Güncelleme Tarihi:
TUNCELİ’de 24 Kasım akşamı intihar eden Hozat Emniyet Amiri Çağlar Şan, 2007-2008’de Kaymakamlık emriyle yapılan fişlemeden sorumlu tutularak açığa alınmıştı. Şan’ın Bahçelievler’deki evinde yas var. Eşi Emniyet Amiri Aslı Şan’ı, meslektaşları yalnız bırakmıyor. Aslı Şan, ilaçların etkisiyle ayakta duruyor. Arkadaşları uyuması için diğer odaya götürüyor. Annesi Ayşe Türkün konuşuyor kızının yerine:
ASLI DA ŞEHİT KIZI
“Eşim Taci Türkün, 31 Ekim 1980’de İstanbul’da Dev-Sol tarafından şehit edildi. Ben 28, kızım Aslı 4 yaşındaydı. Emniyetçi olmak, babasının kaldığı yerden devam etmek kızımın hayaliydi. Çağlar’la hedeflerine ulaşmışlardı ama böyle yarım kalmamalıydı. Çağlar, 13 yıldır şark görevine gitmemişti. Sonunda tayini çıktı üç ay önce. Devlet sonunda kanun çıkarmıştı, şehit çocukları şarka gitmesin diye.”
BAŞBAKAN’A DİLEKÇE VERDİM
“Damadım gidince aile bütünlüğü dağılacaktı. Dilekçe yazdım, şehit ailelerine imzalattım. İstanbul’a geldiğinde Başbakan’a verdim. Bir ay sonra İçişleri Bakanlığı’ndan “Böyle şey olmaz” diyen ret cevabı geldi. Çağlar zaten davayı açıp Tunceli’ye gitmişti. Biz bu girişimi kendi adımıza yapmadık. 10 yıl kadar Şehit Aileleri Koruma Derneği’nde görev yaptım. O tarihlerde bazı kanunlarda eksikler vardı. Doğu’daki şehitti, Batı’daki şehit sayılmıyordu. Bunlarla hep mücadele ettim.”
FİŞLEMEYLE NE İLGİSİ VAR
“Çağlarımın ne ilgisi var 4-5 sene önce yapılan fişlemeyle? Ataköy’de karakol amiriydi. Canım damadım eften püften görevlerde bulunmadı. Bakanımızı korudu, Devlet Büyüklerini Koruma Şubesi’nde çalıştı. 3 ay olmuştu gideli. Bir ay 10 gün gitmedi. İzin kullandı, kursa gitti. Müfettişler ne buldu, merak ediyoruz.
BÖYLE VATAN SAĞ OLUR MU
Vicdanları ne durumda, bilmiyorum ama ne buldular da çocuğum sıkıntıya girdi? O müfettiş, fişlemenin tarihini, emri kaymakamın verdiğini biliyordu. Öyleyse neden oğlum? Davayı kazanmış, İstanbul’a ataması yapılmıştı. Ne oldu da gelmedi, gelecek diye bekliyorduk. Kimse bu olaya basit bir intihar diye bakmasın. Neden, niçin, ne oldu, sorularını sorsun. Yetkililer, ‘Çocuğunuz bunu yapmıştı’ demek zorunda. Hâlâ bir açıklama gelmedi. Tunceli Emniyeti cenazeye bir çelenk yollamıştı, ben de yere indirdim. Vatan sağ olsun, diyorlar. Böyle vatan sağ olur mu? Ben zaten verdim vatan için vereceğimi. Damadım düzenliydi. Her şeyi listelerdi. Soruyorum yetkililere: Acaba orada neyi düzenledi?”
Herkes susuyor
Niyazi Şan (Çağlar Şan’ın babası): “Bir kurban lazımdı onlara, 4-5 yıllık pisliği temizlemek için benim yavrumu kurban seçtiler. Yetkililerden ses çıkmıyor. ”
ÇOK UYUMLU ÇOCUKTU
Eski İçişleri Bakanı Abdülkadir Aksu bir dönem korumalığını üstlenen Şan’ın intiharı için, “Çağlar çok iyi, uyumlu bir çocuktu, duyunca şok oldum” dedi. Aksu, olayın ardından Şan’ın hem eşiyle hem de sırlarını paylaştığı polis arkadaşlarıyla konuştuğunu belirterek, “Hiçbirine bir şey söylememiş, kimse nedenine ilişkin bir şey bilmiyor. O fişleme olayıyla bir ilgisinin olacağını zannetmiyorum. Orada öyle bir şey varsa bile kendisinden önceki bir olay, soruşturması da kendisiyle ilgili değil, çünkü daha yeni gitmişti. Tayin işi diyenler var. Ama onunla da ilgisi olduğunu zannetmiyorum. Çünkü tayiniyle ilgili açtığı davada üç-dört gün önce Danıştay’dan karar çıkmıştı. Bakınca geriye bir şey kalmıyor. Tayin olayında beni de aramıştı. Ama o zaman İstanbul’da şark hizmeti gelen kimseyi tutmadılar, prensip kararı uygulayıp herkesi gönderdiler, onu da gönderdiler. Bazı insanlar vardır, problemlidir, ruhsal bozukluğu vardır, bu çocukta bunların hiçbirisi yok. Kızını, ailesini çok severdi. Şimdi orada müfettişler var, inşallah oradaki olaylarla ilgili soruşturmayı yürüten bu müfettişler bir şey bulup çözerler.” Turan YILMAZ/ANKARA