Umut ERDEM/ANKARA
Oluşturulma Tarihi: Ocak 06, 2009 00:00
Hükümet, büyük bir yeniliğe imza atarak, yurtdışında vatan özlemiyle yaşamını yitiren ünlü Türk şairi Nazım Hikmet’i ölümünden 45 yıl sonra yeniden vatandaşlığa aldı.
Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay, konuyu 17 Aralık’ta Şeb-i Arus törenlerinden dönerken Başbakan Tayyip Erdoğan’a açtığını belirterek, "Kendisi kararlılık gösterip ne gerekiyorsa yapılması talimatını verdi. Sayın Başbakan, tabuları yıkma konusunda kesin kararlı" dedi.
Bakanlar Kurulu dünkü toplantısında Nazım Hikmet’i Türk vatandaşlığından çıkaran 25 Temmuz 1951 tarihli Bakanlar Kurulu kararını kaldırdı. Başbakan Yardımcısı Cemil Çiçek, Bakanlar Kurulu toplantısının ardından düzenlediği basın toplantısının ardından şu açıklamayı yaptı:
Doğru iş yaptık
"25 Temmuz 1951 tarihinde Türk vatandaşlığından çıkarılmış olan Nazım Hikmet’in tekrar Türk vatandaşlığına dönmesine imkan tanıyan karar görüşüldü. 25 Temmuz 1951 tarihli Bakanlar Kurulu kararını ortadan kaldıran tasarı imzaya açıldı ve karara bağlandı. Doğru bir iş yaptığımızı düşünüyoruz. Esasen Türk vatandaşlığından çıkarılmasını gerektirecek yasa maddeleri mevzuattan çıkarılmıştır. 2002 Unesco tarafından Nazım Hikmet yılı ilan edilmiştir. Artık gereği kalmamış, anlamı kalmamış, hukuki dayanakları kalmamış bu kararın ortadan kaldırılması gerekmektedir."
Mevlana’dan dönerken
Nazım Hikmet’e vatandaşlığının iade edilmesinin mimarı olan Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay, tarihi kararın perde arkasını Hürriyet’e anlattı. Konuyu 17 Aralık’ta Şeb-i Arus törenlerinden dönerken Başbakan Tayyip Erdoğan’a açtığını belirten Günay, "Kendisi kararlılık gösterip ne gerekiyorsa yapılması talimatını verdi. Sayın Başbakan, tabuları yıkma konusunda kesin kararlı" dedi. Bakanlık olarak hukuki alt yapıyı hazırladıklarını belirten Günay, Turgut Özal döneminde 141, 142 ve 163. maddelerin kaldırılmasıyla Nazım’a vatandaşlık iadesiyle ilgili bir engel kalmadığını vurguladı. Günay şunları söyledi:
"20 yıldır hakkında verilmiş olan bu haksız kararın kaldırılmaması için bir neden ortada kalmamış. Geçen 20 yıl içinde hükümetler akıl etmemişler. Bu konuda kararlılık göstermemişler. Vaktiyle ölmüş bir insanın Türk vatandaşlığına kabulü ile ilgili tartışmalar olmuş. Biz öyle bir şey yapmıyoruz. Biz eski 1951’deki kararı kaldırıyoruz. Eski Bakanlar Kurulu kararını kaldırdık."
Vasiyetini yerine getireceğiz
Günay, Nazım Hikmet’in "Anadolu’da bir çınar ağacının altına gömülmek gibi bir vasiyeti" olduğunu da ifade ederek, "Biz, bu vasiyetin gereğini de yerine getirmeye tam kararlılıkla hazırız. Bu konuda tek yetkili kişi oğlu Mehmet Nazım Bey’dir, istekli olmadığını biliyorum. Ailenin istemesi ve ilgili ülkeyle mutabık kalınması halinde biz bu vasiyeti yerine getirmeye hazırız" dedi.