Güncelleme Tarihi:
Partisinin ‘‘Gelecek Yönetimi ve Türkiye Kadınları’’ toplantısına katılan Yılmaz, çalışan kadınlardan vesika istenmesine yönelik yasa maddelerinin değiştirileceğini söyledi. Kadınları hak ettikleri yere taşıyamadıklarını da söyledeyen Yılmaz, özür diledi.
BAŞBAKAN Yardımcısı ve ANAP Genel Başkanı Mesut Yılmaz, kadınlardan önce ‘‘özür’’ diledi, sonra da ‘‘eksiklerin telafisi borcu’’ olduğunu milletin huzurunda kadınlara söyledi. ANAP Genel Merkezi'nce İstanbul il merkezinde ‘‘Gelecek Yönetimi ve Türkiye Kadınları’’ konulu toplantıda konuşan Mesut Yılmaz, her yaşta ve meslekteki konuk yüzlerce kadın partililere şöyle seslendi: ‘‘Olağan kongrede 20 kişilik genel başkan kontenjanının 10'unu kadın siyasetçilere ayıracağız. Sanayi toplumundan bilgi toplumuna geçişte kadınlara yeni fırsatlar vermek gerekir. Kadınların aktif hayatta yer almasıyla Türkiye'nin potansiyeli ikiye katlanacak. Biz, bugüne kadar kadınlarımızı siyasi ve ekonomik alanda ülkemiz ihtiyaçları doğrultusunda hak ettikleri yere taşıyamadık. Onlara özür ve telafi borcum var.’’ Partilerindeki bugüne dek yaşanan uygulamalarla pek bağdaşmasa bile genel başkanlarının 21. yüzyıla dönük bu sözleri, kadın partilileri fazlasıyla duygulandırınca salonda alkış tufanı koptu. Toplumun yüzde 51'ini hak ettikleri yere getiremediklerinden, onlarla hayatı paylaşamadıklarından üzgün görünen ve bu durumun yeni yüzyılda acilen düzeltilmesi gereken bir gerçek olduğunu ısrarla belirten Yılmaz, ancak demokratik ileri toplumlarda erkekle kadının omuz omuza ve eşit şekilde yol alabildiklerini söyledi. Medyanın asıl konunun dışında ‘‘Beyaz Enerji-aslanlar kaplanlar-düğmeye kim bastı’’ tartışmalarıyla ilgili sorularını üstü kapalı yanıtlayan Yılmaz, ‘‘Bu konulara girmek istemiyorum. Çünkü medya bugünkü gündemi o tarafa çekerse esas amacımızdan sapabiliriz. Bugünkü konumuz, kadının 21. yüzyılda hak ettiği yere getirilmesi çalışmalarımızdır’’ dedi.
YENİ YASA HAZIRLIYORUZ
Bu sözleri üzerine Yılmaz'a son günlerde toplumun tüm kesimlerinin dile getirdiği soruyu yönelttim: ‘‘Demokrasi ve kadın diyoruz. Ancak kadın çalışanlara erkeklerle eşit imkánlarda çalışma hakkı vermiyoruz. Turistik işletmelerde çalışan kadınların ‘sağlık belgesi' adı altında zührevi hastalıklar hastanelerine sevk edilip fişlenmelerine nasıl izin veriyorsunuz? Kadın partilileriniz önünde kadına, eşitliği sağlamayan yasa ve ilgili yönetmelik maddelerinin iptali hakkında çalışacağınıza dair bir müjdeli açıklama yapabilir misiniz?’’ Sorunun yanıtına hazırlıklı bir yanıt veren Yılmaz, beraberindeki bakan ve milletvekillerinin de desteğiyle konuştu: ‘‘Söz konusu yönetmeliğin değiştirilmesi için yeni yasa hazırlığı yapıyoruz. En yakın zamanda söz konusu yasa maddelerinin iptal edilip kadınlarla erkeklerin eşitliği sağlanacaktır.’’
Durmuş: Bizimle ilgisi yok
FRIDAYS restoranda çalışan genç kızlara polis tarafından zührevi hastalık kontrolü yaptırılmak istenmesi İçişleri Bakanı Sadettin Tantan ile Sağlık Bakanı Osman Durmuş arasında tartışma yarattı. Durmuş, olay tepki çekince ‘‘Sağlık Bakanlığı istiyor, biz yerine getiriyoruz. Yönetmelikleri uyguluyoruz’’ diyen Tantan'ı dün yazılı bir açıklama ile yalanladı. Açıklama şöyle: ‘‘Umumi Hıfzıssıhha Kanunu'nun 107. maddesine göre; bulaşıcı zührevi hastalığı olanlar zorla hastanede tecrit edilerek tedaviye alınabilir. Ancak bu maddenin uygulanması için, kişinin fuhuş sektöründe çalışıyor olması veya fuhuş yaptığının tespiti gerekir. 126. madde ile ilgili ise restoran, lokanta, kafe gibi gıda hazırlanan ve servisi yapılan yerlerde çalışan kişilerin işe giriş ve periyodik sağlık kontrollerinde cinsel yolla bulaşan hastalıklara yönelik muayene ve tetkik yapılmasını gerektiren bir Sağlık Bakanlığı Talimatı bulunmamaktadır.’’