Güncelleme Tarihi:
MEHMET ALİ ERBİL BÖYLE ÖZÜR DİLEDİ / WEB TV
KÖTÜ hava koşullarına rağmen Ankara ziyaretini ertelemediğini söyleyen Mehmet Ali Erbil, “Yaptığım ziyaret beni çok mutlu etti. Şimdi huzur içindeyim, içim rahat” dedi. O gaftan sonra çok sıkıntılı günler geçirdiğini de belirten ünlü şovmen, sözlerine şöyle devam etti: “Geçirdiğim uykusuz ve yorgun günleri hatırlamak bile istemiyorum. Ziyaretim sırasında sözlerimin yalnış anlaşıldığını, hata yaptığımı, bu sözün kendilerinden çok beni yaraladığını dile getirdim. Güzel bir diyalog kurduk, hatta zaman zaman şakalaştık, espri yaptık. Nitekim görüştüğüm alevi dedesi içimde kötü niyet olmadığını anladı. İnsanlar zaman zaman hata yapabilir, önemli olan bu hatayı anlayabilmektir. Ben hatamı anladım, onlar da hatamın kasıtlı olmadığına inandı. Artık vicdanen rahatım. Yine de tüm alevi vatandaşlardan bir kez daha özür diliyorum.”
MUM SÖNDÜ GAFINDAN DAHA İNCİTİCİ
Öte yandan Mehmet Ali Erbil'in cemevindeki tövbesi Alevi derneklerini ikiye böldü. Hubyar Sultan Alevi Kültür Derneği Derneği Başkanı Ali Kenanoğlu yapılan showu "mum söndü" gafından daha incitici ve daha büyük bir hakaret olarak nitelendirdi.
İnternethaber'den Nergis Demirkaya'ya konuşan Hubyar Sultan Alevi Kültür Derneği Derneği Başkanı Ali Kenanoğlu : Alevi derneklerinin de alet olduğu bu show ile Alevi inancı bağdaşmıyor. Alevi olmayan bir kişi Alevi dedesince ne düşkün ilan edilir ne de düşkünlükten kaldırılır. Özür dileyecekse bunun adresi de bir Alevi dedesi değil Hacı Bektaş Dergahı'dır. Yanına kamera alıp bir show yapıyor. Ancak bu Alevi inancına tamamen aykırı. Alevi olmayan bir kişi düşkün ilan edilemez ki Alevi dedesi onu düşkünlükten kaldırsın. Böyle bir ayıbı bir dedenin ortadan kaldırma hakkı yok. Ama tabiî ki gidip özür dileyebilir. Ama bunun adresi de bütün Alevilerin kabul ettiği Hacıbektaş Dergahı'dır. Gerçekten samimi ise oraya gider. Yanına kamera da almaz. Kimseye de söylemez. Gidip yapacağı sadece samimi bir özürdür. Dergah da bu özrü uygun bir yolla Alevi toplumuna iletir.Ama bu yaptığı "mum söndü" gafından daha fazla Alevi toplumuna bir hakaret, Alevi inancını inciten bir durumdur. Kötü olan bazı Alevilerin de buna alet olması " dedi.