OluÅŸturulma Tarihi: Ekim 02, 2005 00:00
Cumhurbaşkanı Sezer, Meclis’in açılış konuşmasında AB’yi Fransız yazar Victor Hugo’nun sözleriyle uyararak, ‘Dünyadaki hiçbir güç zamanı gelmiş bir düşünceden daha güçlü değildir’ dedi. Sezer’in 63 dakikalık konuşması alkışlarla kesildi. TÜRKİYE’ye AB müzakere tarihi öncesinde son dakikada ileri sürülen şartlar, TBMM’nin yeni yasama yılı açılış konuşmalarına damgasını vurdu. Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer ve TBMM Başkanı Bülent Arınç’ın AB’ye uyarı içeren sözleri hem AKP, hem de CHP’lilerden alkış aldı. Sezer, AB’yi ünlü Fransız yazar Victor Hugo’nun ‘Dünyadaki hiçbir güç zamanı gelmiş bir düşünceden daha güçlü değildir’ sözleriyle uyardı. Sezer, Avrupa’nın önünde önyargı duvarları örüldüğüne işaret ederken, gecikmenin Türkiye’den çok AB’nin kaybı olacağını vurguladı. Sezer’in konuşmasında verdiği mesajlar, özetle şöyle:AVRUPA’NIN DUVARI AB üyesi ülkelere buradan çağrıda bulunuyorum: Çağdaş ve evrensel değerleri benimsemiş Türkiye, üzerine düşen sorumlulukları içtenlikle yerine getirmiştir. Avrupa’nın önüne önyargılardan oluşan bir duvar örmenin hiçkimseye yararı yoktur. Önümüze konacak her yeni engel, gerçekte Avrupa’nın önünü kapayacak duvarın taşları olacaktır.GERİ DÖNÜLMEZ Türk Ulusu, AB yolunda ek koşullar dayatılmasını ve ülkemize karşı ayrımcılık yapılmasını kabul etmeyecektir. Başlayan süreç geri dönülmez bir aşamaya gelmiştir. Türkiye AB’ye üye olmaya kararlıdır ve bu süreci ulusal çıkarlarını ve ulusal onurunu koruyarak tamamlayacaktır. Bu sürecin geciktirilmesi, Türkiye’den çok Avrupa’nın kaybıdır. YARGI BAĞIMSIZLIĞI Hukuk devletinin en önemli ögelerinden biri yargı bağımsızlığıdır. Yasama ve yürütme işlemlerinin hukuka uygunluğunu denetleyecek yargı bu organlar karşısında tam bağımsızlığa sahip değilse yargı denetiminden beklenen yarar ortadan kalkacaktır. MEDYADA YABANCIYA DİKKAT Basın özgürlüğünü doğrudan ya da dolaylı biçimde sınırlayacak düzenlemeler çoğulcu ve katılımcı demokrasiye uygun düşmeyecektir. Kamu çıkarını ön planda tutması gereken medyanın bireysel çıkarlara hizmet edecek biçimde ticari nitelik kazanması önlenmelidir. REJİM ZEDELENİRSE Devlet yönetiminde yetkili organların ve kişilerin sorumluluğu siyasal sorumluluktan ibaret değildir. Bunun çok ötesinde önemi içeriğinden kaynaklanan toplumsal ve anayasal sorumlulukları vardır. Siyasal sorumluluğun sonucu, seçimde başarısız olan bir siyasal partinin sonraki seçimleri kazanıp iktidara gelmesi olanaklıdır. Ne var ki, rejimin zedelenmesi geri dönüşü olanaksız sonuçlar doğuracaktır. KÜRT SORUNU
Atatürk ulusçuluÄŸu ırkçı deÄŸildir, ulusal sınırlar içinde yaÅŸayan, ulus ve ülkenin bütünlüğü için yazgı birliÄŸi yapan herkesi Türk Ulusu’ndan saymaktadır. Devletin dili, bayrağı, nitelikleri, sınırları ve TC’nin egemenlik hakları her türlü tartışmanın dışında ve üstündedir. Ä°RTÄ°CA ÖNCELÄ°KLÄ° Din istismarını temel araç olarak kullanan ve toplumumuzun Cumhuriyet döneminde elde ettiÄŸi tüm çaÄŸdaÅŸ kazanımları yok etmeyi hedefleyen irticai hareket; anayasal düzenimiz için öncelikli tehdit olma özelliÄŸini sürdürmektedir. DÄ°N Ä°STÄ°SMARCILIÄžI Giderek yaygınlaÅŸan din istismarcılığı bir yandan anayasal düzenimize ve demokratik geliÅŸimimize, öte yandan Ä°slam dinine büyük zarar vermektedir. Türkiye’nin ülkedeki irticai tehdide karşı en büyük güvencesi laik düzenidir. Dinsel konular ve eÄŸitim gibi duyarlı ulusal güvenlik konularının günlük siyasetin üstünde kalması zorunludur. Zorunlu öğretim süresinin 12 yıla çıkarılmasının zamanı gelmiÅŸtir. AlkışlarlaTBMM 22. Dönem 4. Yasama yılı CumhurbaÅŸkanı Sezer’in 63 dakikalık konuÅŸmasıyla açıldı. Sezer konuÅŸmasını bitirdiÄŸinde BaÅŸbakan ErdoÄŸan ve DışiÅŸleri Bakanı Gül baÅŸta olmak üzere diÄŸer bakanlar ve milletvekillerince alkışlandı. Törende Genelkurmay BaÅŸkanı Orgeneral Özkök ve kuvvet komutanları da hazır bulundu. Halk isyan ediyorTBMM BaÅŸkanı Bülent Arınç, Türkiye’nin AB üyeliÄŸi için herÅŸeyi feda edecek kadar onurunu yitirmediÄŸini vurgulayarak, ‘Bu milletin ÅŸerefli tarihine leke getirecek bir anlaÅŸma ya da ÅŸart hiçbir zaman bu Meclis’ten geçmeyecektir’ dedi. Arınç, özetle şöyle konuÅŸtu:ONURUMUZ VAR Halkımız Türkiye’ye karşı uygulanan çifte standardı anlamakta zorlanıyor; haksızlıklara isyan ediyor. Sözde Ermeni soykırımı gibi tarihin sayfalarında tozlanmış tezleri önümüze koÅŸul olarak koyuyorlar. Yıllardır önümüze getirilen bu anlamsız ve gayri ciddi tezi anlamakta artık zorlanmıyoruz. Zira bunun kasıtlı bir tutum olduÄŸunu düşünüyoruz. Bu yüce Meclis tarihinde iÅŸlemediÄŸi bir suçu sırf AB üyesi olmak için kabul edecek kadar onurunu ve haysiyetini kaybetmemiÅŸtir, kaybetmeyecektir. ROMANTÄ°K FLÖRT Biz karşılıklı kazanç saÄŸlayan bir iliÅŸkiden bahsediyoruz, onlar ise romantik bir flörtten. Aramızdaki fark budur. Biz AB üyesi olmak için herÅŸeyimizi feda edecek kadar onurumuzu yitirmedik. Bizim kendi geleceÄŸimizi ve çocuklarımızın ülkesini özgür ve müreffeh bir biçimde kuracak gücümüz vardır.Silahsızlanmaya çaÄŸrıOTURUMU yöneten TBMM BaÅŸkanı Bülent Arınç’ın, AB’ye sert uyarılar içerenkonuÅŸması , vekiller tarafından desteklense de BaÅŸbakan ErdoÄŸan ve DışiÅŸleri Bakanı Gül’den alkış almadı. Arınç konuÅŸmasında, ayrıca milletvekillerini silahsızlanmaya çağırdı. Arınç, silah kullanımı konusunda bazı milletvekillerinin hatalarına vurgu yaptı ve TBMM’ye silahsız gelinmesini istedi. Â
button