Güncelleme Tarihi:
İlk soru, uzun yürüyüş sonunda 3 kilo veren, ayakları iki numara büyüyen Aylin Kotil'e bu zorlu yürüyüşe neden çıktığı idi. Yanıt kısa ve öz geldi;
"Sadece eleştirmek, konuşmak beni çok sıkıyordu. Yerimizde oturup, hiçbirşey yapmamak. Birşeyler yapmam, bir farkındalık yaratmam gerektiğini düşündüm. Ve yürümeye başladığım anda mutlu oldum; Birşey yapıyordum çünkü..."
AYLİN KOTİL ANKARA'DA / FOTO GALERİ
Peki neden hedef "Seçim barajı düşsün" ?
"Kültürel farklılıkların yönetimde temsil edildiği bir ülke, farklılıkların Meclis'e daha çok yansıdığı bir ülke istiyorum. Seçim barajının düşmesi de bunu sağlayacak."
Ya siyasi istikrarsızlık? Seçim barajı düşerse, Türkiye'nin yine koalisyonlara mahkum olup, siyasi istikrarsızlık içine düşeceği tezi?
Kotil, bu konuda da çok net; "Koalisyonlardan korkmamak gerekir. Koalisyon hükümeti felaket değildir" diyor ve Almanya'yı örnek gösteriyor;
"Yıllardır koalisyonlarla yönetiliyor ülke, hem siyasi, hem de ekonomik istikrarı hep sağlanıyor. Seçimlerden sonra partiler, bir ay oturup koalisyon programı hazırlıyorlar. Uzlaşıyorlar. Bizde ise, koalisyon dönemlerinde hatırlıyorum partiler masaya oturup, birbirlerinden neyi koparabileceklerini tartışıyorlar. Oysa birlikte nasıl geçinebileceklerini düşünmeleri gerekiyor. Hatırlıyorum; Bir oda için uzun uzun pazarlık yapılmıştı Türkiye'de siyasi partilerin koalisyon görüşmelerinde. Sonunda biri odayı aldı, sonra binanın önüne çıkıp bir de halay çektiler. Bizim de uzlaşı kültürünü, uzlaşmayı öğrenmemiz lazım. Böylece tek partiye mahkum olmaktan kurtuluruz..."
BARAJ ALTI PARTİLERE KIRGIN
Aylin Kotil, "Seçim barajı düşsün" sloganıyla İstanbul'dan Ankara'ya kadar yürüdü. Ama en büyük hayal kırıklığını da, tüm Türkiye'de örgütlenmiş, ancak barajı geçemediği için TBMM'de temsil edilemeyen partilerin yaklaşımından görmüş. "Yola çıkarken, en büyük desteği baraj altında kalan partilerden alacağımı düşünmüştüm. Ancak sadece BBP ilgilendi. Diğerlerinden hiç ses yok, tepki yok, destek yok.."
Peki ya barajı geçebilen, TBMM'de temsil edilen partiler? Mesela Aylin Kotil'in de üyesi olduğu CHP? onlar destek verdi mi?
"Genel Başkanım aradı" diyor Kotil, CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu'nu kastederek. "Birkaç da Genel Başkan yardımcısı aradı. " Ardından susuyor. Fazla konuşmuyor ama,bu sessizlik bile beklenen desteği görmediğini anlatır gibi. "
İktidardaki AK Parti'ye de eleştirisi var; "Bu kadar çok ileri demokrasi diyen, demokrasiyi ilerletiğini söyleyen bir partinin, hala seçim barajında ısrar etmesini, barajı kaldırmamasını riyakarlık olarak görüyorum..."
Ardından Meclis'te temsil edilen diğer partilere de yayıyor eleştirisini; "Baktığınızda diğer siyasi partilerin de işine geliyor bu seçim barajı. Çok da fazla ses çıkarmıyorlar. Ama unutmamaları gereken birşey var; Baraj yarın öbür gün hepiniz için bir engel haline gelebilir. Hepiniz, barajsız bir sisteme muhtaç olabilirsiniz..."
"GEZİ BİR KIRILMA NOKTASI: BİRBİRİMİZİ NE KADAR ÖZLEDİĞİMİZİ GÖRDÜK..."
Gezi protestolarına da katılmış Aylin Kotil. Nitekim Gezi olaylarını "Bir kırılma noktası" olarak nitelendiriyor ve devam ediyor;
"Gezi protestoları sırasında en çok birbirimizi ne kadar özlediğimizi gördük. Gezi'nin büyük bir etkisi oldu hepimiz için. İnsanların kırgınlıkları, öfkeleri ortaya çıktı, patladı Gezi protestoları ile..."
"TIPKI EVLİLİK GİBİ..."
Aylin Kotil'e göre, bu patlama sağlıklı bir tepki; "Tıpkı evlilik gibi" diyor ve anlatıyor; "Evlilikte de uzun süre bir şeyi içinizde tutarsınız, öfkelenirsiniz, sonra patlarsınız. Gezi de öyle oldu. İnsanlar patladı ve öfkelerini seslendirmenin, isteklerini ifade etmenin tadını aldı. İnsanlar "hayır" demenin keyfini yaşadı."
"ÇOCUKLARA HAYIR DEMEYİ ÖĞRETİYORUM..."
Tam bu noktada asıl işine getiriyor sözü; "Ben anaokulu işletiyorum. Ve çocuklara istemedikleri birşey için hayır demeyi öğretiyorum. İstemediklerine hayır diyebilen çocuklar yetiştirmeye çalışıyorum..."
CUMARTESİ GÜNÜ KUĞULU PARK'TA, PAZARTESİ TBMM'DE
Aylin Kotil, artık uzun ve yorucu yolunun sonuna geldi. Bugün Ankara şehir içinde; Eryaman'dan Atatürk Orman Çiftliği'ne yürüyecek. Yarın ise, Çiftlik'ten Kuğulu Park'a giderek, uzun yürüyüşünü sonlandıracak.
Yürüyüş sonrası asıl hedef ise, TBMM. Aylin Kotil, Pazartesi günü de TBMM'ye giderek, tüm partileri tek tek ziyaret edecek; Partilerin grup başkan vekilliklerine, İstanbul'dan yanında getirdiği, "Seçim barajı düşsün" manifestosunu verecek.
"ADAYLIK? NEDEN OLMASIN.."
Peki ya yürüyüş sonrası? Önümüzde önce yerel, ardından genel seçimler var. Aylin Kotil, aday olmayı da düşünür mü?
Bu soruya doğrudan yanıt vermiyor. Ancak "hayır" da demiyor Kotil;
"Ailem de siyasetin içinden geliyor. Sadece oturduğun yerden eleştirmek, konuşmak beni çok sıkıyor. Mutlu olacağım, kendimi yararlı hissedeceğim birşey olursa, neden olmasın? olabilir tabi..."