyor, olası bir su kıtlığının bu nedenle ülkeler arasında beklenmedik rekabetlere neden olmasından endişe duyuluyor.